Betül FIRAT: Öncelikle hoş geldiniz diyor ve söyleşimizin başlangıcında bir iki cümleyle sizi tanımak istiyoruz. Barış Bekmez Kimdir?
Barış BEKMEZ: Ben Barış Bekmez. Adana doğumluyum fakat Mersin Tarsus Günyurdu köyü eski adıyla Nernek nüfusuna kayıtlı memur bir baba ev hanımı bir annenin son evladıyım. Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo Televizyon mezunuyum. Radyo programcısı, komedyen, sunucu, spiker ve dublaj sanatçısı olarak hayatını radyoya adamış, gülmeyi güldürmeyi seven birisiyim.
Betül FIRAT: Radyoculuğa nasıl başladığınızdan ve ne kadar zamandır radyoculuk yapıyorsunuz bahseder misiniz biraz?
Barış BEKMEZ: Radyoculuğa çocuk yaşlarda kız kardeşimi ablamı kıskanma üzerine başladım. Annem iyi bir radyo dinleyicisiydi. Annem Gaziantep doğumlu olduğu için o yörenin müzik kültürüne hâkimdi ve müzik dinlemeyi severdi. Sevdiği tarza müzik yayını yapan bir radyo bulmuştu, o dönem istekler aramalar üzerine samimi oldu ve ailecek gidip gelmeye başladık. Radyoya ve biz eğitim hayatına İstanbul’da başladık. Ablam başladı radyoda daha sonra teyzem. Onlar bıraktı ama bu heves bende devam etti. Bunun üzerine yoğunlaştım ve hayatımı radyo yayını üzerine çizdim ve bir ömrü adadım. Radyoculuğa hala devam etmekteyim. Kısa bir film, yarım senaryo bilgim ile daha sonra yazılmış senaryolarım var; kısa filmler ve seslendirdiğim dublajlar var ve şuan uzun soluklu bir yazı yazıyorum. Yazdığım 1 de kitabım var yarım.
Betül FIRAT: Medyacılıkta ilgili alanında ilk eseriniz nedir ve ilk yayınlanan eseriniz hangisidir?
Barış BEKMEZ: Medyacılık dediğimiz zaman çok geniş kapsamlı bir alan. Ben kendi branşım adına konuşmak istiyorum ki radyo ve ses üzerine ilk yayınlanan radyo programım türkü yayınıydı. Özgün bir mahalli radyoydu. Daha sonra kendimi geliştirip komedi şov programı yapmaya başladım ama bunun yanı sıra doğaçlama şiir okuduğum ve sizin gibi sevdiğim yazarların kitaplarını seslendirdiğim özgün müzik programı da yapıyorum.
Betül FIRAT: Ailenizde sizden başka sunuculukla herhangi bir alanıyla ilgilenen var mı?
Barış BEKMEZ: Kız kardeşim, ablam bir dönem ilgilendi ve bıraktı. Öğretmenlik eğitimi aldı ve bir dönem öğretmenlik yaptı fakat şuan alternatif tıp ile ilgileniyor.
Betül FIRAT: Sizin için en önemli olan yayınınız hangisidir?
Barış BEKMEZ: Benim için her yayınım önemli ama ilk ulusal radyoya çıktığım zamanı unutamıyorum. Şunu söylemek istiyorum ben ulusal bölgesel yerel mahalli İnternet radyosu ayrımı yapan biri değilim. 1 kişinin dinlediğini bile bilsem her yayınımda olduğu gibi titizlikle hazırlanır programım yaparım. Aldığım konukları yani misafirlerimi en iyi şekilde ağırlamaya özen gösteririm. Kısacası benim her yayınım özel ve önemli ama sizinle yapacağım programı bekliyorum.
Betül FIRAT: Bir radyocu işini icra ederken en çok neye dikkat etmeli?
Barış BEKMEZ: Birçok şeye dikkat etmeliyiz ama öncelikle diksiyonumuz önemli. Çok fazla şive komedisini yapıp baymamak lazım dinleyiciyi. Düz bilgi aktararak da sıkmamak gerek. Yani dinleyici kendinden bir parça bulmalı. Akıcı konuşmak, gülmek ve güldürmek gerek. Konuşma, diksiyon, konuları birine bağlama, akışı koruma ve kontrolcü olmak gerekir bence
Betül FIRAT: Kitaplarla aranız nasıldır? En son hangi kitabı okudunuz? En çok tavsiye edeceğiniz kitap hangisi olurdu? Sizi etkileyen şair, yazar veya sanatçılar kimlerdir?
Barış BEKMEZ: Buradan sizin aracılığınızla bir şey itiraf edeyim. Çok okuyan biri değilim çünkü bunun üzerine çocukluk fobim var ama okumaya çalışıyorum yine de. Elimden geldiği kadar. En son okuduğum kitap çok değerli şehit eşi ve yazar Nigar Kaya’nın kitabı “Aldatırsan Aldatırım” kitabıydı. Sağ olsun imzalı yolladı ve bende okudum. En sevdiğim şair Betül Fırat şiirlerini yeni okumaya başladım ve kendimden bir parça buldum. En sevdiğim sanatçı ve oyuncu Charli Caplin ve Nejat İşler, komedyen olarak Cem Yılmaz.
Betül FIRAT: İyi bir radyocu olmanın için bir formül var mıdır? Sunucu olmak isteyenlere önerileriniz nelerdir?
Barış BEKMEZ: İyi bir radyocu olmak için inanç gerek. Maddi kaygılar gütmemek bu işi bir adanmışlık gibi görmek gerek. Sosyal medyanın da bu kadar büyüdüğü bir dönemde kazanamadığım halde devam ediyorum. İnanmışlık, idealist bir ruh ve adanmış bir ömür var. Bırakırsam eğer yoruldu değil kaçtı derler bu yüzden başarana kadar devam. İkincisi iyi bir sunucu olmak için teknik anlamda ders alınması gerek. Bu işinde bir eğitimi var. Etkili iletişim, sunum teknikleri gibi. Kafasına esen ben sunucu olacağım diyemez Cem Yılmaz’ın da dediği gibi Eğitim şart
Betül FIRAT: Gençlerimizi medyaya kazandırmak için neler yapılabilir?
Barış BEKMEZ: Medya çok geniş bir alan. Eskiden sadece radyo televizyon sinema gazete dergi vardı. Ama şuan cebimizde bir dünya var ve sonsuz bilgiye erişim. Kendini bu alanda geliştirmek isteyen herkes beni bulsun Gezegen Medya Basın PR olarak gençleri bu alanda eğitip doğru bir yönlendirmeler yapacağıma inanıyorum. Bu benim birebir kendi cümlem. Yeni medya çağında çözüm TikTok değil, çözüm eğitim ve doğru yönlendirme geçici ün değil kalıcı kazanç.
Betül FIRAT: Medyacı olarak karşılaştığınız en büyük zorluk neydi ve nasıl aştınız?
Barış BEKMEZ: En büyük destek, sosyal medya hesaplarımı takip etmeniz olur. YouTube kanalımıza abone olabilirsiniz. Herkesi Adana’ya ofisimize bekliyoruz.
Betül FIRAT: Sizi dinlemek isteyen, takip etmek isteyen dostlarımız nerelerden ulaşabilirler?
Barış BEKMEZ: Bizi dinlemek isteyenler “Radyo Gezegen” olarak frekansımız mevcut. Dinleyebilir ve sosyal medya hesaplarımızı takip edebilirsiniz. benim tüm sosyal medya hesaplarım barisbekmezofficial ve YouTube’a Barış Bekmez yazmaları ve Radyo Gezegen için Instagram ve Facebook radiogezegen Twitter gezegen_radyo ve ayrıca WhatsApp’ta da kanalımız mevcut.
Betül FIRAT: Hayatınızdaki gelecek planlarınız ve mesleğinizdeki kariyer planlarınızdan bahseder misiniz?
Barış BEKMEZ: Hayatımda gelecek planım evlenmek ve çoluk çocuğa karışmak. Kariyer planım ise ben ne zaman Türkiye’de tanınır olursam, o zaman emekli olmak.
Betül FIRAT: Şu ana kadar sohbetimizi okuyan ve bizlere eşlik eden dostlara son olarak ne söylemek istersiniz?
Barış BEKMEZ: Gayet güzel bir röportajdı, teşekkür ederim. Son olarak Türkiye Cumhuriyeti’nde Mal varlığı merak edilen ben varım. Son söz olarak radyocu büyüğüm ve değerli bir abim İnanç Taygilin sözü ile bitiriyorum “Hayalin yoksa radyoculuk yapma.”. Hoşça kalın.
