Sevilay Çelenk, Boris Wolfman’ın Türkiye’de serbestçe dolaşmasına tepki göstererek, kırmızı bültenle aranan kişilerin akıbetini sorguladı. Çelenk, Interpol tarafından uluslararası organ kaçakçılığı ve kasten ölüme sebebiyet verme suçlarından aranan Wolfman’ın Türkiye'de serbest bırakılmasının hukuki gerekçelerini sorarak, bu durumu eleştirdi.
İsrail’in İddianamesi ve Türkiye’deki Yargılama Süreci
Hale Gönültaş’ın Artı Gerçek’teki haberine göre, İsrail Adalet Bakanlığı, 2015 yılında Boris Wolfman'ın da dahil olduğu yedi kişi hakkında uluslararası organ kaçakçılığına ilişkin bir iddianame hazırladı. Wolfman, 2015 yılında İstanbul Havalimanı'nda yakalanmasına rağmen Türkiye'de yargılanmış ve serbest bırakılmıştı. Bu duruma tepki gösteren Çelenk, “Boris Wolfman’ın Türkiye’de serbestçe yaşamaya devam etmesinin hukuki gerekçesi nedir?” diye sordu.
Wolfman’ın Ticari Faaliyetleri Sorgulanıyor
Çelenk, Wolfman'ın serbest kaldıktan sonra Türkiye ve Arnavutluk’ta ticari faaliyetlerine devam ettiğini belirtti. İstanbul'da kurduğu "Royal Innovative" adlı şirketin faaliyetlerini sorgulayan Çelenk, "Bu şirketin faaliyetleri denetlenmiş midir? Organ ticaretiyle elde edilen kazançların aklanması ihtimali üzerine bir inceleme yapılmış mıdır?" sorularını yöneltti.
Kırmızı Bültenle Arananların Akıbeti Ne Oldu?
Çelenk, Interpol tarafından kırmızı bültenle aranan kişilerin Türkiye’de serbestçe dolaşabilmesine dikkat çekti ve "Son 10 yılda Türkiye'de kırmızı bültenle aranan kaç kişi gözaltına alınmış, kaçı tutuklanmıştır?" sorusunu gündeme getirdi. Ayrıca İçişleri Bakanlığı’nın 2024 yılında yaptığı bir operasyonda 56 kişinin yakalandığını belirten Çelenk, bu kişilerin yargılama süreçlerinin ne aşamada olduğunu ve kaçının iade edildiğini sordu.
Sevilay Çelenk’in bu sorularına henüz resmi bir yanıt verilmezken, kırmızı bültenle aranan şüphelilerin durumu kamuoyunda tartışma yaratmaya devam ediyor.
