Plastik atık ithalatına yönelik çalışmaları kapsamında Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na verdiği soru önergesine, “plastik atık ithalatı devam edecektir” yanıtı alan CHP Ankara Milletvekili Semra Dinçer: “Bakan değişikliği yaparak yarattıkları ‘yeni bir dönem ve yeni bir anlayış’ algısı boşa çıktı. Bakan değişti ama plastik atık ithalatı ısrarında bir değişiklik yok” dedi.
Avrupa İstatistik Ofisi’nin (Eurostat) yayınladığı sonuçlara göre Türkiye 2022 yılında Avrupa Birliği ülkelerinden en fazla plastik atık ihtal eden ülke oldu. Konuyu eleştiren Ankara Milletvekili Semra Dinçer’in Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki’ye gönderdiği soru önergesine gelen yanıt şaşırttı. Önergeye verilen cevapta, 2023 yılında da plastik atık ithalatına müsaade verildiği belirtildi.
Aynı Tas, Aynı Hamam
Dinçer: “Türkiye çöp ithalatında dünyada ilk üç sırada yer almaktadır. Avrupa ülkelerinin çöpü ise ülkemize akmaktadır. Bu da ne yazık ki ülkemizi Avrupa’nın en büyük plastik çöplüğü haline getirmiştir. Bakanlık verilerine göre ülkemize ithal edilen çöp miktarı 2021 yılında 685 bin ton, 2022 yılında ise 687 bin ton olarak gerçeklemiştir. Eurostat verilerine göre ise Türkiye’nin AB dışına gönderilen tüm plastik atığın yüzde 29'una tekabül eden 319 bin tonunu ithal ettiği ortaya çıkmıştır. Ülkemizde kangren haline gelmiş böylesine bir sorunu çözmeye dair eylem planları geliştireceklerine, AKP iktidarı ısrarla atık ithalatına devam etmektedir. Bu konuda gerekli altyapıya sahip gelişmiş ülkeler tek kullanımlık plastik üretimini kısıtlarken ve plastik atık ithalatını yasaklamışken, dünyanın çöpü ülkemize akmaya devam etmektedir.” ifadelerini kullandı.
Türkiye Atık İthalatında Dışa Bağımlıymış!
Çevre Bakanlığından gelen cevapta utanç verici ifadelerin yer aldığının altını çizen Dinçer şunları söyledi: “Bakanlığa göre ülkemiz atık ithalatında dışa bağımlıymış. Bu katma değeri olan bir ürün değil ki dışa bağımlı olasınız. Ülkemizde fazlasıyla atık hali hazırda çıkıyor. Sorun, bunların kaynağında ayrıştırılıp atıkların iç piyasada düzgün yöntemlerle toplanıp geri dönüştürülememesindedir. Bakan dünyanın çöpü ülkemize akıyor, biz de bunu rant uğruna kullanıyoruz diyemiyor da zamanla bunu azaltmayı planlıyoruz diyor. Türkiye’nin atık ithalatı gün geçmeden derhal yasaklanmalı, Türkiye sıfır atık politikalarını kararlı bir şekilde uygulamaya başlamalıdır. Biz vatandaşımızı da bilinçlendirerek, belediyelerimizi yetkilendirerek, tüm kurumlarımızla topyekün kendi çöplerimizi kaynağında ayrıştırmanın yollarını aramalı ve bu çöpleri dönüştürerek doğamızı, toprağımızı ve çevremizi koruma yönünde adımlar atmalıyız.”
Bakan’ın Yanıtları Şüphe Oluşturuyor
Atık yönetiminde araştırma ve kontrol mekanizmalarının şeffaf bir şekilde çalışmadığını ve geri kazandırılamayan ithal çöplerin akıbetlerinin belirsiz olduğunun altını çizen Dinçer: “ İthal edilen atıkların geri dönüşüm oranlarına, bu dönüşümden ne kadar kazanç elde edildiğine dair somut sorularımız yanıtsız bırakılmıştır. Bu soruların yanıtsız kalması, verilerin ve denetimlerin şeffaf olmadığı anlamına geliyor, ancak başka şüpheleri de akla düşürüyor. Ya gerçekten Bakanlık elinde bu veriler yok -ki bu ihtimal denetimlerin durumunu ortaya çıkarır- ya da bu dönüşüm faaliyetlerinden kar değil, zarar ediliyor ve bu yüzden rakamlar açıklanmak istenmiyor.”
Mevzuatın Kendine Faydası Yok
Soru önergesi yanıtında genel geçer mevzuat aktarımı yapılmasını eleştiren Dinçer, “Plastik atık ithalatı, Bakan’ın yaptığı gibi mevzuat anlatılarak geçiştirilecek bir konu değil. Soru önergemizi, Bakan’dan hukuki danışmanlık isteğiyle vermedik. Bakan, mütalaa makamı değil, icra makamıdır. Birçok yanıyla eleştireceğimiz bu mevzuat dahi aktif olarak uygulanmıyor. Geçmişte Adana’da olduğu gibi ithal atıkların doğaya bırakıldığına, hatta vahşi yöntemlerle yok edilmeye çalışıldığına şahit olduk. Bu konunun kötüye kullanıldığını biliyoruz. Hatta Bakanlığın uzun uzun anlattığı mevzuatın buna bir çare olmadığını da geçmişte tecrübe ettik. Çin ve İngiltere gibi birçok ülke atık ithalatını yasaklamışken, tek kullanımlık plastik üretimi ve kullanımı kısıtlamışken, artık yapmamız gereken kendi atıklarımızı ayrıştırıp, geri dönüştürmek ve ekonomiye kazandırmak olmalıdır.” dedi.