Gazeteci İsmail Saymaz, hukuki sürece dair yaşanan skandalları duyurdu. Hakkında herhangi bir ifade alınmadan yurt dışına çıkış yasağı konulduğunu ve pasaportunun alındığını belirten Saymaz, hukuksuzluğun katlanarak arttığını vurguladı.
Bugün sabah saatlerinde Saymaz’ın avukatları Aslı Kazan ve Serdar Laçin, yasağa itiraz için İstanbul Adliyesi’ne başvurdu. Ancak burada dosyanın hakim kararıyla kısıtlandığını öğrendiler. Avukatlar, itiraz edebilmek için karar örneklerini talep etti ancak ne kararlar ne de tutanaklar kendilerine gösterildi. Oysa Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 153/3 maddesine göre bu belgeler gizlilik kapsamında bulunmuyor ve hukuken avukatlara verilmesi gerekiyor.
Savcılığa ikinci bir dilekçe sunan avukatlar, yine karşılık bulamadı. Saymaz, “Bana neyle suçlandığım bile söylenmiyor. Yoksa bana da bir ‘örgüt’ mü bulunmak isteniyor?” diye sordu. Saymaz, ifade vermeye hazır olduğunu defalarca belirtmesine rağmen herhangi bir çağrı da almadığını ekledi.
Basına Yönelik Baskılar Derinleşiyor
İsmail Saymaz’a yönelik hukuksuzluk, ülkede basın özgürlüğüne yönelik artan baskılarla birlikte değerlendiriliyor. Gazeteciler üzerindeki yargı kıskacının derinleştiği ve bağımsız gazeteciliğin sistematik bir şekilde engellenmeye çalışıldığı yorumları yapılıyor.
Saymaz, yaşananları “Trollerin bildiği fakat bizden gizlenen bir soruşturma yürütülüyor” sözleriyle eleştirirken, yargının bağımsızlığına gölge düşüren bu uygulamaların hukuk devleti ilkelerine tamamen aykırı olduğunu ifade etti.
Bağımsız basına yönelik baskılar karşısında dayanışma çağrıları yükselirken, gazeteciler ve hukukçular, bu hukuksuzluğun bir an önce son bulması gerektiğini vurguluyor.