ADALET DAYANIŞMASI, HAK İNİSİYATİFİ DERNEĞİ, İNSAN HAKLARI DERNEĞİ, İNSAN HAKLARI GÜNDEMİ DERNEĞİ, KHK'LI PLATFORMLARI BİRLİĞİ, KURSİYER TEĞMEN, ASKERİ ÖĞRENCİ VE ER AİLELERİ, VİCDAN VAKFI, 10 EKİM BARIŞ DERNEĞİ TARAFINDAN "VİCDAN, EKMEK, ADALET ve BARIŞ BULUŞMASI" ÇAĞRISI YAPILDI.
Adalet Dayanışması, Hak İnisiyatifi Derneği , İnsan Hakları Derneği, İnsan Hakları Gündemi Derneği, KHK'lı Platformları Birliği, Kursiyer Teğmen, Askeri Öğrenci ve Er Aileleri, Vicdan Vakfı ve 10 Ekim Barış Derneği tarafından yapılan ortak çağrıda şunlar ifade edildi;
Gerçek ve sürdürülebilir bir barış adına "herkes için adalet ve özgürlük, hukuk devleti ilkesinin uygulanması, vicdanlı bir bakış ve emeğin haklarını" talep ediyoruz.
Barışın toplumsallaştırılması yönünde bir farkındalık oluşturmak buluşmamızın ana gayesidir.
Barış, kendi başına yalın bir söylem olarak kalamaz. Barışı; toplumsal adalet ve temel hakların sağlanması ile emek ve ekmek mücadelesinin kazanımları açısından ele almak zorunludur.
1. Barış ve Toplumsal Adalet
Adalet, barış süreçlerinin temel taşlarından biridir. Barış, silahların susması ile başlar ancak toplumsal adaletin, eşitliğin ve insan haklarının sağlanması ile tahkim edilir ve kalıcı hale gelir.
Katılımcılık ve kapsayıcılık bu noktada özellikle öne çıkmaktadır. Adalet taleplerinin demokratik süreçlerle desteklenmesi, yurttaşların bu talepler üzerinde söz sahibi olmasını sağlar.
Adalet taleplerinin ve barışın toplumsallaştırılması, "herkes için adalet" paradigmasının yerleşmesi sayesinde pratiğe geçebilecektir.
2. Barış ve Temel Haklar
Barışın sağlanması, insan ve doğa haklarının korunmasını zorunlu kılar. Temel haklar; ifade özgürlüğünden basın özgürlüğüne, inanç özgürlüğüne, cinsel yönelim özgürlüğüne, toplumsal cinsiyet eşitliğine, adil yargılanma hakkına, ekolojinin korunmasına, nitelikli eğitim ve sağlık hizmetlerine tam erişime kadar geniş bir kapsayıcılık anlamına gelir.
3. Barış ve Ekmek
Barışın kalıcı olması için, emek ve çalışma haklarının da korunması gerekir:
Sağlam yapılı bir barış sürecinde, emek haklarının güvence altına alınması ve eşitsizliklerin azaltılması önemlidir. Bu, sosyal adaletin ve dolayısıyla barışın sürekliliğini sağlayacaktır.
Sonuç
Barış süreçleri; dar kalıplara sıkışmadan, adalet, emek ve insan/doğa hakları ile iç içe geçmiş bir şekilde ilerlemelidir. Adalet taleplerinin toplumsallaştırılması, bu sürecin temelini oluşturur. Bu bileşenler arasındaki ilişkiyi gözeterek ilerlemek, sadece barış değil, kalıcı bir özgürlük ve eşitlik fırsatı da getirecektir. "Sürdürülebilir barış"; şiddetten arınmış, ayrımcılığın sona erdiği, yurttaşlık haklarının tam anlamıyla herkese verildiği bir toplum vaat etmesinin yanı sıra, insanların ve diğer tüm varlıkların adalet, eşitlik ve temel haklar çerçevesinde nitelikli bir yaşam döngüsüne sahip olmasına da geniş bir kapı açacaktır.
Barış; adalet, emek ve hak mücadelesinin hem bir aracı hem de amacı olarak görülmelidir. Toplumun tüm kesimlerinin refahının ve hakların korunması ve genişletilmesi yoluyla sürdürülebilir bir barışın temeli atılabilecektir.
Unutmayalım ki söz konusu bütüncül, kapsayıcı ve katılımcı yaklaşım, gerçek anlamda barışın ve toplumsal refahın kökleşmesini sağlayacaktır.
- Adalet Dayanışması
- Hak İnisiyatifi Derneği
- İnsan Hakları Derneği
- İnsan Hakları Gündemi Derneği
- KHK'lı Platformları Birliği
- Kursiyer Teğmen, Askeri Öğrenci ve Er Aileleri
- Vicdan Vakfı
- 10 Ekim Barış Derneği