"İnsanca yaşayacağımız, emeğin değerleriyle, özgürlükle, adaletle, barış ve demokrasiyle donatacağımız bir yeni Türkiye’nin inşası için kolları sıvıyoruz."
Emek ve Özgürlük İttifakı Adana Halk Buluşmasına Katılım Yüksek Oldu. Çok sayıda sendika, dernek ve oda temsilcilerinin yanısıra ittifak dışında ki partilerden de katılım olduğu görüldü.
Halkların Demokratik Partisi (HDP), Türkiye İşçi Partisi (TİP), Emek Partisi (EMEP), Emekçi Hareket Partisi (EHP), Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP) ve Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF) tarafından oluşturulan ittifakın Adana toplantısına ilgi oldukça fazlaydı.
İttifak adına Derya Çiçek tarafından yapılan selamlamanın ardından saygı duruşu ve ardından sinevizyon gösterimi yapıldı.
Toplantıyı yönetmek üzere Divan’da Emek Partisi adına Sevil Aracı Bek, Halkların Demokratik Partisi adına Helin Kaya, Sosyalist Meclisler Federasyonu adına Kardelen Çokluk, Türkiye İşçi Partisi adına Bülent Büyükdağ ve Toplumsal Özgürlük Partisi adına Serkan Nar yer aldı.
Divan adına Sevil Aracı Bek kısa bir konuşma yaptıktan sonra ittifakın ortak bildirisinin Kürtçe metnini Helin Kaya, Türkçe metnini ise Serkan Nar okudu.
Emek ve Özgürlük İttifakı Adana Halk Buluşmasında Helin Kaya Tarafından Ortak Metin Kürtçe Okundu;
Emek ve Özgürlük İttifakı Adana Halk Buluşmasında Serkan Nar Tarafından Ortak Metin Türkçe Okundu;
Daha sonra ittifak bileşenleri adına sırasıyla;
Emekçi Hareket Partisi Genel Başkanı Hakan Öztürk,
Emek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Sedat Başkavak,
Halkların Demokratik Partisi Batman Milletvekili Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran,
Sosyalist Meclisler Federasyonu Dönem Sözcüsü Barış Kayaoğlu,
Türkiye İşçi Partisi Merkez Yürütme Kurulu üyesi Yunus Başaran,
Toplumsal Özgürlük Partisi Sözcüler Kurulu Üyesi Perihan Koca birer konuşma gerçekleştirdiler.
Salonda okunan Emek ve Özgürlük ittifakının ortak bildirisi;
Biz bu oyunu bozarız!
Yerli yabancı silah tüccarlarını, kan siyasetinden nemalananları, emekçilerin ürettiklerine el koyarak zenginleşen para babalarını, devlet içine yuvalanmış çeteleri arkasına alan iktidar sahipleri, kurdukları tek adam rejimi değişmesin diye yeni bir oyun kuruyor.
Egemenler, halkın vergileriyle oluşan kaynakları bütçe döneminde yandaşlara, patronlara, savaş siyasetine ve iktidar partilerinin seçim çalışmalarına aktarmaya çalışıyor.
Bölgemizde savaşlar bitmesin, halklar birbirlerine düşman edilsin, çatışma sürsün isteniyor.
İktidara direnen toplumsal muhalefet güçlerine, eşitlik, özgürlük, kardeşlik, demokrasi, adalet, doğa, barış ve eşit yurttaşlık için mücadele eden tüm kesimlere uygulanan şiddet her geçen gün artıyor.
Toplumsal desteğini günden güne kaybeden AKP-MHP ittifakı, şiddetle, baskıyla, sindirerek, korku yaratarak koltuğunu korumak istiyor. Muhalefeti “yerli-milli” söylemiyle peşine takabileceğini hesap ediyor. Halkı seçeneksiz bırakmak istiyor.
Bu oyun bozulmalı.
Bu oyun emekçilerin birliğiyle, mücadelesiyle bozulur.
Bu oyunu bozarız.
Emeğin hakları ve özgürlükler için bir araya gelen bizler, iç içe geçmiş bu sömürü ve savaş siyasetine, zorbalık ve adaletsizlik düzenine meydan okuyoruz.
1- Açlık sınırında yaşamak zorunda bırakılan, işsiz, güvencesiz, geleceksiz, her geçen gün daha da yoksullaşan milyonlarca emekçinin derdi bizim derdimiz, sesi bizim sesimiz, isyanı bizim isyanımızdır.
İktidar sahiplerine meydan okuyoruz.
Bu bütçe dönemini rahatça geçiremeyeceksiniz.
Milyonlarca emekçinin insanca yaşayacağı ücretler ve çalışma koşulları için, az kazanandan az çok kazanandan çok vergi alınması için, kamu kaynaklarının patronlara aktarılmasına engel olmak için, kamucu bir ekonomi için, çalışma yaşamından fiilen çıkarılan kadınlar, ne okuyabilen ne çalışabilen gençler, engelliler, emekliler ve çocuklar için savaş ve sömürü bütçenize karşı mücadele edeceğiz.
2- AKP ve MHP iktidarının ömrünü uzatmak, kaybettiği meşruiyeti şiddetle tesis etmek için başvurduğu savaş siyasetini reddediyoruz.
Küresel ve bölgesel emperyal güçlerin, silah tüccarlarının, çetelerin onayı ve dahli ile yürütülen bu siyaset, düzen muhalefetinin de ya açık ya örtülü desteğiyle hayata geçiyor. Patlayan bombaların arkasına sığınan, katillerin kim olduğunu araştırmayı dahi reddeden iktidar tüm toplumu tuzağına düşürebileceğini sanıyor. Kürt düşmanlığı gibi tehlikeli bir yönelimle siyaseti dizayn etmek istiyor. Yalnız Türkiye’nin ve halklarımızın değil, tüm bölgenin güvenliğini tehlikeye atıyor.
Kürt halkını hedef alan, Türkler, Kürtler ve Araplar arasındaki kardeşliğe telafisi mümkün olmayan zararlar verebilecek bu siyasete meydan okuyoruz.
Sorunları diyalogla değil silahla çözmeye çalışan anlayışın, sivilleri hedef alan tüm katliamların, iktidarın savaş siyasetine destek veren düzen muhalefetinin, sınır ötesi operasyonların, operasyon planlarının tam karşısındayız.
Erdoğan’ın koltuğunu korumak uğruna savaş çıkarmaktan geri durmayacağını bilen ve bu siyasete teslim olmayan milyonların barış sesi, kardeşlik özlemiyiz.
Türkiye’nin çözmesi gereken en önemli sorunlarından birinin Kürt sorunu olduğunu biliyoruz. İçerde ve dışarda düşmanlığı değil, Kürt halkıyla eşit ve birlikte yaşamı savunarak bu sorunu muhataplarıyla Meclis zemininde çözeceğiz.
3- Türkiye, siyasi tarihinin en önemli seçimlerinden birine gidiyor. Halkımız faşizan ve despotik bir rejime, bir tek adam iktidarına son verecek olmanın umudunu ve heyecanını yaşıyor.
Bu umut ve heyecanın parçası ve ortağıyız. Bu rejimden kurtulacağız.
İnsanca yaşayacağımız, emeğin değerleriyle, özgürlükle, adaletle, barış ve demokrasiyle donatacağımız bir yeni Türkiye’nin inşası için kolları sıvıyoruz.
Emek ve Özgürlük İttifakı olarak, seçimlerde de sömürü ve savaş rejiminden kurtulmak isteyen emekçileri seçeneksiz bırakmayacağız.
Halkın yegane iktidar alternatifini yaratacağız.
İttifakın başarısı, işçinin emekçinin, yoksulun mazlumun, insanca yaşanacak bir ülke kurmak isteyenlerin dayanağı olacak.
İttifakın başarısı, İstanbul Sözleşmesi’nden tek bir kişinin isteğiyle bir gecede çıkmayan Türkiye’nin temeli olacak. Kadınların kazanımlarını bir bir ortadan kaldıran, kadına şiddeti meşrulaştıran, onları şiddete ve emek sömürüsüne mahkum etmeye çalışan bu iktidarı kadınların kesintisiz mücadelesinden aldığımız güçle yeneceğiz.
İttifakın başarısı, yobazlığa boyun eğmemenin, eşit yurttaşlık temelinde inancını özgürce yaşamanın, cinsel yönelimi nedeniyle ikinci sınıf insan muamelesi görmemenin, denizlerin, ormanların ve hayvanların güvencesi olacak.
İttifakın başarısı, barışı, barış için gereken diyalog ortamını sağlayacak. Kayyum atanan belediyelerimizi, hapisteki arkadaşlarımızı geri alacağız.
İktidara meydan okuyoruz.
Oyununu bozacağız!
Toplantının serbest kürsü bölümünde şu konuşmacılar kürsüde yerlerini aldı;
Kadın işçiler adına Tuğba Mergen,
Çukurova Üniversitesi Gençleri adına Mert Akyıldız,
Barış Annesi Necla Kocaman,
Kadınlar adına Pelin Songül Çiçek,
İşçiler adına Suat Nacar birer konuşma gerçekleştirdiler.
Kapanış konuşmasını ise Bülent Büyükdağ gerçekleştirdi.
Emek ve Özgürlük İttifakı Halk Toplantısı Halaylarla Son Buldu.