Nefret Suçu Mağduru Transları Anma Günü, katledilen trans kadın Rita Hester'i anmak için Gwendolyn Ann Smith tarafından ilk defa 1999 yılında Boston, Massachusetts’te organize edildi. Smith tarafından sadece internet üzerinden başlatılan proje daha sonraları uluslararası bir eylem gününe doğru gelişti. 2010 yılında, Transları Anma Günü, 20'den fazla ülkede 185'den fazla şehirde düzenlendi.

Adana Kadın Platformu tarafından konuyla ilgili şu açıklama yapıldı;

Ülkemizdeki artan transfobi nedeniyle bir dizi ciddi sorunla karşı karşıyayız. Özellikle trans+ların yaşadığı sorunlar giderek artmakta ve bu da bizlerin ötekileştirilmesine neden olmaktadır. Güvenli alanlar olarak bildiğimiz alanlar dahi transfobiyle kuşatıldı. Bu durum bazılarımızı yalnız hissettiriyor, bazıları ülkeden gitmek zorunda kalıyor, bazıları ise intihara sürükleniyor. Bu baskı ve şiddet, bizlerin toplumda ötekileştirildiğini bir kez daha gözler önüne seriyor. Kimimiz ailelerinden ayrılıyor, kimimiz evsiz kalıyor. Artık güvenli kabul ettiğimiz alanlarda bile rahat hissedemiyoruz.

Hükümet yetkilileri de dahil olmak üzere bazı siyasetçiler sürekli olarak LGBTI+lara karşı nefret söylemi ve karalama kampanyalarına başvuruyor, LGBTİ+ları hedef gösteriyor ve medya tarafından destekleniyor. Ayrımcılık, tehdit ve şiddet, polisin barışçıl yürüyüşleri şiddet kullanarak dağıtmaya çalıştığı ve katılımcıları gözaltına aldığı Onur Haftası'nda özellikle belirgin hale geliyor.

Eylül ayında Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), LGBTI+ların “virüs" olarak adlandırıldığı ve "ailelerin yıkımına" neden olmakla suçlandığı bir "kamu spotu" videosuna onay verdi. Bu video, İstanbul'da yapılacak LGBTI+ karşıtı bir gösterinin duyurusunu yapıyordu. Bu video, devlet eliyle yapılan transfobik ve homofobik politikanın açık bir kanıtıdır. Biz değerli yaşamlarımızda hayatta kalma mücadelesi verirken, devlet tarafından açık hedefler haline getirildik. Geçtiğimiz yıl 327 trans+ öldürüldü, bunların %95'i trans kadınlardan oluşuyor. Bu veriler, trans+ların ölümlerinin büyük çoğunluğunun kadın düşmanlığını içerdiğini açıkça gösteriyor.

Ekran görüntüsü 2023-11-21 082001

Geçtiğimiz yıllarda, Hande Kader adlı bir kadın arkadaşımız cinsel şiddete uğradı ve katledildi. Eminim bu isim aklınıza gelmemişti, ancak daha da acı olanı, bu ismin yıllarca kimse tarafından duyulmamış olmasıydı. Hande Kader'in ve diğer trans+ların duyulmayan sesi, onun ölüm haberini getirdi, maalesef çok vahşi bir şekilde, yakılarak. Seks işçiliği yaparak hayatını kazanmak her zaman tehlikeliydi ve dışarıda, sokaklarda çalışmak zorunda kalan diğer trans+lar gibi aynı riski taşıyordu. Hande Kader'i hatırlamaya, sesimizi duyurmaya ve mücadelemize devam edeceğiz. Trans+ların değerli yaşamlarını savunmaya devam edeceğiz.

20 Kasım Nefret Suçu Mağduru Transları Anma Günü'nde kaybettiğimiz arkadaşlarımızı anıyoruz. "Çekiyorsunuz ama yayınlamıyorsunuz! Sesimizi kimse duyamıyor!" diyen Hande Kader'in sesini duyurmak için çığlık atıyoruz. "Bunları yayınlayın, bize nasıl müdahale ettiklerini herkes görsün!" diye haykıran Didem Akay için çığlık atıyoruz. "Yapamadım, bana izin vermediler" diyerek intihara sürüklenen Eylül Cansın için çığlık atıyoruz. Polis tarafından gasp edilen ve cinsel şiddete uğradıktan sonra katledilen Hande Buse Şeker için çığlık atıyoruz. Bugün, adını bile duymadığınız trans kadınlar için çığlık atıyoruz. Devletin "haksız tahrik indirimi" ile teşvik ettiği katillerin bulunması için çığlık atıyoruz. Cinsel kimlikleri nedeniyle hem ailelerinden hem devletten hem de toplumdan şiddet ve baskı gören trans+ arkadaşlarımız için çığlık atıyoruz. İsyandan çığlık atıyoruz. Katledilen Trans+ arkadaşlarımız İsyanımızda yaşıyor.

VEZİR MOHAMMAD NOURTANİ İÇİN ADALET ! VEZİR MOHAMMAD NOURTANİ İÇİN ADALET !

Editör: Süleyman Devrim Boğa