6 Şubat 2023 Kahramanmaraş merkezli büyük depremin ikinci yıldönümünde, Adana'da düzenlenen anma yürüyüşü ve basın açıklaması, depremzedelerin acılarını ve adalet taleplerini bir kez daha gündeme getirdi. Etkinliğe, Çukurova Belediye Başkanı Emrah Kozay, Seyhan Belediye Başkanı Oya Tekin, CHP Grup Başkan Vekili Ali Mahir Başarır, CHP Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut, CHP Adana Milletvekilleri Müzeyyen Şevkin ile Orhan Sümer, CHP Genel Başkan Yardımcısı Ulaş Karasu, Parti Sözcüsü Deniz Yücel, CHP Adana İl Başkanı Doç. Dr. Anıl Tanburoğlu’nun yanı sıra, depremzedelere ve mağduriyetlerine duyarlı birçok sivil toplum kuruluşu katıldı. Deprem Dayanışması Derneği, EMEP, DEM, SYKP, TÖP, TİP, HDK, Halkevleri, Kaldıraç, İHD, KESK, Birleşik Kamu-İş, Adana Alevi Platformu, ÇHD, Adana Ekoloji Platformu, TMMOB ve Adana Tabip Odası da etkinliğe destek vererek, sorumluların yargı önüne çıkarılması ve mağdurların taleplerinin karşılanması için ortak bir duruş sergiledi. Yürüyüşte, kayıpların unutulmadığı, dayanışmanın devam ettiği ve adalet talebinin güçlenerek sürdüğü mesajı verildi. TMMOB Adana İKK Sekreteri Kerem Şahin'in okuduğu basın açıklaması ile başlayan etkinlikte, depremzedeler ve sivil toplum temsilcileri, yıkımın boyutları ve sorumluların yargı önüne çıkarılması için verdikleri mücadelenin önemini vurguladı.
Kerem Şahin: “Depremlerden Ders Alınmıyor”
TMMOB Adana İKK Sekreteri Kerem Şahin, basın açıklamasında, 6 Şubat 2023’te yaşanan iki büyük depremin ve sonrasındaki artçı sarsıntıların 11 ili etkilediğini belirtti. Şahin, özellikle Kahramanmaraş, Hatay, Adıyaman ve Malatya illerinin yıkıcı şekilde etkilendiğine dikkat çekti. Depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen, birçok insanın hala çadır ve konteyner kentlerde yaşam mücadelesi verdiğini vurgulayan Şahin, barınma, sağlık ve eğitim hizmetlerindeki aksaklıkların hâlâ devam ettiğini ifade etti. Yüz binlerce kişinin doğup büyüdüğü şehirlerden göç etmek zorunda kaldığını belirten Şahin, “6 Şubat 2023 Kahramanmaraş depremlerinde denetimsizlik ve hukuka aykırılıklar tüm halkımız tarafından derin bir acı ve yıkım olarak yaşanmıştır,” dedi. Resmi verilere göre 50 binden fazla kişinin hayatını kaybettiğini, 40 binin üzerinde binanın yıkıldığını ve 200 binin üzerinde binanın ağır hasar aldığını belirtti.
Şahin, depremler sonrasında başlatılan yargı süreçlerinin devam ettiğini ancak imar affından yararlanan yapıların durumu hakkında kamuoyuna yeterli bilgi verilmediğini ifade etti. Adana’daki 13 binanın yıkıldığını ve 461 can kaybı yaşandığını hatırlatarak, şehrin hala 3297 ağır ve 4062 orta hasarlı yapısının yıkılmayı veya güçlendirmeyi beklediğini söyledi.
Şahin, Türkiye’nin tüm coğrafyasının deprem riski altında olduğunu hatırlatarak, deprem gerçeğinden ders alınmadığını, önceden tedbirler alınması gerektiğini vurguladı. Kaçak yapılaşma, plansız kentleşme ve imar aflarının şehirleri savunmasız hale getirdiğini belirten Şahin, “Ülkeyi yönetenler deprem gerçeğinden ders almıyorlar, almamakta da ısrarcılar,” dedi.
Gizem Çetin: “Katliamı Unutmayacağız”
Anma yürüyüşünde, depremzedeler adına konuşan Gizem Çetin, yaşanan acıları ve adalet taleplerini dile getirdi. Çetin, depremin ardından geçen iki yılın acılarının hala taze olduğunu belirterek, süreci bir “katliam” olarak nitelendirdi. “Depremi katliama çevirenleri, enkaz altında bizi ölüme terk edenleri hatırlayın. Çadır satanları, erzak TIR'larına el koyanları hatırlayın. Bizi rant için kağıttan yapılan evlerde bile bile ölüme beklettiler. Bu bir katliamdır,” dedi. Çetin, aynı zamanda yargılamaların çoğunun delil yetersizliği gerekçesiyle beraatle sonuçlandığını ve tutukluların kısa sürede serbest bırakıldığını belirtti.
Çetin, Adana’daki yıkılan binaların isimlerini sayarak, her bir davada dayanışmanın önemine vurgu yaptı. "Alpargün Apartmanı, Ekin Apartmanı, Tutar Yapı Sitesi ve daha niceleri... O binalarda yaşadığımız dayanışmayı şimdi adalet arayışında da sürdürüyoruz. Kazanılmış bir davamız var ama mücadele bitmedi. Her davada, her duruşmada orada olacağız,” dedi.
Çetin, yardım süreçlerinde yaşanan aksaklıkları ve toplanan yardımların nasıl bazı kişilerin ceplerine gittiğini de eleştirerek, “Bu sistem baştan aşağı çürümüştür,” ifadelerini kullandı. Dayanışmanın gücüne dikkat çeken Çetin, “Sermayenin ölüm düzeni karşısında insanca yaşama hakkını savunmalı, mücadeleyi büyütmeliyiz,” dedi.
Oğuz Soy: “Öfkemiz ve Hafızamız Hala Diri”
Adana’daki Beliü Sitesi’nde 10 yakınını kaybeden Oğuz Soy, yaşadığı kayıpları ve o geceyi anlattı. Soy, “Bunların üçü eşim ve çocuklarım. Öfkemiz ve hafızamız hala diri. O gün kimler yanımızdaydı, kimler değildi, hepsini hatırlıyoruz ve unutmadık,” dedi. Oğuz Soy, depremin sadece binaları değil, hayatlarını da yıktığını belirtti. “Yüz binlerce insan bir gece yarısı ummadıkları bir sonla gözlerini sonsuzluğa yumdu. Hamile kadınlar, çocuklar, yaşlılar, ailecek göçenler… O gece sadece binalar değil, hayatlarımız da yıkıldı,” diyerek acılarını dile getirdi.
Soy, yıllardır devam eden resmi kurum ihmallerini, liyakat sahibi olmayan yöneticileri ve kurban edilen şehirleri sorumlu tuttu. “Resmi kurumlara düşen görev yas tutmak değil, sorumluları ortaya çıkarmaktır,” diyerek adalet taleplerini yineledi.
Avukat Gülsüm Özdoğru: “Adalet Arayışımız Sürüyor”
Avukat Gülsüm Özdoğru, Tutar Yapı Sitesi’ndeki sevdiklerini kaybeden bir depremzede olarak, hukuki süreçlerdeki aksaklıkları ve adalet mücadelesini paylaştı. Özdoğru, “16 ay boyunca bu site altında ciddi tadilatlar yapan kişilerin ifadesini almak için uğraştık. Bu insanların ifadesi ancak 6 ay sonra alındı ve hemen ardından takipsizlik kararı verildi,” dedi. Özdoğru, tutuklanan kişilerin sadece 28 gün hücrede tutulduktan sonra serbest bırakıldığını ve kamuoyu baskısıyla yeniden tutuklandıklarını söyledi. Ayrıca, davalarda sürekli heyet değişiklikleri ve şüpheli atamalar yaşandığına dikkat çekerek, “Böyle bir şey olursa, hepinizin desteğine ihtiyacımız var,” diyerek kamuoyuna çağrıda bulundu.
Özdoğru, kamu görevlilerinin hala yargılanmadığını belirterek, Adana'da bile soruşturma izni verilmediğini söyledi. “11 binanın yıkıldığı Adana’da bile kamu görevlileri yargılanmıyor. Soruşturma izinleri için bile savaşmak zorunda kaldık,” dedi. Depremde ölen kişilerin sayısının açıklanan rakamlardan çok daha fazla olduğuna da dikkat çekti ve “Bir kişi bile fazla artık. Yeter,” ifadelerini kullandı.
Sevgi Yılmaz: “Unutmayacağız, Affetmeyeceğiz”
KESK Genel Sekreteri Sevgi Yılmaz, deprem sonrası yaşanan kriz ve devletin ihmali ile ilgili sert eleştirilerde bulundu. Yılmaz, “Bu felaketi yaratmak için sorumlular hesap verecek,” dedi. Kentsel dönüşüm projelerinin ve rezerv alan ilanlarının halkı mağdur ettiğini belirten Yılmaz, “Bu sistem baştan aşağı çürümüştür,” diyerek halkın birleşerek değişim yaratması gerektiğine vurgu yaptı. Yılmaz, “Bizi ölüme göndereceksiniz. Bunun hesabını soracağız,” dedi ve konuşmasını “Suça sessiz kalmakla suçu işlemek arasında bir fark yoktur. Suça ortak olmayacağız,” diyerek sonlandırdı.
Burhanettin Bulut #6subatdepreminiunutmayacağız yürüyüşünde konuştu.
Cumhuriyet Halk Partisi milletvekillerinin deprem bölgesinde acıları paylaşmak için bulunduklarını söyledi. Ancak, geçen yıldan bu yana yaraların sarılması ve sığınma sorununun çözüme kavuşturulması gerektiğini belirtti. Bulut, hükümetin depremden hiçbir ders çıkarmadığını, örneğin Yunanistan'ın deprem hazırlıkları yaparken Türkiye'nin hiçbir tedbir almadığını vurguladı. Ayrıca, Cumhurbaşkanı'nın Cumhuriyet Halk Partisi'ne yönelik açıklamalar yapmayı tercih ettiğini ancak deprem konusunda hiçbir adım atılmadığını ifade etti.
Adana'da #6subatdepreminiunutmayacağız yürüyüşü sırasında Ali Mahir Başarır konuştu.
CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır, büyük felakette kaybettiğimiz yurttaşları unutmayacaklarını ve unutturmayacaklarını dile getirdi. Başarır, Türkiye'nin en büyük felaketi olarak tanımladığı depremde 418 can kaybı yaşandığını vurguladı. Ayrıca, depremde hayatını kaybedenlerin takipçisi olduklarını belirterek, Adıyaman ve Hatay'da etkinliklere katılacaklarını ve yaşananları affetmeyeceklerini ifade etti.
Dayanışma ve Adalet Mücadelesi Devam Ediyor
Etkinlik, depremzedelerin yaşadıkları acılara ve adalet taleplerine dikkat çekerek sona erdi. Katılımcılar, adalet arayışından vazgeçmeyeceklerini ve dayanışma ile mücadeleye devam edeceklerini belirttiler. Adana’da düzenlenen bu anma yürüyüşü, depremzedelerin yalnız olmadığını, adalet arayışlarının güçlü bir şekilde sürdüğünü bir kez daha gözler önüne serdi.