Adana Emek ve Demokrasi Platformu, son dönemde artan gözaltı ve tutuklamalara karşı sert tepki gösterdi. İnönü Parkı’nda düzenlenen basın açıklamasında konuşan İnsan Hakları Derneği (İHD) Adana Şube Başkanı Av. Yakup Ataş, hukuksuz tutuklamaların demokratik hakların ihlali olduğunu vurguladı.

Öte yandan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na destek amacıyla Adana’da düzenlenen yürüyüşe katılan üç kişi tutuklandı. Tutuklamalara yönelik tepkiler artarken, Emek ve Demokrasi Platformu gözaltına alınanların serbest bırakılması çağrısında bulundu.

Burhanettin Bulut, "CHP'li Belediyeler İHA ve DHA Aboneliklerini Sonlandıracak" Burhanettin Bulut, "CHP'li Belediyeler İHA ve DHA Aboneliklerini Sonlandıracak"

İnönü Parkı’nda düzenlenen basın açıklamasında konuşan İnsan Hakları Derneği (İHD) Adana Şube Başkanı Av. Yakup Ataş, hukuksuz tutuklamaların demokratik hakların ihlali olduğunu vurguladı.

Av. Yakup Ataş, Adana'da Eser Çapar başta olmak üzere üç kişinin tutuklanmasını eleştirerek, bunun ifade özgürlüğüne yönelik bir müdahale olduğunu belirtti. “19 Mart tarihinden bu yana maalesef tüm ülkede hak ihlalleri artarak devam ediyor. Biliyorsunuz, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyelerine yapılan operasyondan sonra tüm ülkede demokratik tepkiler dile getirilmeye çalışılıyor. Değerli dostlar, siyasi partilerin, daha doğrusu muhalefet partilerinin, demokratik kitle örgütlerinin ve sivil toplum kuruluşlarının bir amacı da iktidarda olan partiye karşı bir denetim mekanizması görevi görmesidir. Yani bir ülkede muhalefet partisi yoksa, sivil toplum örgütleri ve demokratik kitle örgütleri yoksa o ülkede demokrasiden bahsetmemiz mümkün değildir" dedi.

Ataş, Türkiye’de uzun yıllardır adeta bir tek parti iktidarının hüküm sürdüğünü belirterek, “İktidar en ufak bir eleştiriye dahi tahammül edemiyor. Oysa bir ülkede yurttaşlar en iyi şekilde yönetilmeyi isterler. İşte bu sebepledir ki demokrasi var. Bugün gelinen aşamada ne durumda olduğumuzu hep birlikte görüyoruz. İnsanlar haksızlığa, hukuksuzluğa ve antidemokratik uygulamalara karşı ses çıkarmak, demokratik tepkilerini dile getirmek için günlerdir alanlardalar. Ancak iktidar ne yapıyor? Hiçbir şiddete başvurmayan yurttaşlara kolluk kuvvetleri sert müdahalelerde bulunuyor, gözaltına alıyor, tutukluyor ve bu şekilde baskı altına almaya çalışıyor” diye konuştu.

Adana'da düzenlenen yürüyüşte tutuklanan üç kişi hakkında konuşan Ataş, “Dört gün önce Adana Emek ve Demokrasi Platformu bileşenlerinden oluşan arkadaşlarımız gözaltına alındı. Gözaltına alınma gerekçesi, CHP İl Başkanlığı'nın çağrısına uyup demokratik tepkilerini dile getirmekti. Bazı arkadaşlarımız evlerinde bulunmayınca kendi ayaklarıyla gidip ifade verdiler. Çünkü suç işlemediklerinden emindiler. Ancak yargının iktidarın bir aracı olarak çalıştığını bir kez daha gördük. Kolluk suçu savcılığa atıyor, savcılık suçu kolluğa atıyor. Hukukun, adaletin, hakkın geldiği nokta budur” dedi.

20 Mart'taki yürüyüşte hiçbir şekilde şiddete başvurulmadığını vurgulayan Ataş, “O gün 10 bin kişi içerisinden 7 kişi gözaltına alındı. Bu kişilerden biri de SYKP MYK üyesi Eser Çapar’dı. Bugün hukuka aykırı bir şekilde tutuklandı. O da diğer yurttaşlar gibi demokratik ve barışçıl bir tepki göstermişti. Ancak tutuklama gerekçesi ‘görevli memura direnme’ olarak gösterildi. Oysa ki ortada hiçbir fiili müdahale yok. Bu suçlama tamamen gözdağı verme amacı taşıyor” ifadelerini kullandı.

Ekrem İmamoğlu İle İlgili Yürüyüş Sonrası Gözaltına Alınan ve Serbest Bırakılan Halil İmrek Konuştu.

Halil İmrek: “Mücadeleye Devam Edeceğiz”

Basın açıklamasında söz alan ve dört günlük gözaltı sürecinin ardından adli kontrol şartıyla serbest bırakılan Halil İmrek, gözaltı sürecinde yaşananları anlattı.

İmrek, "Öncelikle emek ve demokrasi güçlerine, avukatlarımıza ve bizleri savunan tüm dostlarımıza teşekkür ediyorum. 20 Mart’ta Adana’da Aksagaz önünde on binlerce kişinin katıldığı bir yürüyüş gerçekleştirildi. O gün herhangi bir polis müdahalesi ya da mukavemet söz konusu olmamasına rağmen birçok kişi gözaltına alındı. Evlerinden alınan arkadaşlarımızla birlikte gözaltı süremiz üç gün boyunca keyfi olarak uzatıldı ve avukatlarımızın savunma hakkı engellendi" dedi.

Türkiye'nin her yerinde olduğu gibi Adana’da da demokratik haklar için mücadele edildiğini belirten İmrek, “İstanbul’da belediyelere yönelik kayyum atamaları, sendikacılara ve demokratik kitle örgütlerine baskılar, özgürlüklere yönelik kısıtlamalar giderek artıyor. Ancak bizler mücadeleden vazgeçmeyeceğiz. Üniversitelerde boykotlar başladı, emekçiler genel grev ve direniş çağrısı yapıyor. Eğitim-Sen’in bu süreçte yaptığı iş bırakma çağrısına bile hemen bir soruşturma açıldı. Ama biz bu baskılara boyun eğmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.

Gözaltına alınan arkadaşlarının suçsuz yere cezaevine gönderildiğini vurgulayan İmrek, “Bugün üç arkadaşımız, SYKP üyesi Eser Çapar, SES üyesi bir arkadaşımız ve CHP üyesi bir arkadaşımız tutuklandı. Hiçbir suç işlemedikleri halde cezaevine gönderildiler. Biz gözaltındayken de eylemler devam etti. 20 bin kişinin yürüyüşe katılımı bizim yönlendirmemizle olmuş gibi gösteriliyor. Oysa ki bu, halkın kendi inisiyatifiyle gerçekleştirdiği bir eylemdi. Türkiye’nin demokratikleşmesi ve antidemokratik uygulamaların son bulması için mücadelemiz sürecek” dedi.

“Tutuklanan Arkadaşlarımız Serbest Bırakılsın”

İmrek, son olarak tutuklanan arkadaşlarının derhal serbest bırakılması gerektiğini vurgulayarak, "Bütün baskılara rağmen birleşik bir mücadele hattı oluşturursak, bu baskı sürecini hep birlikte durdurabiliriz. Tek adam rejiminin Türkiye’yi faşizme sürüklemesine karşı çıkmaya devam edeceğiz. Hep birlikte demokratik bir ülke için mücadele etmeye devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.

SYKP MYK Üyesi Eser Çapar'ın Tutuklanmasıyla İlgili SYKP Eş Genel Başkanı Mertcan Titiz Konuştu.

Adana'da gerçekleştirilen yürüyüş sonrası tutuklanan SYKP MYK Üyesi Eser Çapar hakkında Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) Eş Genel Başkanı Mertcan Titiz açıklamalarda bulundu.

Titiz, yaptığı konuşmada, Türkiye genelinde milyonlarca insanın demokrasi, hak, hukuk ve adalet mücadelesi için sokaklara çıktığını belirterek, "Bir haftadır Türkiye’nin dört bir yanında milyonlarca insan, bu ülkedeki demokrasi yoksunluğuna, hak ihlallerine ve adaletsizliğe karşı mücadele ediyor. Siyasal iktidar, halkın bu demokratik taleplerini bastırmak için ülke genelinde adeta bir cadı avı başlatmış durumda. Gazeteciler, siyasetçiler, avukatlar, öğretmenler, mühendisler ve sosyalistler tek tek gözaltına alınıyor. Adana’daki yürüyüşe katılan binlerce insan arasından Eser yoldaşımızın tutuklanması, bu sürecin bir parçasıdır" dedi.

"İşkence ve Baskılar Görülmesin Diye Sosyal Medya Sansürleniyor"

Titiz, ülkedeki baskıların her geçen gün arttığını ve gözaltına alınan kişilere yönelik kötü muamelelerin örtbas edilmeye çalışıldığını belirterek, "Sosyal medyada açıkça görülen baskı, işkence ve kötü muamelelerin üzerini örtmek için demokratik kurumların internet sayfaları tek tek kapatılıyor. Üniversite öğrencilerine, kadınlara, yaşlılara, çocuklara uygulanan şiddetin üzeri örtülmeye çalışılıyor. Ancak biz bu baskıları kabul etmiyoruz ve etmeyeceğiz" ifadelerini kullandı.

"Eser Çapar’ın Tutuklanması Keyfi Bir Karardır"

Eser Çapar’ın binlerce insanın katıldığı yürüyüşte herhangi bir ayrıcalıklı pozisyonda olmadığını ancak keyfi bir şekilde hedef alındığını söyleyen Titiz, "Eser yoldaşımız, Adana’daki yürüyüşe katılan binlerce insandan farklı bir şey yapmadı. Ancak iktidar, 23 yıldır halkın ayağa kalkmasından, zulme karşı ses çıkarmasından korkuyor. Yıllardır KHK zulmüyle, işsizlikle, açlıkla terbiye etmeye çalıştıkları Eser yoldaşı, şimdi de göstermelik sebeplerle tutuklayarak sindireceklerini sanıyorlar. Ama yanılıyorlar!" dedi.

"Eser Yoldaşın Mücadelesini Sürdüreceğiz"

Eser Çapar’ın hukuksuz bir şekilde tutuklandığını belirten Titiz, tüm siyasi tutsaklar serbest bırakılana kadar mücadele edeceklerini vurguladı. "Biz sosyalistiz, demokratız, devrimciyiz! Eser yoldaş, hiçbir zaman hukuksuzluklara ve demokrasi karşıtlığına sessiz kalmadı. Onun yoldaşları olarak bizler de sessiz kalmayacağız. Eser ve tüm siyasi tutsaklar özgür olana kadar, Türkiye daha demokratik, daha eşit, daha özgür bir ülke olana kadar mücadelemizi sürdüreceğiz" diye konuştu.

Editör: Haber Merkezi