Emek Partisi Adana İl Başkanı Suat NACAR; Emek Partisi olarak sürecin takipçisi olacağız. Konuyla ilgili Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunduk. İşçilere çağrımızdır; bu cinayetlere dur demek için örgütlenelim, mücadele edelim.

Whatsapp Görsel 2024 06 12 Saat 08.46.25 3084B4Db-1

UNICEF; Filipinli çocukların yüzde 80'i hayatları boyunca en az bir tür istismara maruz kalıyor UNICEF; Filipinli çocukların yüzde 80'i hayatları boyunca en az bir tür istismara maruz kalıyor

Emek Partisi Adana İl Örgütü bu sabah 07.30'da iş cinayetinin olduğu yerde basın açıklaması yaptı.

İl Başkanı Suat Nacar yaptığı açıklamada şunları ifade etti;

Dün Adana’da 12 yaşındaki mülteci çocuk işçi bozuk asansörde sıkışarak hayatını kaybetti. Annesiyle birlikte tekstil atölyesinde çalışan 12 yaşındaki Suriyeli çocuk işçi Ahmet, asansör ile duvar arasında sıkışarak öldü. Atölyenin bulunduğu iş hanında çalışan işçilerin “asansör bir süredir bozuktu, hiçbir önlem almadılar, insan hayatı çok ucuz” diye isyan ettikleri bu durum ne ilk ne de son. İş hanında uzun süredir arıza yapan asansörün bir ay önce koruma kabini de çıkartılmış. Denetim yok. İş sağlığı ve güvenliği hak getire.

Bu cinayet de göstermiştir ki, işçilerin hayatı için hiçbir önlem alınmıyor. 200-300 kişinin çalıştığı bir iş merkezinde hem yük hem de insanların taşındığı ve hiçbir bakım yapılmayan asansörün uzun süre bozuk olması bu cinayete davetiye çıkarmıştır. İşçiler hayatı hiçe sayılarak çalıştırılan asansör bir işçinin canına mal olmuştur.

6 katı tekstil atölyelerinden oluşan Dağ Tekstil iş hanında her katta 40 ile 60 arası işçi çalışmaktadır. Çoğu sigortasız çalışan işçilerin hiçbir iş güvencesi bulunmuyor. Bu bölgede çoğunluğunu mülteci işçilerin oluşturduğu merdiven altı onlarca atölye var. İş müfettişlerinin, devletin hiçbir denetimi yok. İnsanca yaşayacak ücret, sigorta ve insanca çalışma koşulları zaten yok.

Üstelik bu atölyelerin sahibi patronlar, İŞKUR desteklerinden yararlanıyor. İş cinayetinin yaşandığı Dağ Tekstil İş Hanı’nda “Geçici Koruma Altındaki Suriyeliler ve Türk Vatandaşları İçin İstihdam Desteği Projesi” kapsamında işçi çalıştırıldığına dair tabela yer alıyor.

Okulda olması gereken ancak geçinebilmek için okulu bırakarak atölyelerde çalışmak zorunda kalan çok sayıda çocuk işçi var. Burada çalışan çocuk işçiler asgari ücretin yarısına çalıştırılıyor.

Bugün Dünya Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Günü. Ancak dün çalışmak zorunda kaldığı için ve tedbir alınmadığı için Suriyeli çocuk işçi hayatını kaybetti. Bu bir iş cinayetidir. Bu cinayet patronların daha çok kazanmak adına işçileri köle gibi çalıştırması ve gerekli tedbirlerin alınmaması sonucu yaşanmıştır.

Bugün çıraklık merkezleri, meslek liselerindeki staj uygulamaları ile sermayeye bedava iş gücü sağlanıyor. Suriyeli göçmenlerin zorunlu göçü iç politika malzemesi edilmesinin ve dış politikada bir tehdit unsuru olmasının yanı sıra çocuk işçiliğinin yaygınlaşmasına vesile oluyor.

Savaştan kaçıp yerinden yurdundan olmaları yetmiyormuş gibi birde ailelerinin geçimi için çalışmak zorunda kalan çocuklar kapitalistlerin açgözlülüğüne kurban ediliyor. Patronlar ise çocuk işçileri daha çok çalıştırıp, daha az ücret vererek karlarına kar katıyor.

Bugün iş kazaları ve cinayetleri ‘toplu katliamlara’ dönüşüyor. Ülkenin değişik yerlerinde yaşanan işçi cinayetlerinde hesap sorulmamış olması bu cinayetlerin artmasına neden oluyor.

Bu cinayetleri takdiri ilahi veya bir kaza gösterenler; işçiye ve ailelerine yalan söylemektedir. Bu yaşananlar işçileri köle, kendilerini efendi olarak gören patronlar eliyle işlenmiş bir cinayettir. Onlara teşvikler, yasal kılıflar sağlayan ve onların sözcüsü ve koruyucusu AKP iktidarının da fail olduğu sır değildir.

İş cinayetleri kader değildir, önlem ve tedbirleri almayan patronların kâr ve sömürü hırsı yüzünden yaşanmaktadır. Sermayenin ucuz işgücü isteği, yoğun emek sömürüsü ve işçilerin canı ve kanı üzerinden hayat buluyor. Patronların kâr ve sömürü hırsı mülteci-yerli ayrımı yapmadan işçileri katlediyor.

Çocuk işçiliği derhal yasaklanmalı, çocuk işçi çalıştıran işletmelere caydırıcı cezalar verilmelidir. Mülteci işçilerin de insanlık dışı koşullarda çalışmaları yasaklanmalıdır.

Sömürüye, ucuz iş gücüne, kuralsız ve iş güvenliğinden yoksun çalışma koşullarına, alınmayan önlemler nedeniyle ölüme sürüklendiğimiz bu düzene karşı çıkalım.

Emek Partisi olarak sürecin takipçisi olacağız. Konuyla ilgili Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunduk. İşçilere çağrımızdır; bu cinayetlere dur demek için örgütlenelim, mücadele edelim.

Whatsapp Görsel 2024 06 12 Saat 08.46.26 B527D383

Editör: Haber Merkezi