Deprem Dayanışması Derneği tarafından organize edilen “Öyle Bir Yere Geldik ki Hiçbir Sokağın Adı Yok” başlıklı fotoğraf, şiir ve metin içeren sergi ve "Üç Gün" Belgeseli Yaşar Kemal Kültür Merkezinde izleyiclerle buluştu.
Etkinlik Antakya Sanat Kolektifinin hazırladığı fotoğraf sergisi ile başladı. “Öyle Bir Yere Geldik ki Hiçbir Sokağın Adı Yok” başlığıyla fotoğraf, şiir ve metinlerden oluşan sergi ile ilgili Adil Okay ve Edip Yeşil birer konuşma yaptılar.
Onlarca fotoğraf, şiir ve metinlerin yer aldığı sergi depremin tüm yıkıcılığını gözler önüne serecek bir içerikteydi.
Serginin ardından “Üç Gün” belgeselinin sergileneceği salona geçen izleyiciler burada etkinliğin hangi amaçla ve hangi koşullarda hazırlandığını içeren konuşmaları dinlediler ve belgeseli izlediler.
Deprem Dayanışması Derneği adına Seda Yüce, Hatay Deprem Dayanışması adına Mert Aslanyürek, 6 Şubat depreminden bugüne kadar yaşananları özetleyen Adıyaman Kalemkaş muhtarı Cengiz Kanoğlan ve “Üç Gün” Belgeselinin Yönetmenlerinden Bülent Aytaç Yoldaş birer konuşma gerçekleştirdiler.
Konuşmaların ardından “Üç Gün” belgeseli izlendi.
Etkinliğe bir çok konuk ve kurum temsilcisi katıldı.
Deprem Dayanışması Derneği adına Seda Yüce konuşmasında şunlara dikkat çekti;
Merhabalar;
Geride bıraktığımız yılda çokça acılar kayıplar yaşadık. Bu yılın acılardan kayıplardan uzak, güzellik ve dayanışma yılı olması temennisi ile öncelikle hepiniz hoş geldiniz..
6 Şubat merkezli iki depremle etkilenen 11 il ve komşu ülke Suriye’ de binlerce ölüm ve yıkım yaşandı.
Acı, yıkım, çaresizlik dolu yaşanmışlıklarla birlikte 11 ayı geride bıraktık. Depremler doğaldı ama depremin faturasını bu kadar ağır ve yıkımın bu boyutlu olması doğal değildi elbette.
6 Şubatta yaşanan büyük felaketin hemen ardından Hatay ve Adıyaman Gölbaşı ilçesinde gönüllüler ile Deprem Dayanışma İnisiyatifleri oluştururak deprem bölgelerinde çalışmaya başladık. Adıyaman Gölbaşı ve Hatay iline bağlı Antakya, Samandağ ve Defne ilçelerinde kurulan koordinasyon merkezleri ile akut ihtiyaçların giderilmesi için tüm merkezlerimiz hızlıca organize oldu. Arama kurtarma, gıda, hijyen, ilaç, kıyafet gibi ihtiyaçlara hızlı çözümler üreterek depremden etkilenen tüm canlılara nefes olmaya çalıştık.
Kısa bir süre sonra Adana’ da Deprem Dayanışması Derneğini resmi kuruluşunu gerçekleştik Depremden bu yana buradan bölgedeki çalışmalara katkı sağlamaya ve Adana ve Mersin’ e gelen depremzedeler ile de dayanışmayı sürdürmeye devam ediyoruz.
Depremin 1. Yılına yaklaşırken Deprem Dayanışma olarak Antakya ve Adıyaman illerinde çalışmalarımıza da devam ediyoruz.
O günden bugüne deprem illerinde sorunlar artarak devam ediyor.En insani ihtiyaçların karşılanmadığı, temiz su, hijyen, barınma, eğitim ve sağlık sorunlarının giderilmediği, depremin 10. ayında enkazlardan hala cenazelerin çıktığı , bu ağır kış koşullarında depremzedeler yokluk ve yoksulluk altında yaşam mücadelesi veriyor.
Deprem sonrasında enkaz kaldırma çalışmaları ile yaratılan ekolojik tahribat devam ediyor, molozlar dere yataklarına, tarım ve yaşam alanlarına dökülüyor. Açığa çıkan asbest ile hava kirliliği ; bölge halkının ve tüm canlıların yaşamını tehdit etmeye devam ediyor.
İnsanların evlerinin önünden çadırları toplayan, zeytin ağaçlarının ve tarım arazilerin olduğu alanları ranta imara açmaya çalışan bir iktidar ile karşı karşıyayız
Bütün bunlarla birlikte;
İnsanı, toplumu doğayı öncellemeyen, depreme karşı önlemlere dair politikaları hayata geçirmek yerine ekonomik ve siyasal rant sağlayan iktidarı.. unutmayacağız
İmar afları çıkarıp mütehitleri zengin eden,depremin ilk anından itibaren arama kurtarma çalışmalarını bölgeye ulaştırmayarak, çöken hastahaneler ve sağlık sistemi karşısında tedbirlerin alınmayışını, affetmeyeceğiz
Deprem sonrası yardımların depremzedelere ulaşmasını engelleyerek yıkımın ve ölümün artmasına depremin bir katliama dönüşmesine sebep olanlara karşı mücadelemizi sürdüreceğiz.
Depremin ilk gününden itibaren ülkenin her yerinden meslek örgütleri, demokratik kitle örgütleri, feministler, sosyalistler sivil toplum kuruluşlarının deprem bölgeleri için hızla harekete geçti. Yaşanan tüm bu acıların , depremzedelerin karşı karşıya bırakıldığı çaresizliğin baş edilmezliği ortasında sarıldığımız kocaman bir umut oldu’ DAYANIŞMA’.
Adıyaman Kalemkaş köyünde 3 gün boyunca kimsenin uğramadığı o köyde dayanışmanın kendisi insanları hayatta tuttu. Antakya’da Samandağ’da, Defne’ de kurulan dayanışma pratikleri bizleri ayağa kaldırdı.
İktidarın rant , talan politikaları ve iflas eden afet yönetimi mekanizmaları karşısında ;İnatla ve yılmadan dayanışma deneyimleri ile varedilen yaşam alanlarına sahip çıkmak, yıkılan kentleri ve sokakları, kültürel miras değerlerini yeniden inşa etme iradesini daha da büyütmek için dayanışmaya daha çok ihtiyacımız var.Bu anlamda sizlerin varlığı desteği bizler için çok kıymetli. İyi ki varsınız, iyi ki bir aradayız.
Ve bir kez daha diyoruz ki dayanışma yaşatır, dayanışma var eder, dayanışma değiştirir.
Tekrardan Hoş geldiniz.
6 ŞUBAT 2024 İÇİN ÇAĞRI YAPILDI
Adana'da 6 Şubat 2024 Salı günü, saat: 04:16'da Turgut Özal Bulvarında Zeray Apartmanı önünde kaybedilen canları anmak için mumlar yakılacak etkinlik düzenlenecek.