"Tıpkı kamu kurumlarında işe ilk başlayan emekçilere yönelik uygulamalarda olduğu gibi, bu süreçte de emekçiler üzerinde baskı kurulmakta ve sendikal tercihlerine müdahale edilmektedir."
Erol EREN – Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Adana Şube Eş Başkanı
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı bünyesinde ek ders ücreti karşılığında uzun süredir güvencesiz biçimlerde çalıştırılan sosyal hizmet emekçileri, yıllardır güvenceli çalışma ve kadro talepleriyle mücadele etmektedir. Sendikamız SES, nitelikli sosyal hizmetlerin verilebilmesi için tüm sosyal hizmet emekçilerinin güvenceli biçimde istihdam edilmesini ve yeterli kadro atamalarının yapılmasını savunmaktadır.
Ek ders karşılığı çalıştırılan sosyal hizmet emekçilerinin 4/B kadrosuna geçirilmesi, bu mücadelenin bir sonucu olarak ortaya çıkan olumlu bir adımdır. Ancak bu adımın atılış şekli, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın şeffaflıktan, tarafsızlıktan ve sosyal devlet anlayışından ne kadar uzak olduğunu bir kez daha gözler önüne sermektedir.
Daha önce de belirttiğimiz gibi, hukuki dayanağı olmayan ve torpil iddialarıyla gündeme gelen bu süreç, şimdi de iktidar destekli "yetkilendirilmiş sendikamsı sarı yapılar" eliyle emekçilere yeni hukuksuzluklar dayatılarak sürdürülmektedir.
Zorla Üyelik Dayatması Kabul Edilemez!
Birçok ilden sendikamıza ulaşan bilgiye göre, kadroya geçiş sürecinde emekçilere imzalatılan evraklar arasına, iktidar eliyle yetkilendirilmiş bir sendikaya ait üyelik formları da eklenmektedir. Tıpkı kamu kurumlarında işe ilk başlayan emekçilere yönelik uygulamalarda olduğu gibi, bu süreçte de emekçiler üzerinde baskı kurulmakta ve sendikal tercihlerine müdahale edilmektedir.
Yetki sürecine girdiğimiz bu dönemde, her sendika bu uygulamalara karşı durmalı ve sendikal örgütlenme özgürlüğüne yapılan bu açık saldırıyı görmezden gelmemelidir. Çünkü işkolumuzda onlarca sendika örgütlüdür ve emekçilerin kendi anayasal hakları olan sendika seçme özgürlükleri vardır. İktidar ortaklarının kendi yandaş sendikalarına üye yapılmasını dayatması, bu özgürlüğe vurulan en büyük darbe olduğu gibi, açıkça bir suçtur.
Çalışma Bakanlığı'na Sesleniyoruz:
4688 sayılı yasanın gereğini yerine getirmek ve sendikal haklara yönelik bu açık ihlallerin karşısında durmak sizin görevinizdir. Bakanlıkların bu tür usulsüz uygulamalarına göz yummak, işlem yapmamak, sessiz kalmak suça ortak olmaktır. Uluslararası sözleşmelerle ve ulusal yasalarla güvence altına alınmış sendikal hakların korunması konusunda sizi bir kez daha görevinizi yapmaya çağırıyoruz.
Emekçilere Çağrımızdır:
Kamu kurumlarında personel eksikliği, yetkili sarı sendikanın üye sayısını artırma çabalarıyla daha da derinleştirilmiş bir sorun haline getirilmiştir. Mevcut personelin birçoğu birden fazla kişinin iş yükünü omuzlamak zorunda kalmaktadır. Ek dersli, sözleşmeli, taşeron vb. adlarla istihdam edilen tüm çalışanlar, kadrolu ve güvenceli biçimde istihdam edilmelidir.
Aynı eğitim kurumlarından mezun olan, aynı işi yapan emekçilerin bu kadar parçalı ve eşitsiz biçimde istihdam edilmesi, liyakatsiz yöneticiler ve iktidarın desteklediği sendikamsı yapıların eseridir. İşe başlama evrakları arasına zorla üyelik formları koyan yöneticilere ve bu yapılar adına emekçileri zorlayanlara karşı boyun eğmeyelim! Anayasayı, yasaları hatırlatalım; ısrar etmeleri halinde tutanaklarımızı tutalım, suç duyurusunda bulunalım.
Haklı olan sizsiniz. SES olarak hem hukuksal hem de demokratik mücadelemizle yanınızda olacağız. Yeter ki SES’imize, SES’inize ulaşın!
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası
Adana Şubesi Yönetim Kurulu adına
Eş Başkan Erol EREN