Mersin ve çevresinde faaliyet gösteren plastik geri dönüşüm tesisleri insan sağlığına ve doğaya büyük zararlar veriyor. HEDEP Mersin Milletvekili Perihan Koca, Konuyla ilgili Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet ÖZHASEKİ'ye soru önergesi verdi.
HEDEP Mersin Milletvekili Perihan Koca, soru önergesinde şu ifadelere yer verdi.
İngiltere ve Almanya başta olmak üzere Avrupa Birliği ülkelerinden plastik atık ithal edip, o atıkları geri dönüştüren işletmeler son yıllarda Adana ve Mersin’de yoğunlaşmıştır. Bu tesislerin faaliyetlerinin neden olduğu hava, toprak ve su kirliliği git gide büyüyen bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu tesislerin yaydıkları kirlilik sık sık basın yayın organlarında haber olarak karşımıza çıkmaktadır. Vekili bulunduğum Mersin ilinin Akdeniz ilçesindeki Emek Mahallesi’nde bulunan Ceta Geri Dönüşüm Fabrikası da bu tesislerden bir tanesidir. Türlü plastik, çeşitli atıklar ve tıbbi malzemenin işlendiği tesisin yaydığı koku çevredeki mahallelere yayılarak mahalleleri yaşanmaz hale getirmektedir. Bu sorun üzerine atık tesisi çevresinde bulunan Karacailyas Mahallesi sakinleri ile gerçekleştirdiğimiz görüşmede mahalle sakinleri birçok kamu kuruluşuna başvurduklarını ancak bu konuda bir adım atılmadığını belirtmişlerdir. Mahalle halkı tesis faaliyete geçtikten sonra mahallede kanser ve kalp hastalıkları vakalarında artış olduğunu da belirtmişlerdir.
Bu bağlamda,
1. Mersin ilimizde ithal plastik atık işleyen tesis sayısı nedir? Bu tesislerin kaçı yaşam alanlarının yakınındadır? Söz konusu tesisler hangi anlaşmalara bağlı olarak açılmıştır?
2. Bu tesislerde hangi tür atık madde işlenmektedir? Yaşam alanlarının yakınında bulunan tesislerin yarattığı hava, toprak ve su kirliliği konusunda bakanlığınızın ne gibi denetimleri olmaktadır?
3. Söz konusu tesislerin faaliyete geçmesinin ardından yaşandığı iddia edilen kanser ve kalp rahatsızlıkları vakalarıyla ilgili bakanlığınızın bir çalışması olmuş mudur?
4. Söz konusu tesislerin Çevre Etki Değerlendirme Raporları hazırlanırken başta kötü koku olmak üzere yarattıkları kirlilik göz önünde bulundurulmuş mudur? Böylesi bir kirlilik düzeyi yaratacağı belli olan tesislerin yaşam alanlarına kurulmasına neden müsaade edilmiştir? ÇED olumlu raporu hangi gerekçelerle verilmiştir?