Yapay zeka tabanlı otomasyonun yükselişiyle birlikte internet artık daha az “insani” bir yer. Uluslararası siber güvenlik firması Thales tarafından yayımlanan 2024 “Bad Bot” raporuna göre, geçen yıl internet trafiğinin %51’i artık insanlara değil, otomatik sistemlere ait botlar tarafından oluşturuldu. Bu oran, internet tarihinde ilk kez insan trafiğini geride bırakan bir kırılma noktası anlamına geliyor.
Söz konusu botların büyük kısmı yapay zekâ ve özellikle büyük dil modelleri (LLM) aracılığıyla üretildi. Önceki yıllarda yüksek teknik bilgi ve yazılım bilgisi gerektiren bu tür sistemlerin, bugün yalnızca bir yapay zeka sohbet sistemine girilen birkaç cümleyle hayata geçirilebiliyor olması, dijital güvenlik uzmanlarını alarma geçirmiş durumda.
Basit Ama Etkili: Saldırıların Niteliği Değişti
Rapora göre; seyahat, finans ve e-ticaret gibi sektörler başta olmak üzere birçok alan, artık daha az sofistike ancak çok daha yaygın ve otomatik saldırıların hedefi haline geldi. Thales uzmanları, “Yapay zekâ destekli otomasyon araçları, saldırı yapma eşiğini düşürdü. Artık teknik bilgiye sahip olmayan bireyler bile basit bot saldırıları gerçekleştirebiliyor” ifadelerini kullandı.
Bu eğilim, yalnızca dijital dolandırıcılıklarda değil; bilet satışlarından sosyal medya manipülasyonuna kadar geniş bir yelpazede etkili oluyor. Örneğin; yapay zekâ tarafından üretilen sahte görseller Facebook'ta duygusal manipülasyon amacıyla paylaşılıyor, kripto para dolandırıcılığı mesajları anlık mesajlaşma uygulamalarında kullanıcıları hedef alıyor. Botlar, insanlar konser bileti almadan önce sistemlere sızıp yerleri kapatıyor.
“Ölü İnternet” Teorisi Gerçek Oluyor mu?
Uzmanlar, bu durumu bir süredir tartışılan “Dead Internet Theory” (Ölü İnternet Teorisi) ile de ilişkilendiriyor. Bu teoriye göre, internetin büyük bir kısmı artık insanlar tarafından değil, otomatik sistemler tarafından dolduruluyor. Eskiden sadece komplo teorisi olarak görülen bu bakış açısı, bugün X (eski adıyla Twitter) gibi platformlarda birbirine yanıt veren bot hesaplar arasında süren anlamsız diyaloglarla görünür hale gelmiş durumda.
Ancak durumun ironik yanı şu: İnternet gerçekten “ölü” değil. Aksine, bu botlar oldukça canlı, saldırgan ve üretken. Yapay zekâ destekli sistemler, güvenlik açıklarını sömürüyor, kullanıcı hesaplarını ele geçirmeye çalışıyor ve ödeme sistemlerini hedef alıyor.
Çözüm Ne Olabilir?
Avrupa Birliği, ABD ve Çin gibi dijital teknolojide öncü ülkeler, yapay zekânın kötüye kullanımına dair düzenlemeler geliştirme yarışında. Ancak bu düzenlemelerin hızla yaygınlaşan yapay zekâ teknolojilerine karşı ne derece etkili olabileceği belirsiz.
Birleşmiş Milletler bünyesinde kurulan AI for Good girişimi, 2025 yılı itibarıyla tüm ülkeleri yapay zekâ kaynaklı dijital tehditlere karşı ortak hareket etmeye çağırıyor. Uzmanlara göre; çözüm sadece teknik değil, aynı zamanda hukuki, etik ve toplumsal bir bilinçlenmeyi de içermeli.
