Hukukçu Figen Çalıkuşu, Flash Haber'de yayınlanan "Türkiye Nereye" programına katılarak gündemdeki konular hakkında açıklamalarda bulundu. Çalıkuşu, Türkiye'nin son zamanlarda gündeminde olan emekli maaşı zammı konusunda kendisine sorulan soruya "Herkes bir kişinin ağzına bakıyor. Ne düşerse bahtımıza" ifadeleriyle cevap verdi.

Flash Haber’de Fatih Ertürk'ün sunduğu "Türkiye Nereye" programına katılan Hukukçu Figen Çalıkuşu, son günlerde Türkiye'nin gündeminde yer alan konulara dair değerlendirmelerde bulundu.

Çalıkuşu, Ertürk'ün emekli maaşlarına yapılan yüzde 49.25'lik zam oranıyla ilgili sorduğu soruya "Milyonların yoksullaştırılıp, o milyonların da tek bir adamın ağzına baktığı günlerden geçiyoruz. Bu ülke insanlarını aldırmayan bir iktidar anlayışı içindeyiz. Tamamen kendi siyasi rantları üzerine kurulmuş bir düzenden geçiyoruz. Bu 49.25'i neye göre belirlediniz?" cevabını verdi.

Emekli maaşlarının asgari ücretin altında bırakılmasına dikkate çeken Çalıkuşu, "Toplamda asgari ücretin altında kalan bir emekli maaşı var. Emeklilerimiz şimdi biraz dayanışıyorlar ve seslerini çıkarıyorlar ama yıllarca siyasi iktidara oy verdiler. Siyasi iktidar ne yaparsa yapsın oy vermeye devam edilirse istediği her şeyi yapar." ifadelerini kullandı.

"Sanal cennet oluşturarak kurtuluyorlar”

Çalıkuşu ayrıca, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası'nın bağımsız olmasına izin verilmemesini de konu aldı. Çalıkuşu "Merkez Bankası vatandaşların refahını sağlamak için para politikalarını kendi kararlarıyla belirler. Merkez Bankası Kanunu rahmetli oldu. Merkez Bankası Başkanı, laf dinlemedi diye görevden alınıyor. Bu durumda Merkez Bankası Başkanı ne enflasyon hedefleri konusunda ne de uluslararası alanda hedefleri konusunda itibarı hırpalandığı için ikna edici olabilir" dedi.

Çalıkuşu, siyasi iktidarın gündemden televizyon yoluyla bir "sanal cennet" oluşturarak kurtulduğunu söyledi. Çalıkuşu, "Bizim hangi gündemi konuşacağımızı onlar belirliyor. Biz de peşine gidiyoruz. Merkez Bankası'nın liyakati ve bağımsızlığı, neden nasıl gündem olduğu, nas diyenlerin Anayasa karşısında, laiklik ilkesi karşısındaki durumu veya enflasyonun nasıl tetiklendiğine bakamıyoruz. Daha ciddi konuları konuşmamızın önüne bir takım sanal gündemler yaratarak geçiyorlar" ifadelerini kullandı.

İsveç’in NATO’ya kabulü…

Figen Çalıkuşu, İsveç'in NATO'ya üyelik talebine Türkiye'nin vereceği cevapla ilgili, "Türkiye, kendisinin içerisinde bulunduğu NATO organizasyonuna tabii ki İsveç'in üyeliğini kabul edecek fakat bunu pazarlığa bağlayacak noktaya getirmemesi lazım. Türkiye'nin durumunda bir ülkenin NATO'ya İsveç'in üyeliğini pazarlık noktasına getirmesi başlı başına bir fiyasko." sözlerini kullandı.

"Demirtaş'ın annesini ziyaret etmesine izin verilmesi, Kürt seçmene bir selam göndermedir"

CHP'li Müzeyyen Şevkin, “Kadınları öldürülen bir ülkede yaşamaktan utanç duyuyorum” CHP'li Müzeyyen Şevkin, “Kadınları öldürülen bir ülkede yaşamaktan utanç duyuyorum”

Çalıkuşu, eski HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş'ın annesini, hastalığı nedeniyle ziyaret etmesi ile ilgili geçmiş olsun dileklerini iletti. Çalıkuşu, ziyarete izin verilmesine dair "Türkiye'de siyaset kimliklere sıkışmış durumda. Maalesef eşit yurttaşlık anlayışı yok. Başak Demirtaş'ın İBB adaylığının gündeme gelmesi üzerine Selahattin Demirtaş'a ziyaret izni verilmesi gerçekleşti. Bu Kürt seçmene bir selam göndermedir" ifadelerini kullandı.

Kürt seçmenin kendi adaylarıyla İBB seçimine girmek istediğini belirten Çalıkuşu "Anketlerde Kürt seçmen kendi adaylarıyla seçime girmek istediğini belirtiyor. Öne çıkan isim de Başak Demirtaş. Kürt hareketinin Ekrem İmamoğlu'ndan şikayetleri olduğunu biliyorum." dedi. Çalıkuşu ayrıca, "DEM Parti, Ekrem İmamoğlu'nun elini rahatlatmak için bir adım da atıyor olabilir ya da daha farklı bir kazanım edecek şekilde pazarlık gücünü yükseltmek adına Başak Demirtaş'ı aday çıkarmak istiyor da olabilir" ifadelerini kullandı.

Son olarak Uğur Mumcu ve Ali Gaffar Okkan’ı ölüm yıldönümünü vesilesiyle anan Çalıkuşu, Sinan Ateş cinayetine de atıfta bulunarak "Türkiye'de etkin bir hukuk sistemi olmadığı sürece, devlet içinde bir takım unsurların devletin bekası adına bir takım suçlara göz yumması ve bu cinayetlerin faili meçhul olarak kalması devam edecek. Bir gün hukuk devleti olmayı başarırsak belki bu kan emen canavar bir daha karşımıza çıkmaz. Çok üzgünüm" sözlerini kullandı.

Editör: Haber Merkezi