DİSK, KESK, TMMOB ve TTB’den 1 Eylül Dünya Barış Günü Mesajı: "Savaşsız, Sömürüsüz, Barış İçinde Bir Dünya Ellerimizde, Dayanışmamızla Kurulacaktır"
DİSK, KESK, TMMOB ve TTB, 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla ortak bir basın açıklaması yaparak, dünya genelinde süregelen savaşlar ve çatışmaların yarattığı yıkıma dikkat çekti. Açıklamada, barışın gerekliliği ve savaşsız, sömürüsüz bir dünyanın mümkün olduğu vurgulandı.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“... Para hesap eder gibi hesaplıyorlar bizi,
Savaş da bu hesabın ucunda…”
- Bertolt Brecht, Çağrı
Dünyanın farklı coğrafyalarında, yalnızca yirmi gün arayla iki ayrı “Barış Günü” var. Bu iki ayrı barış talebi, kutuplaşmış bir dünyanın göstergesidir. Bu kutuplaşmalar ve savaşlar, bitmeyen paylaşımın ve tüm canlıları sermayeye tahvil eden egemenlerin eseridir. İkinci Dünya Savaşı’nın 1 Eylül’de başlamadığını çok iyi biliyoruz. Üretim ilişkilerindeki krizler derinleştikçe, egemenler yarattıkları bahanelerle insanları çatışmalara sürüklüyor ve düşmanlıkları körüklüyorlar.
Şehirlerin ve doğanın tahribatı, yoksulluk, hastalık, sakatlık, derinleşen sömürü ve zorunlu göçler, savaşların birer sonucu olarak artmaya devam ediyor. Bu durumun son örneği Filistin’de yaşanıyor. Gazze ve Batı Şeria’da son on ayda yaşamını yitirenlerin sayısı 41 bini aşarken, yaralananların sayısı 100 bine yaklaştı. Evsiz kalanların sayısı yüz binlerle ifade ediliyor ve 500’ün üzerinde sağlık kurumu doğrudan hedef alındı.
Yüz binlerce insanın ölümü, temiz su ve gıdaya erişim eksikliği, sağlık hizmetlerine ulaşamama, milyonlarca çocuğun yarı açlıkla karşı karşıya kalması, savaşın en büyük mağdurlarının çocuklar olması ve savaş alanlarında işkence, açlık ve susuzluk nedeniyle yaşanan kıyımlar, savaşların birer halk sağlığı sorunu olduğunu gösteriyor.
Türkiye’de yaşayan bizler, bölgemizde ve ülkemizde çatışmaların yarattığı acıların en yakın tanıklarıyız. Barışa ve kardeşliğe olan inancımıza rağmen, her geçen gün daha fazla şiddetin parçası haline getiriliyoruz. Siyasi çatışmalar, toplumsal çatışmaları derinleştiriyor.
Bu nedenle, sürdürülebilir bir demokratik yaşam için barışçıl bir ortam dışında bir seçeneğimiz yoktur. Bugün barışa yapılan her çağrı, aynı zamanda emperyalizme karşı eşit, özgür, adil ve sömürüsüz bir dünya talebidir.
Biz bu ülkenin işçileri, kamu emekçileri, mühendisleri, mimarları, şehir plancıları, hekimleri ve diş hekimleri olarak; çatışmaların ve silahların sustuğu, komşularıyla dostluk içinde olan, sınırları içindeki farklı inançların, kültürlerin, kimliklerin eşitlik, özgürlük ve adalet içinde yaşayabildiği bir ülke istiyoruz.
Savaşsız, sömürüsüz bir dünya bizlerin ellerinde, dayanışma ile kurulacaktır. Tüm insanlığı bu umudu büyütmeye çağırıyoruz. Barış içinde kutlayacağımız o güne kadar;
1 Eylül Dünya Barış Günümüz kutlu olsun!
