Ankara, 15 Ocak 2025 – Yüksel Direnişçileri, KHK’larla ihraç edilen kamu görevlilerinin haklarını savunmak için verdikleri mücadelede, Ankara Sıhhiye Adliyesi’nde karar duruşmasında yeniden bir araya geldi. 16 Ocak ile 1 Şubat arasında devam edecek olan bu yargılama süreci, KHK zulmüne karşı direnenlerin adalet arayışının bir parçası olarak dikkat çekiyor.
Direnişçiler, yıllardır sürdürdükleri hukuk mücadelesini, kamuoyunun ve siyasetçilerin desteğiyle devam ettiriyor. Bugün, Ankara 28. Ağır Ceza Mahkemesi önünde gerçekleştirilen duruşmada, yargılanan KHK mağdurları ve hak savunucuları, yapılan hukuksuzluklara karşı mücadelelerini yinelemiş ve beraat talep etmişlerdir.
“Faşizme Karşı Direnmek Suç Değildir”
Yüksel Direnişçileri'nin uzun yıllardır savundukları temel ilke, hukukun üstünlüğü ve insan haklarına saygıdır. HDP Milletvekili ve insan hakları savunucusu Ömer Faruk Gergerlioğlu, duruşma öncesi yaptığı açıklamada, "Zulme karşı direnmek suç değildir. Yüksel Direnişçileri, sadece haklarını savunmak için direnmişlerdir. Bizler de bu mücadeleye omuz veriyor ve onların yanındayız" dedi.
Gergerlioğlu, Yüksel Direnişçileri’nin yalnızca kendi haklarını değil, tüm mağdurların haklarını savunduğunu vurguladı. Ayrıca, bu direnişin, KHK zulmüne karşı bir insanlık mücadelesi olduğunun altını çizdi.
Cemal Yıldırım: “Faşizme Karşı Sessiz Kalmayacağız”
Duruşma öncesi açıklama yapan Yüksel Direnişçisi Cemal Yıldırım ise, direnişçilerin, halkların haklarını savunmak için işlerinden atıldığını ve buna karşı direnmeye devam ettiklerini belirtti. Yıldırım, "Bizim mücadelemiz, sadece KHK zulmüne karşı değil, aynı zamanda faşizme karşı da bir direniştir. Bugün hala aynı kararlılıkla direnmeye devam ediyoruz" dedi.
Beden Perküsyonu, Çalışma Hakkı ve Hukuksuzluklar
Direnişçiler, OHAL ilanı sonrası uygulanan hukuksuz işlemlerle binlerce kamu emekçisinin işinden atıldığını ve bu sürecin bir "faşizm" olarak tanımlandığını ifade ediyor. Hukuki süreçlerde, 657 sayılı devlet memurları kanununa aykırı olarak işten çıkarıldıklarını belirten direnişçiler, bu uygulamaların hukuka dayanmayan bir baskı olduğunun altını çizdi.
Toplumsal Dayanışma Çağrısı
Gergerlioğlu ve direnişçilerin diğer açıklamaları, toplumun bu haksızlık karşısında duyarsız kalmaması gerektiğine işaret etti. Kamuoyuna, bu direnişi daha yakından takip etme ve destek verme çağrısında bulunuldu. "Sadece adalet için değil, insan hakları ve özgürlükler için de bu direnişi sahiplenmeliyiz" ifadeleri öne çıktı.
Sonuç: Adalet Arayışı Sürüyor
Yüksel Direnişçileri, hukuksuz işlemler ve KHK zulmüne karşı verdikleri mücadelenin bedelini yıllarca cezaevlerinde, sokaklarda ve mahkemelerde ödediler. Bugün ise adaletin sağlanmasını bekliyorlar. Direnişçilerin beraatini talep ettiği bu süreçte, tüm Türkiye’nin KHK mağdurlarının ve adalet arayışında olanların taleplerine kulak vermesi gerektiği vurgulanıyor.
