Bereket Kar 1955 yılında Hatay/Samandağ’ın Yeşilyazı köyünde, bir Arap Alevi emekçi ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi.

70’li yılların ortalarına doğru kabaran toplumsal devrimci gelişme Bereket Kar’ın devrimci kişiliğinin mayalandığı ana yataklardan biridir. Bir diğer belirleyici yatak da,  Filistin halkının ulusal kurtuluş mücadelesidir. O yıllar aynı zamanda Filistin kurtuluş hareketinin kendisini dünyaya kabul ettirerek uluslararası bir devrimci merkez konumuna yükseldiği yıllardı. Bir Arap genci olarak Bereket Kar Filistin davasının da onurlandırıcı ivmesiyle gelişen Hatay’da ki devrimci gençlik mücadelesi içinde aktif/etkin bir konum kazandı.

İskenderun Demir Çelik Yüksek Okulunda öğrenciyken kuruluşunda yer aldığı Yüksek Öğrenim Derneği’nin başkanlığını yaptığı sırada, bölgede örgütlenme çalışmaları başlatmış olan THKO/MB-Emeğin Birliği hareketine katıldı. 1980 yılında partileşecek olan Emeğin Birliği hareketinin Hatay bölge örgütlenmesinin yönetici kadrolarından biri haline geldi. Genel politik örgütsel faaliyetlerin yanı sıra, başta Samandağ ve Altınözü’nde küçük üreticiler, yoksul köylüler arasında başarılı örgütlenme çalışmaları yürüttü, bağımsız İplik-İş sendikasının şube başkanlığı görevini üstlendi. 1979 yılında 1 Mayıs’ın kitlesel katılımla kutlanmasında baş çekici oldu. Nisan 1980’de toplanan TKEP kuruluş kongresine Hatay delegesi olarak katıldı.

12 Eylül sonrasında, Aralık 1980’de TKEP Genel Sekreteri Teslim Töre’nin yurt dışına çıkarılması görevini Hatay/Reyhanlı’dan Abdullah Dereli ile birlikte üstlendi. İzleyen yıllarda Parti’nin sınır geçiş örgütlenmesinin oluşturulmasında da başlangıçta Abdullah Dereli ile birlikte çalıştı. Böylece onun hayatında yeni bir dönem başlamış oldu.

Başta Filistin kurtuluş hareketini oluşturan örgütler olmak üzere Orta-Doğu’nun bütün devrimci örgüt ve partileriyle ilişkiler kurup geliştirme çalışmalarında Teslim Töre ve başka yoldaşlarıyla birlikte etkin olarak yer aldı.  TKEP’in bölgedeki genel devrimci hareketin hatırı sayılan organik bir parçası haline gelmesinde Bereket Kar’ın rolü büyüktür. O, bütün bu ilişkiler içinde TKEP’in şaşmadan izlediği sınıf, sosyalizm ve enternasyonalizm perspektifini kendi kişiliğinde ve yaşamında cisimleştirebilmiştir. Bu ve başka özellikleriyle Bereket Kar sürecin ayrıksı kadrolarından biridir. O, kendini Filistin devriminin bir neferi olarak konumlandırabilmiş ama aynı zamanda onun içinde erimeyerek genel stratejik konumlanışını geliştirerek koruyabilmiştir. TKEP Orta-Doğu İlişkiler Bürosu (ODİP) sorumluluğunu yürütüyorken, aynı zamanda Filistin Haber Ajansında da (WAFA) 6 yıl boyunca çalışmışlığı Bereket Kar’ın bölgede hatırlı bir konum kazanmasına dayanak olmuştur.

Teslim Töre ve diğer TKEP kadrolarının yurt içine döndüğü 1988 yılından itibaren Bereket Kar bölgedeki çalışmalarını TKEP Ortadoğu Temsilcisi sıfatıyla devam ettirdi. 1993 yılında TKEP merkezi operasyonunda Teslim Töre’nin de yakalanması üzerine bölgedeki devrimci örgütler arasında bir dayanışma kampanyası örgütledi. Ardından da aynı yıl içinde ülkeye döndü. Kısa bir süre sonra, Mart 1994’te ikinci bir TKEP operasyonunda yakalanarak cezaevine konuldu. Polis sorgusunda ifade vermeyi reddeden düzeyde bir tavır geliştirdi. 1997 yılına kadar Sağmalcılar cezaevinde tutuklu kaldı.

Cezaevinden çıktıktan sonra ÖDP örgütlenmesine katıldı ve 2 yıl süreyle ÖDP Hatay İl Başkanlığı görevini yürüttü. ÖDP yapısında “Ekmek ve Gül Platformu” içinde yer aldı. ÖDP’de yaşanan ayrışmanın ardından 2002 yılı başlarında Sosyalist Emek Hareketi’nin (SEH) kuruluşunda yer aldı.

Bütün bu süre boyunca ve izleyen yıllarda Hatay bölgesinde konumlanmış olarak yerel politik örgütlenme ve mücadelelerde rolünü oynarken, aynı zamanda Orta-Doğu bölgesindeki ilişkilerini canlı tutmayı başardı. İçinde yer aldığı her politik hareketin ilgisini Orta-Doğu’ya çekmek için yılmadan uğraştı.

Aynı yıllar içinde kuruluşuna önayak olduğu “Antakya Kent Akademisi” üzerinden kentin çok dilli çok kültürlü tarihsel yapısının adeta yeniden diriltilip kurulması yönünde başarılı çalışmalara öncülük etti. Aynı şekilde kurucusu olduğu ve başkanlığını yaptığı “Edebiyatçılar Derneği Hatay Şubesi” üzerinden Arap Alevi toplumunun edebiyatçılarını teşvik eden ve Türkiyeli edebiyatçılarla tanışıp buluşmalarını sağlayan çalışmalar yürüttü.

2007 yılı 22 Temmuz genel seçimlerinde, “Hatay Emek, Barış ve Demokrasi Güç Birliği" platformunun bağımsız adayı olarak “Bin Umut Adayları” listesinde seçimlere katıldı. Bu seçim kampanyası ve sonrası dönemlerde devam eden politik çalışmalarla Hatay’da farklı etnik ve dinsel dinamiklerin aynı devrimci kulvarda buluşturulmasında etkin rol üstlendi.

2011-2012 döneminde SEH ve başka sosyalist hareket ve çevrelerin birlikte SYKP’yi (Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi) oluşturma sürecinde yer aldı. Buna paralel olarak aynı dönemde HDK ve HDP sürecinin aktif/etkin kadrolarından biri oldu. Hem SYKP’nin ve hem de HDP’nin geniş Orta-Doğu coğrafyasında enternasyonal ilişkiler kurma çalışmalarının başını çekti. Uluslararası ilişkiler düzleminde batı merkezci bakış açılarına ve eğilimlere karşı hep uyarıcı oldu. HDP’nin hemen her dönem “Dış İlişkiler Bürosu”nda görev aldı. Orta-Doğu’nun devrimci ilerici örgüt ve partileriyle HDP ve SYKP’nin buluşması çalışmalarını fiilen yürüttü. Bölgede birçok kampanyanın örgütlenmesinde rol oynadı. Aynı zamanda DİSK ve KESK’in bölgenin çeşitli ülkelerindeki işçi örgütleriyle ilişkiler kurma çalışmalarına katkı sağladı. Uluslararası ilişkiler düzlemindeki bu etkin duruşundan dolayı polisin ilgisine maruz kaldı, 2019 yılında gözaltına alınıp sorgulanarak dava açıldı. Ağır ceza mahkemesindeki davanın sonucunda hapis cezası aldı, cezası ertelendi.  

Bereket Kar sıra dışı bir gazetecilik pratiğiyle de örnek bir kişiliktir. ’80.li yıllarda WAFA’da (Filistin Haber Ajansı) başlayan gazeteciliğini sosyal-politik yaşamının renkli ve etkin bir parçası şeklinde geliştirerek son ana kadar devam ettirdi. Orta-Doğulu gazetecilerle ilişkileri hep canlı kaldı. ARTI TV’de uzun süre devam eden ve ilgiyle izlenen “Gündem Ortadoğu” programı ve başka birçok kanalda “Ortadoğu Uzmanı” sıfatıyla katıldığı programlar onun on yıllara yayılan deneyim ve birikimlerini akıttığı mecralar oldu.

Kirli yıkıcı vekâlet savaşı boyunca Suriye halkıyla ve politik güçlerle ilişkilerini sürdürmenin hep bir yolunu buldu. Suriye halkının acılarını derinden duyumsayarak onların sesi olmak için elinden geleni yaptı. Bu dönem boyunca göç ve göçmenlik sorunuyla yakından ilgilendi. Suriyeli göçmenlere karşı önyargılı ve onları “cihatçı” diyerek olumsuzlayan toptancı yaklaşımlarla hep mücadele etti. Sadece Arap kökenliler değil başta Kürtler olmak üzere bütün göçmenlere karşı aynı sorumlulukla davrandı. 

Bereket Kar bütün özgünlükleriyle bir Ortadoğu-Mezopotamya devrimcisidir:

Sosyal ve kültürel yönleriyle çok kimlikli bir kişilik nitelemesi onu en iyi anlatan ifadedir. Antakya’nın çok kimlikli çok kültürlü dokusunu kendi kişiliğine içkinleştirmiş, yaşamı boyunca da bu yönünü hep geliştirmiştir. 

O, Türkiyeli bir sosyalisttir! Sınıf ve sosyalizm perspektifi onun politik bilincinin şaşmayan ana ekseni oldu. O,  Arap Alevisi bir çevrenin insanı olarak aynı zamanda Suriyelidir! Ama Hataylı sol kitle içindeki azımsanamaz BAASÇI eğilimlere de hiçbir zaman paça kaptırmadı, tersine bu eğilime karşı kararlı mücadele yürütmekten geri durmadı. O, tepeden tırnağa bir Filistinlidir! Kendisini tanıyan her Filistinli politik kadro, savaşçı ya da halktan insanlar Bereket’i “Refik Faruk” kimliğiyle hep kendilerinden biri kabul ettiler. Bereket Kar aynı zamanda Rojavalı Kürttür! Halepli, Afrinli Kürt devrimciler ve halktan insanlarla yakın-sıcak ilişkiler içinde oldu.

Bereket Kar, aynı zamanda bir dönemin Şam’ında, Sovyetler Birliği, Bulgaristan, Vietnam ve başka birçok sosyalist ülke temsilcileriyle sıkı-sıcak ilişkiler içinde olan bir diplomat misyonunu da layıkıyla yerine getirdi. 

Bereket Kar bütün bu kişiliği ve nitelikleriyle geniş ailesel ve sosyal çevresinde de hep saygın bir kişilik olarak yer aldı. Eşi Aliye ve Filistin doğumlu çocukları Lina ile Nidal, Bereket Kar’ın politik sosyal kişiliğinin tamamlayıcı özneleri oldular. Bereket-Aliye ikilisinin evleri, Şam’da, Antakya’da ve son dönem Ankara’da, kapısı her daim herkese açık bir mekan oldu. Yoldaşları, dostları ve uluslararası ilişkilerinden oluşan misafir trafiği Kar ailesinin anlamını yücelten bir işlev üstlendi; ta ki hastalığına kadar!

Anısı mücadelemizde yaşayacak!

TEDAV

KESK’ten Gezi Direnişi ve Ayşe Barım’ın Gözaltına Alınmasına Tepki: “Karanlık Gider, Gezi Kalır!” KESK’ten Gezi Direnişi ve Ayşe Barım’ın Gözaltına Alınmasına Tepki: “Karanlık Gider, Gezi Kalır!”

TOPLUMSAL EMEK VE DAYANIŞMA VAKFI

15X00X500

Editör: Haber Merkezi