DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Tekirdağ Milletvekili Cem Avşar, Türkiye’nin deprem riski altındaki yapı stoğunu dönüştürmek için ucuz ve uzun vadeli finansman modelleri araştırılması adına TBMM’ye Meclis Araştırma Önergesi sundu. Aynı zamanda, dar ve orta gelirli aileler için uzun vadeli kredi imkânı sunacak Türkiye Konut Finansman Kurumu’nun kurulmasına dair bir kanun teklifi hazırladıklarını duyurdu.
Cem Avşar, Türkiye’nin bir deprem ülkesi olduğunu ve iktidarın 23 yıldır bir yol haritası dahi çizemediğine dikkat çeken Avşar, artık ‘deprem, siyaset üstüdür’ lafı anlamını yitirdiğini, muhtemel bir Marmara depreminde yaşanacak her can kaybının birinci derece sorumlusunun İktidarın olacağını, milyarlarca doların siyasi operasyonlarda bir çırpıda yakılmak için değil, canlarımızı korumak için olduğunu belirtti.
Avşar, acil dönüşüm bekleyen 2 milyon konutun olduğunu ve kendisinin Tekirdağ için endişeli olması gibi herkesin çok endişeli olduğunu ancak dönüşüm için de yeterli kaynağın olmadığını ifade etti.
Avşar, bütün bu sebeplerden dolayı dar ve orta gelirli ailelere için ucuz ve uzun vadeli kredi imkânı sunan Türkiye Konut Finansman Kurumu’nun kurulmasına dair kanun teklifini sunduklarını ve bugünde araştırma önerisi verdiklerini şayet hükümet samimiyse destek vermeleri gerektiğini belirtti.
‘Türkiye bir deprem ülkesidir’
Avşar, Türkiye’nin bir deprem ülkesi olduğu artık hepimizin bildiği, konuşmaktan dilimizde tüyün bittiği bir gerçek olduğunu ve bunu sağır sultanın dahi duyduğunu ancak sorunun birinci muhatabı olan iktidarın duymadığını ve sorunu çözemeyişi ile karşı karşıya olunduğunu belirtti.
‘Deprem, siyaset üstüdür’ lafı artık anlamını yitirdi.
Geçen hafta yaşanan Silivri Depremine dikkat çeken Avşar şöyle konuştu; Geçtiğimiz hafta 23 Nisan’da yaşadığımız 6.2’lik depremde yine gördük ki hazır değiliz. Ağızlardan çıkan şeyler yine; siyaset üstü mesele vs… adeta far görmüş tavşan durumu vardı. Her deprem sonrası aynı manzara, aynı açıklamalar, aynı vaatler…Bir kere deprem sonrası, “seferberlik” kelimesini duymak artık bu millet için bir anlam ifade etmiyor.”, dedi.
‘23 yıldır bir yol haritası dahi koyulmadı.’
Konut stokunun büyük kısmının riskli ve ülkenin ekonomik darboğazda olduğu konusunda herkesin hem fikir olduğunu belirten Avşar, 23 yıldır bu sorun hakkında gözle görülür, elle tutulur ve hissedilir bir yol haritası dahi koyulmadığını, hep lafta ve hep vaatte kaldığını ve bir türlü, parça parça bir şeyler açıklamaktan öteye geçilemediğini söyledi.
‘Zamanında para vardı, şimdi oda yok.’
Avşar, zamanında paranın olduğunu ancak şimdi onun da olmadığını yani durumun çok ciddi olduğunu belirtti ve sözlerine şöyle devam etti; “Eğer bunlar bir şey ifade etmiyorsa, durumun vahametini bir de şu açıdan anlatayım.
Defalarca kamusal sorumluluğu olan milletvekilleri, belediye başkanları, akademisyenler, STK’lar hem sözlü hem yazılı bir şekilde bu konuyu dile getirmiş, onlarca önerge vermiş, yüzlerce başvuruda bulunmuş.
‘Muhtemel bir Marmara depreminde yaşanacak her can kaybının birinci derece sorumlusu İktidardır.’
Avşar, onca uyarı, çalışma, belirtilerini görmezlikten gelerek oluşturulan ihmaller zincirinin artık sadece bir yönetim zaafı olmadığı, bunun bir sorumluluk suçu haline geldiğini ve Marmara da ortaya çıkacak bir depremde yaşanacak can kayıplarında iktidar birinci derece sorumlu olacağını belirtti.
‘Milyarlarca dolar siyasi operasyonlarda bir çırpıda yakılmak için değil, canlarımızı korumak içindir.’
Avşar, bu ülkenin jeolojik yapısını değiştiremeyeceklerini ancak ihmalkarlığı, plansızlığı ve rant odaklı politikaları değiştirebileceklerini ve milyarlarca doların siyasi operasyonlarda bir çırpıda yakılmak için değil, depreme harcanmak için olduğunu belirtti.
‘Kader; işini yapmayanların sığınacakları kapı değil!’
Depremin millete kader olarak öğretilmeye çalışıldığını belirten Avşar; “Ben buradan millete sesleniyorum deprem bu ülkenin kaderi değil. Kader; işini yapmayanlar, sorumluluğunu yerine getirmeyenlerin sığınacak kapısı değil!”, dedi.
‘2 milyon konut acil dönüşüm bekliyor.’
Riskli konut verilerine değinen Avşar şöyle ko0nuştu; “7,5 milyon riskli bağımsız birim var ve bunun 2 milyonu acil dönüşüm bekliyor. 30 milyon insan, her an yıkılabilecek binalarda yaşamaya mahkûm durumdadır. İstanbul’da 600 bin yapı, bırakın depremi, kendiliğinden yıkılacak halde.”
‘Asgari ücretliye 60 bin lira taksitle kampanya önermek milletle alay etmektir.’
Avşar, 15 bin konutla veya 4500 konutluk kampanyalarla bu ülkenin devasa dönüşüm ihtiyacının karşılanamayacağını belirten Avşar; “Asgari ücretli 60 bin lira taksit ödeyerek nasıl ev sahibi olacak? Bunu sosyal konut projesi diye sunmak halkın aklıyla alay etmektir.”, şeklinde konuştu.
‘Ben Tekirdağ için endişeliyim.’
Bütüncül bir dönüşüm politikasının gerekli olduğunun altını çizen Avşar konuşmasına şöyle devam etti; “Bu iş bölük pörçük parça parça olmaz. Ben Tekirdağ için endişeliyim, İstanbullu İstanbul için endişeli, herkes endişeli ve bakanlık bütçeleriyle de karşılanamayacağı ortadadır. Biz işimizi biliyoruz tezinizde çoktan çöktü.
‘Türkiye Konut Finansman Kurumu’nun kurulmasını öneriyoruz.’
Laf değil, çözüm ürettiklerini söyleyen Avşar, geçtiğimiz hafta Meclis Başkanlığı’na sundukları kanun teklifiyle; Türkiye Konut Finansman Kurumu’nun kurulmasını önerdiklerini belirtti.
Avşar bu kurumla sayesinde, bütçeye ek yük getirmeden, dünyada uygulanan başarılı modeller örnek alınarak, gerçekçi bir finansman sistemi kurulacağını,
Ayrıca finansman kaynaklarının çeşitlendirilmesi, üretim modellerinin geliştirilmesi, hükümet, yerel yönetimler ve halkın ortak akılla hareket etmesi için Meclis Araştırması açılması çağrımızı yinelediklerini söyledi.
Samimiyseniz, Meclis Araştırma önerimize destek verin
Böyle bir felaket kapıdayken, milleti göz göre göre ölüme terk etmek kader değil, tercih meselesi olduğunu belirten Avşar, bu tercihin ölümcül olduğunu, millet laf değil, icraat beklediğini, artık rant değil, halkın can güvenliği zamanı olduğunu ve Sayın Cumhurbaşkanının hep birlikte hareket etme çağrısını hatırlatarak “samimiyseniz önerimize ve kanun teklifimize cevap destek verin”, dedi.