Bu yasa derhal iptal edilmelidir!  Şiddeti yaygınlaştıran, türleri ötekileştiren, doğayı katleden politikaların karşısında durmaya devam edeceğiz."

Av. Sevil Aracı Bek; Sevgili hayvan dostları ve yaşam hakkı savunucuları, Hepinizi tertip komitesi adına selamlıyoruz. Hoş geldiniz. Bugün burada, her canın yaşamaya hakkı olduğu bilinciyle, sokak hayvanlarının sahipsiz olmadığını haykırmak için ve yaşam hakkını sonuna kadar savunacağımızı bir kez daha ilan etmek için toplandık.

Whatsapp Görsel 2024 10 27 Saat 17.56.26 Bc4587E1

Adana'da Yaşam Hakkı Savunucuları tarafından düzenlenen miting Kasım Gülek Köprüsünden başladı Uğur Mumcu alanında yapılan konuşmalar ve müzik dinletisinin  ardından son buldu.

Mitinge bir çok kurumsal pankartları ve konuyla ilgili talepleri ifade eden dövizler taşıyarak yürüdüler.

DEM Parti Mersin Milletvekili Perihan Koca ve Emek Partisi Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca'nın da katılarak konuşma yaptığı mitinge bazı katılımcılar evcil hayvanlarıyla geldiler.

Mitingde tertip komitesi adına Av. Sevil Aracı Bek sonrasında Veteriner Hekimler Odası Başkanı Nihat Köse, Demokrat Avukat Grupları adına Av. Özge Buğa ve Milletvekilleri Perihan Koca ile Sevda Karaca'da birer konuşma yaptılar.

Tertip Komitesi tarafından yaptırılan saygı duruşunun ardından Av. Sevil Aracı Bek konuşmasında şunlara dikkat çekti;

AKP ve MHP milletvekillerinin oyları ile meclisten geçirilen sözde hayvanları koruma yasası, ne yazık ki sokak hayvanlarına karşı yürütülen bir yok etme politikası olarak karşımıza çıktı. Yasanın yürürlüğe girmesiyle birlikte, birçok şehirde hayvanların sokaklardan toplanıp katledildiğini, barınaklarda hayvanların öldürülerek çöp poşetlerine doldurulduğunu gördük. Hayvanlara yönelik bu şiddet vakalarının tekil, istisnai vakalar olmadığını biliyoruz. 5199 sayılı Hayvanları Koruma Yasası tartışmaya açıldığı günden beri, toplumdaki bölünme daha fazla keskinleşti ve iktidar yanlılarının tüm “ötekilere” yönelik saldırıları artarak devam etti. Yasada değişiklik yapıldıktan sonra şiddet vakaları, kadın cinayetleri, çocuk istismarı dikkat çekici bir biçimde arttı. Örneğin Adana’da 12 saat içerisinde 6 kadın birden katledildi. Tıpkı kadın cinayetleri gibi, trans cinayetleri gibi, çocuk istismarı gibi hayvana yönelik şiddet de sistematik bir sorundur, hayvan nefreti de, hayvan cinayetleri de politiktir. Biz tüm bu şiddet olaylarının birbiriyle bağlantılı olduğuna inanıyoruz.

Adana’da kadına yönelik şiddete karşı mücadele yoğun şekilde sürüyor Adana’da kadına yönelik şiddete karşı mücadele yoğun şekilde sürüyor

Devlet, katliam yasası ile kan kokan geçmişine bir yenisini daha eklemek istiyor. Hatırlayalım yandaş sermaye ihya edilecek diye evlerine ekmek götürebilmek için yerin yüzlerce metre altında kömür ararken Soma’da toprağa diri diri gömülen 301 madenciyi! Hatırlayalım, dereleri, ağaçları, doğayı savunurken devletin koruduğu bir şirket tarafından öldürülen Reşit Kibar’ı! Hatırlayalım; halkın çaresizliğinden faydalanarak oy almak için çıkardığı imar aflarıyla, 6 Şubat depreminde günlerce göçük altında bıraktığı, sonra soğuktan donarak öldürdüğü insanları ve hayvanları.

Hatırlayalım; geçtiğimiz 6 Şubat depreminde, sadece insanlar değil, hayvanlar da göçük altında kaldı, günlerce kurtarılmayı bekledi. Fakat yetersiz ve geç gelen yardım, hem insanları hem de hayvanları enkaz altında yalnız bıraktı. On bir ilde büyük yıkıma neden olan 6 Şubat depreminin üzerinden iki yıla yakın zaman geçmesine rağmen deprem bölgesindeki yurttaşların, barınma, temiz, kullanabilir suya erişim gibi en temel sorunları dahi çözülebilmiş değil. Depremin ardından iktidar, çok uzun bir süre en acil müdahaleleri dahi yapamaz, arama kurtarma faaliyetlerini dahi koordine edemezken halkın imdadına emek ve demokrasi güçleri, ördükleri dayanışma ağı ile yetişmeye çalıştı. İktidarı ve kamu gücünü elinde bulunduranlar ise çadır satmadan depremzedeler için toplanan yardımlara el koymaya kadar türlü yolsuzluklar ile gündeme geldi.

Tıpkı sahipsiz bırakılan hayvanlar gibi, ülkemizde güvenli bir yaşam arayışıyla gelen mülteciler de ayrımcılık ve nefret söylemlerinin hedefi haline getirilmiştir. Çatışmalardan, yoksulluktan ve güvencesizlikten kaçan bu insanlar, savaş, afet ve krizlerle ağırlaşan yaşam koşulları altında, hayatta kalma mücadelesi vermek zorunda bırakılmış, şiddet ve ayrımcılıkla karşı karşıya kalmıştır. Mültecilerin, sokak hayvanlarının ve tüm dezavantajlı grupların yaşadığı mağduriyetler, aynı rant ve baskı politikalarının bir sonucudur.

Yalnızca hayvanlar değil, doğa da bu kâr hırsının en büyük mağdurlarından biridir. Ülkemizin ormanları, kıyıları ve tarım arazileri, sermaye odaklı projelerle talan edilmekte, doğal kaynaklar hoyratça tüketilmektedir. Orman yangınlarıyla yıllardır ağaçsızlaştırılan binlerce hektar alan, yalnızca “müdahale eksikliği” ile açıklanamaz. Yangınların ardından hızla yapılaşmaya açılan bu bölgeler, aslında devletin doğa koruma sorumluluğunu yerine getirmemesi ve yeşil alanların rant için feda edilmesi anlamına gelmektedir. Tüm canlıların yaşam alanlarını yok eden bu talan politikaları, ekosistemlere ve tüm türlerin hayatta kalma hakkına yönelik ciddi bir tehdit oluşturmaktadır.

Ve şimdi, Katliam Yasası ile sokakta yaşayan dostlarımızı bizden almak istiyorlar!

Bu yasa, ismindeki ibarenin tersine hayvanları korumuyor; aksine, onları yok etmeyi amaçlıyor. Kapitalist düzenin tüm hukuksal araçları gibi rant ve kâr amaçlanarak hazırlanan bu yasa, hayvanları birer eşya veya kazanç kapısı gibi görüyor.

AKP, yıllar önce kendi çıkardığı “kısırlaştır-aşılat-yerinde yaşat” ilkesini yerine getirmiş olsaydı, bugün böyle bir sorundan bahsetmeyecektik. Ancak önce kendi çıkardığı yasayı uygulamayan iktidar, bugün yasanın yetersizliğinden bahisle, katliam yasasını önümüze koydu. Bu düzen, devasa petshop fuarları ile hayvanları meta olarak pazarlamaya, yerel yönetimlere hayvanları ölüm kamplarına kapatma hakkı tanımaya devam ediyor. Bu yasa ile hayvanlar, sahipli-sahipsiz ayrımı yapılarak korunmasız bırakılıyor ve sahipsiz dedikleri hayvanlara şiddet uygulayanların cezasız kalmasının önü açılıyor.

Yıllardır yan yana yaşadığımız, birlikte yürüdüğümüz, her gün selamlaştığımız, şehirlerimizin ve sokaklarımızın birer sakini olan sokak hayvanları, birdenbire “sorun” ilan edildi. Yıllardır devam eden cezasızlık politikası, hayvana yönelik şiddeti yalnızca idari bir kabahat olarak tanımlayarak, bu şiddeti meşrulaştırdı. Çıkardıkları yasa, hayvanların yaşam hakkını yok sayarken, hayvanlara karşı sistematik bir nefret iklimi oluşturdu. Yasanın güvencesinde yapılan bu katliamlar, aslında toplumun vicdanını ve adalet anlayışını hedef alıyor.

Hayvanlar bizim dostlarımız, aynı gökyüzünü paylaştığımız, birlikte yaşadığımız canlılardır. Onların yaşam hakkını savunmak, sadece hayvan hakları meselesi değil, aynı zamanda insanlık onurunun da bir gereğidir. Hayvanlara karşı sürdürülen bu şiddet dalgası, toplumun temel değerlerine, sevgiye, saygıya, adalete zarar vermekte, şiddet, sokak hayvanlarından başlayarak, kadınlara, çocuklara, mültecilere ve doğaya kadar her yere yayılmaktadır.

Whatsapp Görsel 2024 10 27 Saat 17.56.27 37882C29

Bugün buradan bir kez daha haykırıyoruz: Şiddetle, baskıyla, yok etmeyle toplumları bölüp yönetemezsiniz! Hayvan haklarını savunmak, aynı zamanda tüm ezilenlerin, kadınların, çocukların, doğanın hakkını savunmaktır. Tüm ezilenlerin, ötekileştirilenlerin, yok sayılanların yanındayız.

Anayasa Mahkemesi’ne çağrımız nettir: Bu yasa derhal iptal edilmelidir!  Şiddeti yaygınlaştıran, türleri ötekileştiren, doğayı katleden politikaların karşısında durmaya devam edeceğiz. Sokakta yaşayan hayvanları bizden koparmak isteyen yasaya karşı, öfkemizi ve bilincimizi daha gür ve daha güçlü örgütlemeye devam edeceğiz! Biz yaşam için, hayvanlar için, tüm türler için, özgür bir dünya için mücadelede kararlıyız. İnsana, doğaya, hayvana ve tüm yeryüzüne özgürlüğü mücadelemizle kazanacağız.

Tertip Komitesi

Whatsapp Görsel 2024 10 27 Saat 18.04.00 539E1117

Whatsapp Görsel 2024 10 27 Saat 18.03.59 E89D049D

Whatsapp Görsel 2024 10 27 Saat 18.03.59 B97F69Ba

Whatsapp Görsel 2024 10 27 Saat 18.03.59 836978Dc

Whatsapp Görsel 2024 10 27 Saat 18.03.58 D6F3Ff55

Whatsapp Görsel 2024 10 27 Saat 18.03.58 9Ae668D0

Whatsapp Görsel 2024 10 27 Saat 18.03.57 D3964F11

Whatsapp Görsel 2024 10 27 Saat 18.03.57 Aa8901Df

Whatsapp Görsel 2024 10 27 Saat 18.03.56 42627Ad0

Whatsapp Görsel 2024 10 27 Saat 18.03.56 1Ce65D8F

Whatsapp Görsel 2024 10 27 Saat 18.03.55 Fd8Be865

Whatsapp Görsel 2024 10 27 Saat 18.03.55 53C467Eb

Whatsapp Görsel 2024 10 27 Saat 18.03.53 E3485D44

Whatsapp Görsel 2024 10 27 Saat 18.03.53 C14244Da

Whatsapp Görsel 2024 10 27 Saat 18.03.53 94E30C73

Whatsapp Görsel 2024 10 27 Saat 18.03.52 Bb56Bdb0

Whatsapp Görsel 2024 10 27 Saat 18.03.52 437E2217-1

Whatsapp Görsel 2024 10 27 Saat 18.03.51 80D8Fd11-1

Whatsapp Görsel 2024 10 27 Saat 18.03.51 1Cf3Ea74-1

Whatsapp Görsel 2024 10 27 Saat 18.03.50 C0B6F09F-1

Whatsapp Görsel 2024 10 27 Saat 18.03.50 3A4627Bd-1

Whatsapp Görsel 2024 10 27 Saat 18.03.48 B0C22C13-1

Whatsapp Görsel 2024 10 27 Saat 18.03.48 701C9E7C-1

Whatsapp Görsel 2024 10 27 Saat 18.03.47 6383C93D-1

Whatsapp Görsel 2024 10 27 Saat 18.03.46 16A94F62-1

Whatsapp Görsel 2024 10 27 Saat 18.03.45 9F2E031E-1

Whatsapp Görsel 2024 10 27 Saat 18.03.45 9Edf5916-1

Whatsapp Görsel 2024 10 27 Saat 18.03.44 8C3369B2-1

Whatsapp Görsel 2024 10 27 Saat 18.03.43 52F8586F-1

Whatsapp Görsel 2024 10 27 Saat 17.56.27 C5C16763-1

Whatsapp Görsel 2024 10 27 Saat 17.56.27 36747Dca-1

Editör: Haber Merkezi