"Tüm Emek ve Demokrasi Güçlerine, hukuktan, özgürlüklerden ve adaletten yana olan tüm toplumsal muhalefete, demokratik siyaset ısrarında olan herkese çağrımızdır: Bu hukuksuzluğa hep birlikte karşı duralım! Yargıyı siyasetin değil, halkın hizmetine geri döndürelim!"
Adana Emek ve Demokrasi Platformu adına Av. Cemre Topal tarafından okunan basın açıklamasının ardından Av. Sergen Can, Av. Tugay Bek, Av. Ümit Büyükdağ, ve Av. Mengücek Gazi Çıtırık’ta birer konuşma gerçekleştirdi.
Av. Cemre Topal; “Adana'da, yargının siyasete müdahalesini protesto eden yurttaşlara yönelik gözaltı ve saldırılar, hukuksuzluğun ve siyasetin yargıya talimatlarının geldiği noktayı bir kez daha göstermiştir. Derneğimiz üyesi meslektaşımız Av. Sergen Nisanoğlu ile birlikte Emek ve Demokrasi Platformu bileşeni ve demokratik haklarını kullanan 11 kişi daha gözaltına alınmış, dosyada herhangi bir somut delil ya da suç isnadı olmaksızın gözaltı süreleri keyfi biçimde uzatılmıştır. Bugün sabah saatlerinde savcılığa sevk edilmeleri beklenirken, bu sabah ikinci kez savcılıkça gözaltı süresi uzatma kararı verilmiştir” dedi.
Adana Yeni Adliye Binası önünde gerçekleştirilen basın açıklamasına Adana Emek ve Demokrasi Bileşeni bir çok kurum temsilcisi katıldı.
Av. Cemre Topal sözlerine şu şekilde devam etti:
Gözaltına alınanların Pazartesi sabahı savcılığa sevki için hem emniyet birimlerinin hem de savcılığın hazırlık yaptığı, evrakların tamamlandığı bilinmektedir. Ancak son anda gelen bir talimatla bu süreç durdurulmuş ve gözaltı süresi uzatılmıştır. Bu gelişme, gözaltı işlemlerinin hukuki değil siyasi bir merkezden yönlendirildiğini açıkça göstermektedir. Eş zamanlı Adana Adliyesinde avukatların koridora girmesini engelleme amaçlı barikat kurulması da savunma hakkına bile tahammülsüzlüğün bir parçasıdır. Polislerin dahi şaşkınlık yaşadığı bu keyfi müdahale, yargının yürütmenin gölgesi altına girdiğini Adalet Bakanının haftada beş kez "yargı bağımsızdır" açıklamalarının gerçekle ilişkisi olmadığını açıkça göstermektedir. Bu tür açıklamalar, ancak bağımsızlığı ortadan kalkmış, antidemokratik müdahalelere açık sistemlerin acz göstergesidir.
Aynı dönemde İzmir ve Eskişehir'de de benzer biçimde gözaltı sürelerinin uzatılması, bu operasyonların eşgüdümlü ve siyasi saiklerle yürütüldüğünü açıkça ortaya koymaktadır. Anayasaya ve Ceza Muhakemesi Kanunu'na aykırı şekilde gerçekleştirilen bu uzatmalar, yargının artık hukuk değil talimatla hareket ettiğini, iktidarın politik ajandasına göre toplum muhalefetini sindirme görevini üstlendiğini göstermektedir.
Bugün savcılıklar, siyasi iktidarın memuru gibi hareket etmekte; polis fezlekeleri mahkeme kararlarının yerini almakta; gözaltı süresi dahi cezalandırmanın kendisine dönüşmektedir.
Adana Emek ve Demokrasi Platformu olarak Çağdaş Hukukçular Derneği Adana Şube üyesi Av. Sergen Nisanoğlu başta olmak üzere Halil İmrek, Ömer İmen, Ramazan Şancı, Hakan Çayan, Umut Özşimşek, Eser Çapar ve sonrasında gözaltına alınan tüm demokratik kitle örgütü üyelerinin ve yurttaşların, derhal serbest bırakılmasını talep ediyoruz.
Yargının bu kadar açıktan siyasallaştırıldığı, hukukun bir silaha dönüştürüldüğü bu dönemde, susmak suça ortak olmaktır.
Buradan tüm Emek ve Demokrasi Güçlerine, hukuktan, özgürlüklerden ve adaletten yana olan tüm toplumsal muhalefete, demokratik siyaset ısrarında olan herkese çağrımızdır:
Bu hukuksuzluğa hep birlikte karşı duralım! Yargıyı siyasetin değil, halkın hizmetine geri döndürelim!
Gözaltındaki arkadaşlarımız derhal serbest bırakılsın! Adalet, özgürlük, eşitlik isteyenler susturulamaz!