DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Tekirdağ Milletvekili Cem Avşar, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin tarafından cevaplanması istemiyle eğitim sorunları ve okulların eğitime hazırlık durumlarına ilişkin yazılı soru önergesi verdi.

 

9 Eylül itibariyle 2024-2025 eğitim öğretim yılı, yaklaşık 20 milyon öğrenci ve 1 milyona aşkın öğretmenle başlayacağını belirten Avşar, verdiği önergede; sınıfların ortalama öğrenci sayısını ve bölgesel dağılımını, birleştirilmiş sınıf uygulamasını, bir öğün yemek veya beslenme desteğini, okula devam etmeyen öğrencileri ve bunun için bir çalışmanın varlığını, 3-6 yaş grubunda kaç çocuğun eğitim alamadığını, eğitim bilimleri formasyonuna sahip öğretmenlerin ataması yerine formasyona sahip olmayan ücretli öğretmenlerin tercih edilmesini, yeni öğretmen atamasının yapılıp yapılmayacağını, Tekirdağ başta olmak üzere okulların depreme karşı hazırlık durumu ile özel okullarda çalışan öğretmenlerin çalışma koşulları vb. konuya ilişkin Bakan Tekin’e bir takım sorular sordu.

 ‘İlgi, istidat ve kabiliyetlerini geliştirerek…. hayata hazırlamak ve onların, kendilerini mutlu kılacak ve toplumun mutluluğuna katkıda bulunacak bir meslek sahibi olmalarını sağlamak….’

Milli Eğitim Temel Kanununa değinen Avşar, 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunun 2 inci maddesinin 3 üncü fıkrası ve devamında “İlgi, istidat ve kabiliyetlerini geliştirerek gerekli bilgi, beceri, davranışlar ve birlikte iş görme alışkanlığı kazandırmak suretiyle hayata hazırlamak ve onların, kendilerini mutlu kılacak ve toplumun mutluluğuna katkıda bulunacak bir meslek sahibi olmalarını sağlamak; böylece bir yandan Türk vatandaşlarının ve Türk toplumunun refah ve mutluluğunu artırmak; öte yandan milli birlik ve bütünlük içinde iktisadi, sosyal ve kültürel kalkınmayı desteklemek ve hızlandırmak ve nihayet Türk Milletini çağdaş uygarlığın yapıcı, yaratıcı, seçkin bir ortağı yapmaktır.”, şeklinde ifadelere yer verildiğini belirtti.

‘Bir milletin hakiki kurtuluşu milli eğitim işlerinde muzaffer olmakla olur.’

 Avşar, Mustafa Kemal Atatürk’ün “En mühim ve feyizli vazifelerimiz millî eğitim işleridir. Millî eğitim işlerinde mutlaka muzaffer olmak lâzımdır. Bir milletin hakikî kurtuluşu ancak bu suretle olur.”, şeklindeki sözleriyle eğitim politikalarının önemini vurguladığını ifade etti.

‘Eğitim ve öğretimdeki her olumlu gelişme bir milletin varlığının devamlılığı, kalkınması, güçlenmesi ve müreffeh yarınlara ulaşmasında hayati öneme sahiptir.’

Avşar, Bununla birlikte Milli Eğitim Bakanlığının 2024-2028 Stratejik Plan geçen ifadeler yer verdi; “Bireylerin yaşadığı topluma uyum sağlaması, kişilik kazanması, iyi bir insan ve vatandaş olması ancak nitelikli bir eğitim vasıtasıyla gerçekleşir. Eğitim ve öğretimdeki her olumlu gelişme bir milletin varlığının devamlılığı, kalkınması, güçlenmesi ve müreffeh yarınlara ulaşmasında hayati öneme sahiptir. Millî Eğitim Bakanlığı olarak eğitimin yarınlar üzerindeki bu güçlü tesirinin idrakiyle medeniyet tasavvurumuzu toplumsal eğitim seferberliği ile şekillendirmek için çalışmalarımızı aralıksız sürdürme kararlılığındayız.”

‘Milli politikalara en az çağdaşların sahip olduğu fiziki ve teknolojik altyapı, araç-gereç ve fırsat eşitliği ile nitelikli ve donanımlı bir eğitim ve yönetim kadrosuyla ulaşılır.’

Avşar; “Bu milli politika, hedef ve amaçlara iki temel unsurun varlığıyla ulaşılabilir.  Birincisi en az çağdaşların sahip olduğu fiziki ve teknolojik altyapı, araç-gereç ve fırsat eşitliğidir. İkincisi ise nitelikli ve donanımlı bir eğitim ve yönetim kadrosudur.”, şeklinde konuştu.

Bu bakış açısıyla ülkemizde 9 Eylül Pazartesi günü, 2024-2025 eğitim öğretim yılı yaklaşık 20 milyon öğrenci ve 1 milyona aşkın öğretmenle başlayacağını belirten Avşar; ”Bununla birlikte ilgili yönetmelik gereği Milli Eğitim Bakanlığı denetimine tabi özel okullarda da eğitim öğretim dönemi başlayacaktır. Bu kurumlarda görev yapan öğretmenlerimizin kamuoyunda sık sık tartışılan ve tarafıma da ulaşan birçok talep ve şikâyeti bulunmaktadır.”, dedi ve Bakan Tekin’e sorularını sıraladı.

‘Sınıflar ortalama kaç öğrenciden oluşmaktadır ve bölgesel dağılımı nasıldır?’

Ülkemiz genelinde sınıf ortalamasının yüksek olduğunu söyleyen Avşar, Bakan’a sınıfların ortalama kaç öğrenciden oluştuğunu, bu ortalamanın bölge ve il bazında dağılımının nasıl olduğunu, bu sayının üstünde kalan yerleri nitelikli eğitim ve fırsat eşitliği açısından değerlendirilmesi gerekliliğini ve bu sorunu gidermek için bir çalışmanın bulunup bulunmadığını sordu.

 

‘Hala birleştirilmiş sınıflarda eğitime devam edilen okullarımız var mıdır?’

Avşar; “Birleştirilmiş sınıflarda eğitime devam edilen okullarımız var mıdır? Şayet varsa kaç tanedir, hangi illerimizde bulunmaktadır? Bu şekilde eğitime devam edilmesinin gerekçesi nedir? Bu hususta iyileştirmeye yönelik bir çalışmanız var mıdır?”, dedi.

 

‘Okullarda bir öğün yemek veya beslenme desteği vermeyi düşünüyor musunuz?’

Aynı zamanda seçim vaadi olarak söylenen ve üzerinden geçen onca zamana rağmen bir çalışma yapılmayan bir öğün yemek meselesine değinen Avşar; “Günümüz ekonomik şartları göz önüne alınarak özellikle dar gelirli ailelerin çocuklarına yönelik bir öğün yemek veya beslenme desteği vermeyi düşünüyor musunuz? Bu konuda bir hazırlığınız var mıdır?”, şeklinde sorular sordu.

‘Okula devam etmeyen öğrenciler için bir çalışmanız var mı?’

Avşar, çeşitli sebeplerle okula devam etmeyen öğrencilerin durumuna değindi. Avşar, önergede; “Ülkemiz genelinde okula devam etmeyen kaç çocuk bulunmaktadır? Bu çocukların zorunlu eğitime devam etmeme sebepleri nelerdir? Bakanlığınız nezdinde bu çocukların eğitime katılmalarını sağlanması ve söz konusu engellerin bertaraf edilmesi hususunda bir çalışması bulunmakta mıdır?”, şeklinde ifadeler kullandı.

 

‘3-6 yaş grubunda kaç çocuk eğitim almamaktadır?’

Eğitimcilerin okul öncesi eğitimin önemi ve gerekliliği üzerinde sürekli durduğunu belirten Avşar; “Ülkemizde 3-6 yaş grubunda olan ve okul öncesi eğitime katılması gereken kaç çocuk bulunmaktadır? Bu çocukların yüzde kaçı okul öncesi eğitime katılmamaktadır? Söz konusu eğitime katılamayan çocuklar için yeni dönemde bir hazırlığınız var mıdır?”, dedi.

‘Eğitim bilimleri formasyonuna sahip öğretmenlerin ataması yerine neden formasyona sahip olmayan ücretli öğretmenler tercih edilmektedir?’

Avşar, öğretmen kadrosunda eğitim bilimleri formasyonu almamış (eğitim fakültesi mezunu olmayan veya formasyon belgesi almayan ve ücretli öğretmen olarak çalıştırılan) kaç öğretmen bulunduğunu, ihtiyacı karşılayacak yeterli eğitim fakültesi mezunu olduğu halde bu ücretli öğretmenlerin neden tercih edildiğini, ayrıca söz konusu ücretli öğretmenlerin bu eksikliğini gidermek için Bakanlık tarafından düzenlenen bir programın bulunup bulunmadığını sordu.

‘Yeni dönemde öğretmen ataması yapmayı planlıyor musunuz?’

“Ülkemiz genelinde hangi branşta, ne kadar öğretmen ihtiyacı bulunmaktadır?”, diyen Avşar; “Bu açığı kapatmak ve nitelikli bir eğitim sunmak amacıyla bu ihtiyaç doğrultusunda yeni öğretmen ataması yapmayı planlıyor musunuz? Bu hususta bir çalışmanız var mıdır?”, şeklinde konuştu.

‘Seçim bölgem Tekirdağ başta olmak üzere ülkemiz genelinde okullar depreme karşı hazır mı?’

Bir deprem kuşağında bulunduğumuz gerçeğinin unutulmaması gerektiğini söyleyen Avşar, devamında; “İstanbul ve Tekirdağ başta olmak üzere, birinci derece deprem bölgelerindeki tüm okullarda depreme dayanıklılık testi yapılmış mıdır? Şayet yapıldıysa ülke genelinde kaç okul depreme dayanıklı değildir? Gerekli güçlendirmenin yapılması veya yeniden inşa edilmesi noktasında bir çalışmanız var mıdır?”, gibi sorulara yer verdi.

‘Kaç öğrenci konteynerlerde/çadırlarda eğitim almaya devam edecektir?’

Depremin yıkıcılığı ve yapılarda bıraktığı hasarın büyüklüğüne işaret eden Avşar; “Deprem bölgesinde yeni dönemde kaç öğrenci konteynerlerde/çadırlarda eğitim almaya devam edecektir? Bölgede ne kadar okul hasar görmüş, bunun ne kadarı güçlendirilmiş veya yenisi yapılmıştır?”, dedi.

‘Deprem bölgesinde görev yapan öğretmenlere yönelik teşvik anlamında bir planınız var mıdır?’

Avşar, deprem bölgesinde çok zor şartlar altında görev yapıldığını, başta öğretmenler olmak üzere tüm kamu görevlilerinin büyük sıkıntılar yaşadığını belirtti. Avşar, bu hususta deprem bölgesinde görev yapan öğretmenlere barınma (öğretmen konutu, kira desteği, misafirhane vb.) noktasında bir destek paketinin bulunup bulunmadığını ve teşvik anlamında bir planın varlığını sordu.

Özgür Özel: "Yargıyı da gazetecileri de rahat bırakın" Özgür Özel: "Yargıyı da gazetecileri de rahat bırakın"

‘Okullar yeterli dijital altyapıya sahip midir?’

Avşar; “Ülke genelinde okullar çağın gereklerine uygun yeterli dijital altyapıya sahip midir? İnternet erişim ağına, gerekli araç gereç ve donanıma sahip olmayan okulumuz var mıdır? Şayet varsa yeni dönemde bu eksiklikleri gidermeyi planlıyor musunuz?”, şeklinde konuştu.

‘Özel okullarda çalışan öğretmenlere meslek onuruna yaraşır bir hayat standardı sağlamak üzere bir çalışmanız bulunmakta mıdır?’

Başta seçim bölgesi Tekirdağ olmak üzere özel okullarda öğretmenlerin mağduriyet yaşadıklarını ifade eden Avşar; “Özel okullarda ilgili yönetmelik hükümleri gereği Bakanlığınız tarafından gerekli denetimler yapılmakta mıdır? Bu kurumlarda çalışan öğretmenlere meslek onuruna yaraşır bir hayat standardı sağlamak üzere bir çalışmanız bulunmakta mıdır? Bu hususta tarafınıza ulaşan talep ve şikâyetler var mıdır?”, şeklinde sorulara yer verdi.

Editör: Haber Merkezi