Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi İstanbul Milletvekili ve İçişleri Komisyonu Üyesi Çiçek Otlu TBMM Genel Kurul'da "Eğitim emekçilerimizin özlük haklarının verilmesini istiyoruz." dedi
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi İstanbul Milletvekili ve İçişleri Komisyonu Üyesi Çiçek Otlu konuşmasında şu ifadelere yer verdi.
Evet, sevgili halkımız, şimdi, sabahtan beri iktidar partisi öğretmenleri sürekli kutluyor, kutsuyor, en değerli varlıklar olduğunu söylüyor ama böyle, bu kadar kutluyorsa, bu kadar değerli varlıklar görüyorsa o zaman Millî Eğitim Bakanlığına ayırdığı bütçe yüzde 9,16 olamaz yani, bu kadar az bir bütçeyi ayıramaz. O yüzden de öğretmenlere bu kadar övgüler dizip, bu kadar değerli varlıklar dediğinde samimi olması gerekiyor. Pratik, hiç samimi olmadığını bir kere daha görüyoruz.
Bugün, EĞİTİM SEN Eş Başkanımız açıklama yaptı, önlüklerle ilgili dedi ki: “Bu önlükler, 25 Kasıma giderken dağıtılacak beyaz önlükler, öğretmenlere yakışır bir şekilde… Özellikle kadın öğretmenlerin, okula gelmediği yönündeki AKP iktidarının bir talimatıdır.” Gerçekten talimatıdır. Okullardaki eğitimi düzeltmek istiyorsak kadınların, öğretmenlerin kıyafetleriyle uğraşmaktansa beyaz önlüklere ayrılan bu bütçenin, öğrencilerin yiyemediği yemeğe, içemediği suya, ulaşamadığı internete, deprem bölgelerindeki eğitime ulaşamayan öğrencilere ya da araç gereçlerle uğraşılması için, gerçekten nitelikli bir eğitim için harcanması gerektiği ortadadır.
Şimdi, dört dakikalık sürem var, saysam saysam o kadar büyük sorunlar var ki burada anlatılan hikâyeleri dinleyince… “1Q84” adlı kitap var Haruki’nin yazdığı, Japonya edebiyatı; “paralel evren” diye bir kitap yazıyor. Sanki biz başka bir evrende yaşıyoruz AKP iktidarı başka bir evrende yaşıyor. Öğretmenler geçinemediğini haykırıyor; kiraların 12 bin lira olduğu bir yerde, bu öğretmen arkadaşların bu kadar az bir gelirle geçinebilmesini nasıl bekliyorsunuz? Ek iş yapanlar var, ek kurs veren öğretmen arkadaşlarımız var. Ücretli, sözleşmeli öğretmenlerin hayatını anlatmaya bile saatlerimiz yetmez çünkü onlar bakımından da kar tatillerinde, resmî tatillerde ya da ücretli olarak verilen şeylerde hiçbir şekilde gelirleri yok.
Burada hiç konuşulmadı ama bir de KHK’li öğretmenler sorunu var; 1.600 öğretmen arkadaşımız görevinden ihraç edildi ama kendi istedikleri eğitimi vermedikleri için, nitelikli, bilimsel eğitim verdikleri için, ana dilde demokratik eğitim istedikleri için hiçbir şekilde AKP iktidarı tarafından görevlerine iade edilemiyorlar. Bir de atanamayan öğretmenler var; iktidar partisi her seçimde vaatte bulunuyor ama 500 bin öğretmenimiz atanamamış durumda.
Öğretmenleri satıcı gören, öğrencileri de müşteri gören bu anlayışın kesinlikle bilimsel eğitim, ana dilde eğitim ya da demokratik bilimsel eğitim veremeyeceğini görüyoruz. Yoksulların, mültecilerin, kız çocuklarının, çocuk işçilerin, ana dili farklı olanların kesinlikle eğitime ulaşması gerektiğini, eğitim emekçilerimizin de özlük ve mesleki haklarının, sendika ve toplu iş sözleşme haklarının verilmesini istiyoruz.