- “Bakanlığın TYP aldatmacası son bulmalıdır”
- “İktidar, TYP’lileri aldatıyor mu?”
ADANA - Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili Dr. Müzeyyen Şevkin, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın deprem bölgesinde yaraları sarmaya, vatandaşların yanında olmaya devam edeceğine yönelik ilanının gerçeği yansıtmadığını vurguladı.
Deprem illerine tahsis edildiği belirtilen 50 bin kişilik Toplum Yararına Program (TYP) süresinin 9 ay uzatıldığını açıklayan bakanlığın, TYP kapsamında çalışanların onuruyla oynadığını dile getiren Dr. Şevkin, geçtiğimiz aylarda işten çıkarılan 130 bin TYP’linin mağduriyetinin devam ettiğini açıkladı.
“KİMLERİ VE HANGİ KURUMLARI KAPSIYOR?”
CHP’li Dr. Şevkin, geçtiğimiz aylarda sözleşmeleri biten ve iş akitleri feshedilen binlerce kişi arasından 50 bin kişinin sözleşmesinin 9 ay daha uzatılacağının açıklandığını ancak Cumhurbaşkanlığı’nca yayınlanan kararnamede hangi kurum veya kurumlarda çalışanların işlerine geri dönebileceğinin açıklanmadığını kaydetti. İŞKUR Bölge Müdürlüklerinden bilgi almaya giden TYP’lilerin “Kararname, sadece AFAD kapsamında çalışan TYP’lileri kapsıyor” şeklinde yanıt aldığını kaydeden Dr. Şevkin, “Örneğin Adana’da bu kapsamda AFAD bünyesinde çalışacak TYP’li sayısı 500 kişiden oluşuyor. Deprem bölgesinde 50 bin AFAD çalışanı TYP’li yok. Dolayısıyla çalışanların endişeli bekleyişi sürüyor. Bakanlık, 50 bin kişilik tahsisi hangi kurumlara, nasıl yapmış, kimlerden oluşturmuştur? Kamuoyuna açıklamak zorundadır” diye konuştu.
“130 BİN TYP’Lİ İŞİNE GERİ DÖNMELİDİR”
AFAD bünyesinde çalışacak TYP’lilerin işlerine geri dönecek olmasının sevindirici olduğunu ancak Bakanlık ve Cumhurbaşkanlığı tarafından bir çelişki yaratıldığını dile getiren Dr. Şevkin, “Tüm TYP’liler deprem süresince gece gündüz çalıştı. Bir gün dahi izin yapmayan çalışanlar oldu. Depremzede olmakla birlikte ayrıca çalışan olarak işlerinden uzaklaştırılınca iki kez mağdur oldular. 9 aylık iş süresinin uzatılma kararı 130 bin TYP’linin tamamını kapsamalıdır. Bakanlık, bu aldatmacaya son vermelidir. Sosyal ve eşit devlet anlayışı bunu gerektirir” dedi.
