İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi; Faili Meçhul siyasi cinayetlere, gözaltında kayıplara, cezasızlığa ve savaşın yarattığı yıkıma karşı mücadele eden Tahir Elçi’nin katli de faili meçhul bırakılmak ve katilleri cezasızlıkla ödüllendirilmek isteniyor.
Konuyla ilgili yapılan açıklama şu şekilde;
Dokuz yıl önce 28 Kasım 2015 tarihinde, polisin ve basının da bulunduğu bir yerde herkesin gözü önünde katledilen ve katillerine cezasızlık zırhı sağlanan insan hakları savunucusu ve Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi; insan hakları ve hukuk alanındaki çalışmaları ve cezasızlık politikasına karşı tutumu nedeniyle hedef haline getirilmiş, yoğun tehditlere maruz bırakılmış ama geri adım atmak yerine inandığı yolda yürümeyi tercih etmişti. Ülkenin yeniden kaosa, savaşa ve çatışmaya, Tahir Elçi cinayetinin cezasızlığa sürüklendiği bugün, adalet ve barış talebinin büyütülmesi, bütün demokrasi güçlerinin esas ve acil sorumluluğudur.
Çatışma ve savaşın, tarihi ve kültürel mirasa verdiği zararın görülmesi ve durdurulması için de mücadele eden Tahir Elçi, devam eden çatışma ve operasyonlarda bomba ve kurşunların hedefi haline getirilen tarihi Dört Ayaklı Minare’de meydana gelen tahribata dikkat çekmek ve daha fazla zarar görmesini engellemek için basın açıklaması yapıldığı sırada, Dört Ayaklı Minare’nin yanı başında katledildi dokuz yıl önce bugün.
Olay yeri incelemesi Tahir Elçi cinayetinden 4 ay sonra ve delillerin yarısına yakını kaybolduktan sonra yapıldı. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, soruşturmayı tam 4 buçuk yıl sonra 20 Mart 2020 tarihinde tamamladı. Olay yerinde bulunan polis memurları Sinan Tabur, Mesut Sevgi ve Fuat Tan ve iddianamede PKK üyesi olduğu belirtilen firari sanık Uğur Yakışır’a karşı açılan davanın ilk duruşması 21 Ekim 2020 tarihinde, Diyarbakır 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. 14 Temmuz 2021 günü yapılan 3. duruşmada dinlenen tanık beyanları; soruşturmanın bizzat duruşmayı yürüten savcılık tarafından gerçek dışı beyan ve bilgilerle yönlendirildiğine, asıl faillerin gizlenmek istendiğine dikkat çekti ve etkin soruşturma yürütülmediğini gözler önüne serdi. Silinen kamera kayıtlarının TUBİTAK tarafından incelenmesi istenen davada duruşmanın 12 Ocak 2022 günü saat 10:00’a bırakılmasına karar verildi. 15 Haziran'da yapılan 5. duruşmada, olay tarihinde başbakan olarak görev yapan Ahmet Davutoğlu'nun 23 Kasım'daki duruşmada tanık sıfatıyla dinlenilmesine karar verildi ancak duruşmaya günler kala 19 Eylül günü, tarafların yokluğunda verilen bir ara karar ile bu karardan vazgeçen ve 23 Kasım’da yapılan 6. Duruşmada Tahir Elçi’nin avukatlarının itirazlarını reddeden Mahkeme, duruşmayı 5 Temmuz 2023 tarihine erteledi. 12 Haziran 2024 tarihinde görülen son duruşmada ise sanık polisler Sinan Tabur, Fuat Tan ve Mesut Sevgi hakkında beraat kararı verildi ve bu kararla, Tahir Elçi davası da cezasızlığa sürüklendi
Tahir Elçi katledileli dokuz yıl oldu. Daha önce defalarca dile getirdiğimiz gibi; Değişen sadece yılların sayısı, çünkü halen gerçek katilleri bulunmadı, cezalandırılmadı. Faili Meçhul siyasi cinayetlere, gözaltında kayıplara, cezasızlığa ve savaşın yarattığı yıkıma karşı mücadele eden Tahir Elçi’nin katli de faili meçhul bırakılmak ve katilleri cezasızlıkla ödüllendirilmek isteniyor.
İnsan hakları savunucuları olarak bir kez daha yineliyoruz ; Buna izin vermeyeceğiz! Tahir Elçi’nin katilleri cezalandırılıncaya kadar olayın takipçisi olacağız. Elçi’nin izinden yürüyecek ve ‘Savaşa Hayır Barış Hemen Şimdi!’ demekten vazgeçmeyeceğiz!