Avşar, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in cevaplaması istemiyle başta Süleymanpaşa Öğretmenevi, Kumbağ Öğretmen Kampı ve Arzum Öğretmen Sosyal Tesisleri olmak üzere Tekirdağ’da yıkılan veya atıl ve metruk halde bırakılan öğretmenlere ait sosyal tesislere ilişkin yazılı soru önergesi verdi.
Önergede; öğretmenlik mesleğinin kutsal olduğunu ve Atatürk’ün insan topluluğunun en özverili ve saygıdeğer unsurları olduklarını belirttiğini, bu çerçevede hak ettikleri konuma gelmeleri için çeşitli düzenlemelerin varlığına dikkat çeken Avşar, Bakan Yusuf Tekin’e; Ülkemizde öğretmenlerin indirimli faydalandığı ve sosyal hizmet aldığı kaç sosyal tesis olduğunu, Tekirdağ’da atıl ve metruk bir halde hizmet dışı bırakılan tesislerin yerine alternatif alanlar gösterilip gösterilmediği, bu tesislerle ilgili ne yapılmak istendiğine dair verilmiş bir kararın olup olmadığı ile Tekirdağ’ın öğretmen potansiyeli ve sosyo-ekonomik koşullar göz önüne alarak yeni tesisler açma gerekliliği gibi bir takım sorular sordu.
‘Dünyanın her tarafında öğretmenler, insan topluluğunun en özverili ve saygıdeğer unsurlarıdır.’
"Dünyanın her tarafında öğretmenler, insan topluluğunun en özverili ve saygıdeğer unsurlarıdır. Ülkemizi gerçek hedefe, gerçek mutluluğa kavuşturmak için iki orduya ihtiyaç vardır: Biri vatanımızı kurtaran asker ordusu, diğeri ulusumuzun geleceğini yoğuran irfan (bilim, kültür) ordusudur.", şeklinde Mustafa Kemal Atatürk’ün sözlerine yer veren Avşar, “Bu sözlerle Atatürk’ün öğretmenlerin toplum içinde sahip olması gereken itibarı ve toplumun geleceğinin şekillenmesindeki rolü vurguladığını ve bunların çeşitli düzenlemelerle güvence altına alındığını belirtti.
‘Öğretmenevleri ve sosyal tesislerin var oluş sebebi, öğretmenlerin sosyo-kültürel ihtiyaçlarını karşılamaktır.’
İlgili yasal düzenlemelere değinen Avşar; “Millî Eğitim Bakanlığı Öğretmenevi ve Akşam Sanat Okulları Yönetmeliği 3 üncü maddesinin (k) bendinde öğretmenevi ve akşam sanat okulu: ‘Asli fonksiyonları eğitim çalışanlarının konaklama ihtiyacını karşılamak olan, aynı zamanda mesleki ve teknik ortaöğretim kurumları ile yükseköğretim öğrencilerinin işletmelerde mesleki eğitim uygulaması ve staj çalışmaları ile çırak öğrencilerin beceri eğitimine imkânları ölçüsünde katkı sağlayan, üretim yapan, ayrıca yeme-içme, spor, eğlence ve eğitim ihtiyaçları için yardımcı ve tamamlayıcı birimleri de bünyelerinde bulunduran kurumları ifade eder.’, şeklinde tanımlanmış ve aynı yönetmeliğin 4 üncü maddesinde ise kurumun amacı; ‘misafirlerinin öncelikle konaklama ihtiyacı ile birlikte yiyecek, içecek, toplantı, organizasyon ve diğer sosyal, kültürel ihtiyaçlarını karşılamak, mevzuatı çerçevesinde mesleki ve teknik ortaöğretim kurumları ile yükseköğretim kurumları öğrencilerinin mesleki eğitim ve staj çalışması yapmalarına ve çırak öğrencilerin beceri eğitimine imkân sağlamaktır.’, şeklinde açıklanmıştır.”, şeklinde ifadelere yer verdi.
Bu çerçevede; öğretmenevleri, toplum içinde “saygıdeğer” ve “ulusun geleceğini yoğuran irfan (bilim, kültür) ordusu” gibi atıflarla anılan öğretmenlerin bu ekonomik şartlarda yeme-içme, spor, eğlence, eğitim, toplantı, organizasyon, kültür sanat gibi sosyo-kültürel ihtiyaçlarını karşıladıkları yerlerdir.
‘Tekirdağ Süleymanpaşa öğretmenevi, Kumbağ Öğretmen Kampı ve Arzum Öğretmen Sosyal Tesisleri yıllardır atıl ve metruk bırakılmıştır.’
Tekirdağ’da 220 bin 350 civarında öğrenciye 13 bin 500’ü aşkın öğretmen (kadrolu, sözleşmeli, ücretli) eğitim-öğretim hizmeti verdiğini belirten Avşar; “Yerel basın, ilgili eğitim sendikaları ve öğretmenlerimiz tarafından sıklıkla dile getirildiği üzere Tekirdağ Süleymanpaşa’da 2 yıla aşkın bir süredir, depreme karşı dayanıksız olduğu gerekçesiyle öğretmenevi kapatılmış ve metruk halde bırakılmıştır. Yapım veya güçlendirilmesine yönelik bir çalışma yapılmadığı gibi alternatif bir yer de gösterilmemiştir.
Aynı şeklide Kumbağ Öğretmen Kampı ve Arzum Öğretmen Sosyal Tesisleri olarak bilinen kamp ve tesisler de depreme karşı dirençsiz yapılar oldukları gerekçesiyle kapatılmıştır. Bu yerler Milli Eğitim Bakanlığı mülkiyetinde ve yönetimi ilgili kurumlar tarafından yapılmaktaydı. Ancak üzerinden geçen onca zamana rağmen herhangi çalışmanın yapılmadığı, yapıların atıl ve metruk bir vaziyette bırakıldığı görülmektedir.”, şeklinde ifadelere yer verdi.
‘Tekirdağ’da 13 bin 500 civarında öğretmen için sadece Malkara ve Hayrabolu öğretmenevleri bulunmaktadır.’
Avşar, bunun yanında Çorlu ve Şarköy Öğretmenevleri de yıkıldığını, hali hazırda Tekirdağ’da kullanımda olan ve 13 bin 500’ü aşkın öğretmenin kullanabileceği sadece Malkara ve Hayrabolu öğretmenevleri bulunduğunu ve bunların da kapasite yetersizliğinden ilgili ilçe ihtiyaçlarını dahi karşılayamadığını belirtti.
‘Öğretmen potansiyeli ve sosyo-ekonomik koşullar göz önüne alınarak yeni öğretmenevleri ve sosyal tesislerin açılması gerekmektedir.’
“Söz konusu durum hem öğretmenlerimiz hem yerel basın hem de ilgili eğitim sendikaları açısından rahatsızlığa yol açmıştır.”, diyen Avşar; “Bu ekonomik şartlarda öğretmenlerimizin ve ailelerinin sosyal ihtiyaçlarını karşılamaları bakımından önemli bir eksiklik olduğu ifade edilmiştir. Tekirdağ’ın öğretmen potansiyeli ve şehrin sosyo-ekonomik imkânları göz önüne alınarak ihtiyacı karşılayabilecek kapasite ve donanıma sahip öğretmenevleri ve sosyal tesislerin açılması gerekmektedir.” Dedi ve Bakan Yusuf Tekin’e bir dizi soru sordu.
‘Ülkemizde öğretmenlerin indirimli faydalandığı ve sosyal hizmet aldığı kaç sosyal tesis vardır?’
Ülkenin sosyo-ekonomik durumuna dikkat çeken Avşar; “İlgili yönetmelik çerçevesinde ülkemizde öğretmenlerin indirimli faydalandığı ve sosyal hizmet aldığı kaç öğretmenevi ve sosyal tesis vardır? Bu tesislerin il bazlı dağılımı nasıldır? Bu tesislerde öğretmenlere sağlanan özel imkânlar ve ayrıcalıklar nelerdir? Öğretmenlerimizin ekonomik ve sosyal yaşam koşullarını dikkate alarak söz konusu tesisleri geliştirmeyi planlıyor musunuz?”, şeklinde sorular sordu.
‘Tekirdağ’da hizmet dışı bırakılan tesislerin yerine neden alternatif alanlar gösterilmemiştir?’
Avşar, Süleymanpaşa Öğretmenevi, Kumbağ Öğretmen Kampı ve Arzum Öğretmen Sosyal Tesisleri hangi tarihte kapatıldığını, kapatılmasından sonra öğretmenlerin sosyal ihtiyaçlarını karşılaması bakımından alternatif bir alan gösterilmemesinin gerekçesinin ne olduğunu, bu anlamda tarafınıza ulaşan talep veya şikâyet olup olmadığını ve buna karşın nasıl tedbirler alındığını sordu.
‘Söz konusu tesisler hakkında verilmiş bir karar ve uygulama var mıdır?’
Söz konusu tesislerin öylece metruk halde bırakıldığını vurgulayan Avşar; “Tekirdağ’da depreme karşı riskli yapı olduğu iddiasıyla kapatılan öğretmenevi ve sosyal tesislerin güçlendirilmesi veya yıkılıp yeniden yapılması hususunda alınmış bir kararınız var mıdır? Bu konuda yerel yönetimlerle iş birliği anlamında bir çalışma yapmayı düşünüyor musunuz?”, dedi.
‘Tekirdağ’ın öğretmen potansiyeli ve sosyo-ekonomik koşullar göz önüne alarak yeni tesisler açmayı planlıyor musunuz?’
Tekirdağ’ın mevcut durumu hak etmediğine değinen Avşar, Çorlu ve Şarköy Öğretmenevlerinin yıllar önce kapatılması dolayısıyla oluşan ihtiyacı gidermek bakımından bir çalışma yapılıp yapılmadığını, hali hazırda faaliyet gösteren Malkara ve Hayrabolu Öğretmenevleri söz konusu ihtiyaçları karşılama durumunu, Tekirdağ’ın öğretmen potansiyeli ve sosyo-ekonomik koşulları göz önüne alarak oluşan ihtiyacı karşılamak bakımından yeni öğretmenevleri ve sosyal tesisler açmaya yönelik planların olup olmadığını sordu.