Türkiye'de Milletvekili Maaşlarına Yüzde 19,31 Zam: Avrupa'nın Zirvesinde
Türkiye’de son enflasyon verilerinin ardından milletvekillerine yapılacak zam oranı yüzde 19,31 olarak açıklandı. Bu artışla birlikte milletvekili maaşları 170 bin liraya yükseldi. Türkiye, bu rakamla Avrupa ülkeleri arasında milletvekillerine en yüksek maaş veren ülke konumuna geldi. Türkiye’nin asgari ücretle milletvekili maaşı arasındaki fark ise 10 katı buldu. Yunanistan, 5,9 kat farkla ikinci sırada yer alırken, Birleşik Krallık 4,6 kat, Belçika ve Fransa 4,3 kat, Hollanda ise 4,1 kat farkla takip ediyor.
Her Dönemin Tartışma Konusu
Milletvekillerine verilen maaşlar, Türkiye'de her dönem olduğu gibi bu sefer de tartışma konusu oldu. Yüksek maaşlar ve sunulan çeşitli imkanlar, toplumda rahatsızlık yaratıyor. Özellikle neo-liberal sistemin iktidara gelmesiyle birlikte milletvekili maaşlarının aşırı şekilde arttığı gözlemleniyor.
1979 yılında 41 bin 409 lira olan milletvekili maaşları, 1980 yılında 61 bin 607 liraya yükseldi. Askeri darbe sonrası ise bu rakamlar hızlı bir şekilde artış gösterdi; 1983'te 117 bin 667 lira, 1984'te 180 bin 820 lira, 1985'te ise 359 bin 870 liraya ulaştı. 1990’ların sonunda bu artışlar devam ederek 2006 yılında 7 milyar 808 milyon 400 bine kadar çıktı. Ancak bu yüksek artışlar, toplumun genel ekonomik koşullarına yansımadı.
İmtiyazlar ve Halkın Tepkisi
Son dönemlerde milletvekillerine tanınan çeşitli imtiyazlar da halk arasında rahatsızlık yaratmaya devam ediyor. Milletvekilleri, sadece yüksek maaş almakla kalmıyor; iki yıllık çalışmanın ardından emeklilik imkanı, hem milletvekili hem de emekli maaşı alma hakkı, yıllık ikramiye, aile yardımı gibi zengin sosyal imkanlar ile birlikte sınırsız bedava sağlık hizmetlerinden de yararlanabiliyorlar. Ek olarak, her milletvekiline üç danışmanın verilmesi de tepkileri artıran unsurlar arasında yer alıyor.
Tüm bu gelişmeler, milletvekili maaşlarının ve sundukları imtiyazların yeniden gözden geçirilmesi gerekliliğini gündeme getiriyor. Kamuoyunun daha adil ve denetleyici bir yaklaşım beklediği açıkken, önümüzdeki dönemde bu konuların nasıl ele alınacağı merak konusu olmaya devam ediyor.
