Adana Danişment Gazi Anadolu Lisesi önünde bir araya gelen Eğitim-İş üyeleri, proje okulları uygulamasına karşı “Proje değil, adalet istiyoruz!” diyerek basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamayı Eğitim-İş Adana 1 No’lu Şube Başkanı Hatice Hazar okudu. Açıklamaya okul içinden öğrenciler destek verirken; Hürriyetçi Eğitim Sen, CHP ve PSAKD temsilcileri de dayanışma gösterdi.
Açıklamada, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu felsefesinin temelini oluşturan eşit, bilimsel, laik, parasız ve nitelikli eğitim anlayışının yıllardır sistematik biçimde ortadan kaldırıldığına dikkat çekildi. Eğitim-İş, bu sürecin en çarpıcı örneklerinden birinin ise "proje okulları" adı altında uygulanan politikalar olduğunu vurguladı.
2014’te dönemin Bakanı Nabi Avcı ile başlayan proje okul modeli, bugün 2318 okula ulaşmış durumda. Ancak sendikaya göre bu sayıdaki artış, niteliği değil sadece eşitsizliği büyütüyor. Eğitim-İş, bu uygulamanın öğretmen kıyımı, liyakatsiz atamalar ve okul kültürlerinin tasfiyesi anlamına geldiğini belirtti.
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in müsteşarlık döneminde söylediği “Mevzuatlara rağmen bildiğimizi yapacağız” sözlerinin, bu sürecin siyasi arka planını ortaya koyduğuna işaret eden açıklamada, proje okulları uygulamasının pedagojik değil, ideolojik ve siyasi bir proje olduğu belirtildi.
Eğitim-İş’in Sorduğu Sorular:
-
Öğretmenin görev yerinden alınmasının objektif gerekçesi nedir?
-
Yüksek lisans ve doktora sahibi, başarı belgeleriyle ödüllendirilmiş öğretmenler hangi kıstasla yetersiz görülmektedir?
-
Yeni atamalar neye göre ve kim tarafından belirlenmektedir?
-
Öğretmeni bir gecede sürgün etmek hangi pedagojiye, hangi hukuk anlayışına sığmaktadır?
Eğitim-İş, proje okulları üzerinden 80 bine yakın öğretmenin Bakan onayıyla doğrudan seçilip atandığını, böylece hukukun ve liyakatin değil siyasi iradenin belirleyici hâle geldiğini savundu.
“Bugün Cumhuriyet değerleriyle özdeşleşmiş köklü liselerde öğretmenler bir gecede görevden alınıyor. Bu sadece personel değişikliği değil; Cumhuriyet’in eğitim anlayışına dönük topyekûn bir saldırıdır” denilen açıklamada, Köy Enstitüleri’nden bugüne taşınan ilerici eğitim geleneğinin yok edilmeye çalışıldığı uyarısı yapıldı.
Açıklamada ayrıca, birçok kentte öğrencilerin ve mezunların, öğretmenlerine sahip çıkarak eylemler başlattığı ve bu dayanışmanın “karanlığa karşı yanan umut ateşi” olduğu ifade edildi.
Eğitim-İş Taleplerini Sıraladı:
-
Tüm öğretmenler için eşit ve adil atama sistemi,
-
Tüm öğrenciler için eşit ve nitelikli eğitim hakkı,
-
Eğitimde liyakat ve hukukun esas alındığı bir sistem!
Eğitim-İş, proje okulları bahanesiyle öğretmenlerin sürgün edilmesine, görevlerinden hukuksuzca alınmasına karşı hukuki mücadeleyi sonuna kadar sürdüreceklerini ilan etti.
