Yeşil Sol Parti Şırnak Milletvekilleri Mehmet Zeki İrmez, Nevroz Uysal Aslan ve Ayşegül Doğan adına Şırnak'ın İdil (Hezex) ilçesine Bağlı Yarbaşı (Hespist) Köyünde yaşanan ve sistematik bir hal alan su kesintileri ile ilgili İçişleri, Tarım ve Orman, Sağlık, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlıklarına soru önergeleri verildi.

İrmez, Aslan ve Doğan tarafından 4 bakanlığa ayrı ayrı verilen soru önergeleri şunlar;


TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

Aşağıdaki sorularımın Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki tarafından Anayasa’nın 98’inci ve TBMM iç tüzüğünün 96 ve 99’uncu maddeleri gereğince yazılı olarak cevaplandırılmasını arz ederim. 11.07.2023

Ayşegül Doğan                        Mehmet Zeki İrmez                   Nevroz Uysal Aslan                             
Şırnak Milletvekili                  Şırnak Milletvekili                     Şırnak Milletvekili              


Şırnak’ın İdil ilçesi ve köylerindeki su kesintilerinin son dönemlerde ciddi boyutlara ulaştığına dair iddialar basına da yansıdı. Haftada sadece 4 saat su verilmesi problemini köylüler, İlçe Kaymakamlığı’na şikâyette bulunmuş olmalarına rağmen herhangi bir çözüm üretilmemiştir. Köy sakinleri içme suyuna erişemediği için belediyenin ücretli dağıttığı hijyenik olmayan tankerlerden su ihtiyaçlarını karşılamaya çalıştıklarını ancak bunun da yetersiz kaldığını belirtmektedir. Öte yandan içme suyu temininde yaşanan sıkıntılar,kişisel hijyenin sürdürmeyineredeyse imkânsız hale getirdiği için köy sakinleri salgın hastalıkların baş göstermesinden de endişe duyuyor. 
Ayrıca suyun bir bölümünün Cehennem Deresi’ne akıtılması sonucunda, hava sıcaklığının 40 dereceyi aştığı köylerde kesintiler nedeniyle başka zorluk da yaşanıyor.Geçimini tarım ve hayvancılıkla sağlayan köy sakinlerinin bağ ve bahçeleri kuruyor, hayvanları susuz kalıyor.
Basına da yansıyan iddiaların en vahim tarafı isehalkın suya erişimi önündeki altyapısal sorunların bilerek giderilmediği ve bu durumun keyfi kesintilere gerekçe yapılarak toplumun politik tercihleri nedeniyle cezalandırıldığıdır.  
Suya en fazla ihtiyaç duyulan yaz mevsiminde söz konusu ilçelerde yaşayan yurttaşlar olası salgın hastalıklar ile baş başa bırakılırken, geçimini tarım ve hayvancılıkla sağlayan köylülerin, temel ihtiyacı olan su sorununa çözüm bulmak bakanlığın sorumluluğundadır.  


Bu bağlamda;

1. Nisan 2023’ten beri İdil ilçesinde kaç defa su kesintisi yaşanmıştır? İdil ve çevre köylerine günde kaç saat su verilmektedir?
2. Bakanlığın, İdil ilçesi ve köylerinde yaşadığı su kesintisi sorununun çözümü için herhangi bir girişimi var mı?
3. En temel insan hakları arasında yer alan suya erişim hakkı hangi nedenlerle, kimler tarafından engellenmektedir? İddia edildiği üzere söz konusu ilçe ve köylerdeki yurttaşların siyasi tercihleri nedeniyle su sorununun bir nevi “cezalandırma” amacıyla yapıldığı doğru mudur? Bu iddialar doğru değilse altyapı sorunu neden hâlâ çözülmemektedir?
4. Ülkede haftada 4 saat su verilen kaç il, ilçe ve köy var? 




TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

Aşağıdaki sorularımın Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki tarafından Anayasa’nın 98’inci ve TBMM iç tüzüğünün 96 ve 99’uncu maddeleri gereğince yazılı olarak cevaplandırılmasını arz ederim. 11.07.2023

Ayşegül Doğan                        Mehmet Zeki İrmez                   Nevroz Uysal Aslan                             
Şırnak Milletvekili                  Şırnak Milletvekili                     Şırnak Milletvekili              


Şırnak’ın İdil ilçesi ve köylerindeki su kesintilerinin son dönemlerde ciddi boyutlara ulaştığına dair iddialar basına da yansıdı. Haftada sadece 4 saat su verilmesi problemini köylüler, İlçe Kaymakamlığı’na şikâyette bulunmuş olmalarına rağmen herhangi bir çözüm üretilmemiştir. Köy sakinleri içme suyuna erişemediği için belediyenin ücretli dağıttığı hijyenik olmayan tankerlerden su ihtiyaçlarını karşılamaya çalıştıklarını ancak bunun da yetersiz kaldığını belirtmektedir. Öte yandan içme suyu temininde yaşanan sıkıntılar,kişisel hijyenin sürdürmeyineredeyse imkânsız hale getirdiği için köy sakinleri salgın hastalıkların baş göstermesinden de endişe duyuyor. 
Ayrıca suyun bir bölümünün Cehennem Deresi’ne akıtılması sonucunda, hava sıcaklığının 40 dereceyi aştığı köylerde kesintiler nedeniyle başka zorluk da yaşanıyor.Geçimini tarım ve hayvancılıkla sağlayan köy sakinlerinin bağ ve bahçeleri kuruyor, hayvanları susuz kalıyor.
Basına da yansıyan iddiaların en vahim tarafı isehalkın suya erişimi önündeki altyapısal sorunların bilerek giderilmediği ve bu durumun keyfi kesintilere gerekçe yapılarak toplumun politik tercihleri nedeniyle cezalandırıldığıdır.  
Suya en fazla ihtiyaç duyulan yaz mevsiminde söz konusu ilçelerde yaşayan yurttaşlar olası salgın hastalıklar ile baş başa bırakılırken, geçimini tarım ve hayvancılıkla sağlayan köylülerin, temel ihtiyacı olan su sorununa çözüm bulmak bakanlığın sorumluluğundadır.  


Bu bağlamda;

1. Nisan 2023’ten beri İdil ilçesinde kaç defa su kesintisi yaşanmıştır? İdil ve çevre köylerine günde kaç saat su verilmektedir?
2. Bakanlığın, İdil ilçesi ve köylerinde yaşadığı su kesintisi sorununun çözümü için herhangi bir girişimi var mı?
3. En temel insan hakları arasında yer alan suya erişim hakkı hangi nedenlerle, kimler tarafından engellenmektedir? İddia edildiği üzere söz konusu ilçe ve köylerdeki yurttaşların siyasi tercihleri nedeniyle su sorununun bir nevi “cezalandırma” amacıyla yapıldığı doğru mudur? Bu iddialar doğru değilse altyapı sorunu neden hâlâ çözülmemektedir?
4. Ülkede haftada 4 saat su verilen kaç il, ilçe ve köy var? 



TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Aşağıdaki sorularımın, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya tarafından Anayasanın 98 ve İç Tüzüğün 96. ve 99. Maddeleri gereğince yazılı olarak cevaplandırılmasını arz ederim.11.07.2023
Ayşegül Doğan                        Mehmet Zeki İrmez                   Nevroz Uysal Aslan                             
Şırnak Milletvekili                  Şırnak Milletvekili                     Şırnak Milletvekili              

Şırnak’ın İdil (Hezex) ilçesine bağlı Yarbaşı (Hespist) Köyünde aylardır devam eden ve yaz aylarında, hava sıcaklığının 40 derecenin üstüne çıktığı dönemde daha da ağırlaşan su kesintileri insan ve doğa yaşamını tehdit eden boyutlara ulaşmıştır. 

İdil’de halkın içme suyuna erişemediği, kayyımla yönetilen belediyenin paslı tankerlerden köylüye ücretli su verdiği, köye gelen suyun büyük bir bölümünün ilçe merkezine iletildiği ve su kesintilerinin günlerce sürdüğü bazen de günlük yalnızca dört saat su verildiği tarafımıza iletilmiştir. 

Basına ve kamuoyuna yansıyan bir diğer iddia ise halkın suya erişiminin önündeki altyapı sorunlarının bilinçli olarak giderilmediği, yaşanan su kesintisinin esas kaynağının köylülerin politik-siyasal tercihleriyle ilintili olduğu, kesinti için köye gelen askerlerin “AKP’ye oyunuzu verseydiniz bunlar başınıza gelmezdi” diyerek durumun bir “cezalandırma” pratiği olduğunun itirafıdır. İddialara konu olan su kesintileri hakkında ne Şırnak Valiliği’nden ne de kesinti emrini verdiği belirtilen İdil Belediyesi kayyımından herhangi bir açıklama veya yalanlama dahi yapılmamıştır. Bu durum, tarafımızca iddiaların kabul edildiği kanaatini uyandırmaktadır.

Şırnak’ın çeşitli ilçe ve köylerinde geçmiş yıllarda da benzer su kesintilerinin yaşandığı ve devam ettiği, Şırnak’ın geneline yayılan, kalıcılaşan ve çözüm üretilmeyen su kesintilerinin yaşamın devam ettirilmesinin imkânsız hale getirdiği aşikardır. Su kesintilerinin bilinçli ve sistematik bir tavrın göstergesi olduğu açıkça ortadadır. 
Canlı yaşamına mal olabilecek, kişisel hijyeni giderek yok eden, salgın hastalıklara davet çıkaran, tarım ve hayvancılığın sonlanmasına sebebiyet veren bu keyfi durumun sonlandırılması gerekmektedir. 
Su kullanımı ve erişimi, doğa/canlı yaşamı için hayati bir öneme sahiptir ve temiz suya erişim istisnasız temel insan hakkıdır. Bu hak hem ulusal-uluslararası anlaşmalarca ve kurumlarca kabul edilmiş, devletin yükümlülüğü altına sokulmuştur. 

Su kesintilerinin son bulması, gerekli adımların atılması ve su sorununa çözüm bulunması gerekmektedir. Su kesintilerinin “cezalandırma” aracı olarak kullanılması insan hakkı ihlalidir ve derhal son bulmalıdır.
Bu bağlamda; 

1) Şırnak ve köylerinde yaşanan su kesintileri Bakanlığınızın ve ilgili kurumların bilgisi ve onayı dâhilinde mi yapılmaktadır? 
2) Yarbaşı (Hespist) Köylüleri günlerce devam eden su ve sistematik bir hal alan su kesintileri ile hangi yaşamsal ihtiyacını karşılayabilecektir?
3) Bakanlık susuzluk nedeniyle canlı hayatının ve köylülerin karşı karşıya kalacağı ölümlerin, salgın hastalıkların farkında mıdır?  Çözüme ilişkin hangi önlemleri almaktadır? 
4)  Bölge halkın kimliğinden ve politik tercihinden dolayı mı altyapı sorunları çözülmemektedir? Değil ise sorunun çözümü için neden beklenmektedir?
5) İdil (Hezex) ilçesinde 2023’ün başından bugüne kaç su kesintisi yaşanmıştır? İdil ve çevre köylerine günde kaç saat su verilmektedir?
6) Su sorununa ilişkin bugüne kadar bakanlık olarak bir araştırma yapıldı mı? Kayyum atanan belediyelerin İdil ve çevresinde yaşandığı iddia edilen su sorunuyla ilgili herhangi bir çözüm projesi var mı?
7) Belediyelerin milyonluk altyapı proje ihaleleri kimlere verilmiştir? Su sorunun çözümü için öngörülen bu projeler neden bitirilememiştir?


TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

Aşağıdaki sorularımın Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı tarafından Anayasa’nın 98’inci ve TBMM iç tüzüğünün 96 ve 99’uncu maddeleri gereğince yazılı olarak cevaplandırılmasını arz ederim. 11.07.2023

Ayşegül Doğan                        Mehmet Zeki İrmez                   Nevroz Uysal Aslan                             
Şırnak Milletvekili                  Şırnak Milletvekili                     Şırnak Milletvekili              

Şırnak’ın İdil (Hezex) ilçesine bağlı Yarbaşı (Hespist) Köyünde aylardır devam eden ve yaz aylarında, hava sıcaklığının 40 derecenin üstüne çıktığı dönemde daha da ağırlaşan su kesintileri insan ve doğa yaşamını tehdit eden boyutlara ulaşmıştır. 

İdil’de halkın içme suyuna erişemediği, kayyımla yönetilen belediyenin paslı tankerlerden köylüye ücretli su verdiği, köye gelen suyun büyük bir bölümünün ilçe merkezine iletildiği ve su kesintilerinin günlerce sürdüğü bazen de günlük yalnızca dört saat su verildiği tarafımıza iletilmiştir. 

Basına ve kamuoyuna yansıyan bir diğer iddia ise halkın suya erişiminin önündeki altyapı sorunlarının bilinçli olarak giderilmediği, yaşanan su kesintisinin esas kaynağının köylülerin politik-siyasal tercihleriyle ilintili olduğu, kesinti için köye gelen askerlerin “AKP’ye oyunuzu verseydiniz bunlar başınıza gelmezdi” diyerek durumun bir “cezalandırma” pratiği olduğunun itirafıdır. İddialara konu olan su kesintileri hakkında ne Şırnak Valiliği’nden ne de kesinti emrini verdiği belirtilen İdil Belediyesi kayyımından herhangi bir açıklama veya yalanlama dahi yapılmamıştır. Bu durum, tarafımızca iddiaların kabul edildiği kanaatini uyandırmaktadır.

Şırnak’ın çeşitli ilçe ve köylerinde geçmiş yıllarda da benzer su kesintilerinin yaşandığı ve devam ettiği, Şırnak’ın geneline yayılan, kalıcılaşan ve çözüm üretilmeyen su kesintilerinin yaşamın devam ettirilmesinin imkânsız hale getirdiği aşikardır. Su kesintilerinin bilinçli ve sistematik bir tavrın göstergesi olduğu açıkça ortadadır. 
Canlı yaşamına mal olabilecek, kişisel hijyeni giderek yok eden, salgın hastalıklara davet çıkaran, tarım ve hayvancılığın sonlanmasına sebebiyet veren bu keyfi durumun sonlandırılması gerekmektedir. 
Su kullanımı ve erişimi, doğa/canlı yaşamı için hayati bir öneme sahiptir ve temiz suya erişim istisnasız temel insan hakkıdır. Bu hak hem ulusal - uluslararası anlaşmalarca ve kurumlarca kabul edilmiş, devletin yükümlülüğü altına sokulmuştur. 

Su kesintilerinin son bulması, gerekli adımların atılması ve su sorununa çözüm bulunması gerekmektedir. Su kesintilerinin “cezalandırma” aracı olarak kullanılması insan hakkı ihlalidir ve derhal son bulmalıdır.


Bu bağlamda; 
1) Su kaynaklarının korunması, geliştirilmesi ve yönetilmesinde öncü kuruluş olan Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü Şırnak su kesintilerinin giderilmesine yönelik hangi çalışmalarda bulunmuştur? 
2) Şırnak ve köylerinde yaşanan su kesintileri Bakanlığınızın ve ilgili kurumların bilgisi ve onayı dâhilinde mi yapılmaktadır? 
3) Yarbaşı (Hespist) Köylüleri günlerce devam eden su ve sistematik bir hal alan su kesintileri ile hangi yaşamsal ihtiyacını karşılayabilecektir?


TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Aşağıdaki sorularımın, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca tarafından Anayasanın 98 ve İç Tüzüğün 96. ve 99. Maddeleri gereğince yazılı olarak cevaplandırılmasını arz ederim.

Ayşegül Doğan                        Mehmet Zeki İrmez                   Nevroz Uysal Aslan                             
Şırnak Milletvekili                  Şırnak Milletvekili                     Şırnak Milletvekili              

Şırnak’ın İdil (Hezex) ilçesine bağlı Yarbaşı (Hespist) Köyünde aylardır devam eden ve yaz aylarında, hava sıcaklığının 40 derecenin üstüne çıktığı dönemde daha da ağırlaşan su kesintileri insan ve doğa yaşamını tehdit eden boyutlara ulaşmıştır. 

İdil’de halkın içme suyuna erişemediği, kayyımla yönetilen belediyenin paslı tankerlerden köylüye ücretli su verdiği, köye gelen suyun büyük bir bölümünün ilçe merkezine iletildiği ve su kesintilerinin günlerce sürdüğü bazen de günlük yalnızca dört saat su verildiği tarafımıza iletilmiştir. 

Basına ve kamuoyuna yansıyan bir diğer iddia ise halkın suya erişiminin önündeki altyapı sorunlarının bilinçli olarak giderilmediği, yaşanan su kesintisinin esas kaynağının köylülerin politik-siyasal tercihleriyle ilintili olduğu, kesinti için köye gelen askerlerin “AKP’ye oyunuzu verseydiniz bunlar başınıza gelmezdi” diyerek durumun bir “cezalandırma” pratiği olduğunun itirafıdır. İddialara konu olan su kesintileri hakkında ne Şırnak Valiliği’nden ne de kesinti emrini verdiği belirtilen İdil Belediyesi kayyımundan herhangi bir açıklama veya yalanlama dahi yapılmamıştır. Bu durum, tarafımızca iddiaların kabul edildiği kanaatini uyandırmaktadır.

Şırnak’ın çeşitli ilçe ve köylerinde geçmiş yıllarda da benzer su kesintilerinin yaşandığı ve devam ettiği, Şırnak’ın geneline yayılan, kalıcılaşan ve çözüm üretilmeyen su kesintilerinin yaşamın devam ettirilmesinin imkânsız hale getirdiği aşikardır. Su kesintilerinin bilinçli ve sistematik bir tavrın göstergesi olduğu açıkça ortadadır. 
Canlı yaşamına mal olabilecek, kişisel hijyeni giderek yok eden, salgın hastalıklara davet çıkaran, tarım ve hayvancılığın sonlanmasına sebebiyet veren bu keyfi durumun sonlandırılması gerekmektedir. 
Su kullanımı ve erişimi, doğa/canlı yaşamı için hayati bir öneme sahiptir ve temiz suya erişim istisnasız temel insan hakkıdır. Bu hak hem ulusal - uluslararası anlaşmalarca ve kurumlarca kabul edilmiş, devletin yükümlülüğü altına sokulmuştur. 

Su kesintilerinin son bulması, gerekli adımların atılması ve su sorununa çözüm bulunması gerekmektedir. Su kesintilerinin “cezalandırma” aracı olarak kullanılması insan hakkı ihlalidir ve derhal son bulmalıdır.
Bu bağlamda; 

1) Bakanlığınız köylülerin susuzluk nedeniyle maruz kalacakları salgın hastalıkların farkında mı? 
2) Yaşanabilecek sağlık problemlerine karşın Bakanlığınızın herhangi bir çalışması var mı?


Editör: Haber Merkezi