Emek Partisi; Adana'da ekmek fiyatı yüzde 50 zamla 7,5 TL'ye çıktı. Zamlı tarife, 20 Temmuz itibarıyla geçerli olacak.
Adana İl Örgütü Tarafından Yapılan Basın Açıklaması Şu Şekilde;
Seçimlerin ardından başta temel ihtiyaç maddeleri olmak üzere birçok ürüne zam geliyor. Son yılların en yüksek akaryakıt ve doğalgaz zamları yapıldı. Vergilerde de tarihin en yüksek artışı yaşandı. Bu zamlar başta gıda olmak üzere hayatın her alanında yeni zamları beraberinde getiriyor. Ulaşım zammının ardından Adana'da ekmeğe yüzde 50 oranında zam yapıldı. Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Odası Konfederasyonu tarafından fırıncılara gönderilen karara göre Adana'da ekmek satış fiyatı 5 TL'den 7,5 TL'ye çıkarıldı. Karara göre 220 gram ekmek 20 Temmuz tarihinden itibaren 7,5 TL'ye satılacak.
ASGARİ ÜCRETE %34 EKMEĞE %50 ZAM 180 EKMEK ÇALINDI
AKP hükümetinin yaptığı fahiş zamlar ve yüksek oranda vergi artışları ile emekçiler geçinemez hale geldi. Halkın en temel ihtiyacı olan ekmeğe yapılan yüzde 50 zam insanları gerçek anlamda açlığa mahkum etmiştir. Ekmekte artan girdi maliyetleri sonrası ekmek fiyatlarına yine zam yapıldı. Adana’da 5 TL’den satılan ekmek fiyatı yüzde 50 zamla birlikte 7,5 TL oldu. Akaryakıt, enerji fiyatlarındaki artık katlanılamaz hale gelen zamlar devam ederken, halkın en temel ihtiyacı olan ekmeğe yapılan yüzde 50’lik zam insanları gerçek anlamda açlığa mahkum etmiştir.
2023 yılının başında 8500 TL olan asgari ücretle 1700 ekmek alınabilirken, bugün %34 zamla asgari ücret 11402 TL oldu. Zamlı asgari ücreti işçiler Ağustos ayı itibaruıyla alacak. Yeni asgari ücretlk 1520 ekmek alınabilecek. Böylece180 adet ekmeğimiz elimizden alındı. Yani yoksulun emekçinin sofrasından 180 ekmek çalındı. Ülkemizde insanlar zaten giysi alamaz, tatil yapamaz, et, süt tüketemez, pazar alışverişi yapamaz haldeyken artık ekmek alamaz hale getirilmektedir. Bu karar 21 yıllık AKP iktidarının uyguladığı emekçi karşıtı politikaların, tarım politikalarının sonuçlarıdır. Yaşananlar tamamen iktidarın plansız ve halktan yana olmayan politikalarının doğal sonuçlarıdır. Bir yılda gübreye, mazota yapılan yüzde 300’ün üzerinde zam yüzünden çiftçimiz artık üretemez hale gelmiştir.
TARIM BİTİRİLİRSE EKMEK DE PAHALI OLUR
Tarım alanlarımızın tamamının işlenmesi için teşvik edici önlemler alınmalıdır. Köylünün traktörünü çalıştıramadığı, gübresini atamadığı ve tarımdan koptuğu bu koşullarda tarım üretiminin azalması kaçınılmazdır. Başta mazot ve gübre olmak üzere artan girdi maliyetleri altında ezilen ülke köylüsünün tarım üretiminden kopmaması için tarım desteklerini artırarak girdi maliyetlerini düşürmek yerine ithalatçı politikalarda ısrar etmek, tarım ve gıda tekellerine hizmet etmektir.
Kendi ülkemizde tarım alanları üretim dışı kalırken, uygulanan tarım politikaları nedeniyle üretici köylüler tarımdan kopmaktadır. AKP hükümetinin derdi halka ucuz gıda yedirmek olsaydı tarım tekellerini kalkındırmak için kaynak aktarmak yerine üreticisini destekler, ülke tarımını geliştirirdi. Ülkemiz aslında tarım üretiminde sadece kendi ihtiyacını değil, komşu ülkeleri dahi besleyecek kapasiteye sahip bir ülkedir. İklimi, toprakları, akarsuları bu üretimi yapmaya yeterlidir. Ancak yıllardır tarım ihmal edilmiş, çiftçi her yıl zararına üretmek zorunda bırakılarak ekmekten vazgeçmek zorunda kalmıştır. Böylece ülkemiz kendi kendine yeter ülkeden biri olmaktan çıkıp en temel ekmek ihtiyacı için buğdayı bile satın alır hale getirilmiştir. Yapılacak iş basittir. Halkın kaynaklarını üreten emek veren emekçilere döndürmek, inşaat şirketleri yerine tarımı destekleyerek çiftçinin üretmesine olanak sağlamaktır. Ekmeğe yapılan zam bardağı taşıran son damla olmuştur. Ekmek zammı, enerji ve akaryakıt zamları geri alınmalıdır. Pazara çıkamaz hale getirilen emekçilere acilen ek zam yapılmalıdır.
Emeğiyle geçinen milyonlar için ulaşım, ekmek zammı ile birlikte iğneden ipliğe her şeyin zamlandığı bir sürece dur demeliyiz. Biz emekçilere reva görülen bu hayatı hak etmiyoruz. İnsanca yaşam koşullarının kendiliğinden gelmeyeceğini de biliyoruz. İnsanca yaşayacağımız bir ücret ve insanca çalışma koşulları için, yoksulluk sınırının altında olan tüm yurttaşlarımıza temel hizmetlerin ücretsiz temin edilmesi için, zamların geri alınması ve yeni zamların yapılmaması için yan yana, birlikte mücadeleye etmekten başka bir yol yok. Tüm halkımızı bu talepler etrafında birleşmeye ve mücadeleye çağırıyoruz.