Cumhurbaşkanı Erdoğan, ekonomik krize dikkat çektikleri basın açıklaması nedeniyle “hakaret” iddiasıyla yargılanan TİP’liler hakkındaki şikâyetinden “deprem bölgesinde oldukları” için vazgeçti. Yargılanan 7 TİP'liden 6'sına beraat verilirken, Hakan Çayan’a okuduğu basın metni gerekçe gösterilerek 1 yıl 2 ay hapis cezası verildi.
Türkiye İşçi Partisi (TİP) Seyhan İlçe Başkanı Hakan Çayan’ın da aralarında olduğu 7 kişi hakkında, “Cumhurbaşkanına hakaret” iddiasıyla açılan davanın karar duruşması, Adana 35'inci Asliye Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmaya tutuksuz yargılanan TİP Seyhan İlçe Başkanı Hakan Çayan, Hasan Basri Çiçek, Gürcan Turşak ve savunma avukatları Onur Can Gürbüz, Ümit Büyükdağ, Baran Taygun Metin ve Yusuf Uçar katıldı. Önceki celsede ifadesi alınmayan Halil Kölecioğlu'nun İstanbul 17. Asliye Ceza Mahkemesi'nce savunması alınarak, dosyaya eklendi. Kölecioğlu, açıklamaya katılanları ile yargılanan kişileri tanımadığını ileri sürerek, beraatını istedi.
ERDOĞAN ‘DEPREM BÖLGESİNDEKİ’ ŞİKÂYETLERİNİ ÇEKİYOR
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın avukatı Ahmet Özel tarafından celse arasında gönderilen feragat dilekçesi dosyaya eklendi. Dilekçede şu ifadeler kullanıldı:
"Ülkemiz, 6 Şubat 2023 tarihinde merkez üssü Pazarcık ve Elbistan olan iki büyük depremle sarsılmıştır. Gerek bu depremler gerekse müteakip günlerdeki artçı ve müstakil diğer depremler neticesinde Adana, Adıyaman, Diyarbakır, Elazığ, Gaziantep, Hatay, Kahramanmaraş, Kilis, Malatya, Osmaniye, Şanlıurfa illerimiz ile bağlı ilçe ve köylerde tarihte emsaline az rastlanır büyük bir yıkım yaşanmıştır. Sayın Cumhurbaşkanımız, depremin etkilediği yerleşim yerlerinde şahsına yönelik hakaretler nedeniyle açılan ceza davalarda şikayetinden vazgeçtiğinden işbu dosyada da sanık hakkındaki şikayetten vazgeçme gereği hasıl olmuştur."
Savunma avukatları, "Suçlamayı kabul etmiyoruz. Suçun unsurları yoktur. Müvekkiller sadece siyasi eleştiride bulunmuşlardır” derken, duruşma savcısı Alıcı, Sunar, Turşak, Çiçek, Alıcı ve Kölecioğlu’nun "yeterli delil elde edilmeden" beraatlarını isterken, Çayan'ın Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 299/1-2 maddesinde düzenlenen “cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla cezalandırılmasını talep etti. Savcı, Çayan’ın okuduğu basın açıklamasında geçen ifadelerin doğrudan Cumhurbaşkanına yöneldiği; “hırsız”, “sahtekâr”, “asalak” kelimelerininse “ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilemeyeceğini” belirtti.
Çayan ise savcının görüşüne katılmadığını belirterek, beraatını talep etti. Çiçek’de beraatini istedi. Savunma avukatları ise “Mütalaada geçen sözler siyasi eleştiri kapsamındadır. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, TCK 299. maddesinin yenilenmesi gerektiğine dair bir karar vermiştir. Siyasilerin topluma mal olmuş kişiler olmasından dolayı vatandaşların eleştiride bulunmasının kabul edilebilir olduğu ve siyasilere karşı kullanılan sözlerde daha geniş bir ifade özgürlüğü bulunduğu kabul edilmelidir” dediler.
6 BERAAT, BİR CEZA
Mahkeme, savcının görüşüne uyarak Sunar, Turşak, Çiçek, Alıcı ve Kölecioğlu’nun ayrı ayrı beraatına karar verdi. Mahkeme, "Cumhurbaşkanı'na hakaret suçunun sübut bulduğunu” Çayan’a 1 yıl 2 ay hapis cezası verdi. Çayan'ın “sabıkasız geçmişi ve cezanın geleceği üzerindeki olumsuz etkileri” nazara alınarak cezası 11 ay 20 güne indirildi. Son olarak mahkeme hükmolunan ceza miktarını göz önünde bulundurarak, Çayan’ı bir yıllık denetim süresine tabi tuttu.
Ne olmuştu?
Adana Cumhuriyet Başsavcılığı, polisin şikâyetiyle TİP'lilerin, 28 Kasım 2021 tarihinde yaptığı basın açıklamasını suç olarak değerlendirip açıklamadan iki hafta sonra soruşturma açmıştı. Soruşturmasını 2023 yılında tamamlayan savcılık, TİP’lilerin yaptığı basın açıklamasında yer alan, "Sarayda yaşayan bir avuç harami”, “çeteleşmiş mafya iktidarı”, “hırsıza hırsızsınız demek bu ülkede suç oldu”, “’Tüm servetim bu yüzüktür' diyen adamın şu anda inanılmaz bir servete sahip olması bizce hırsızlığın bir göstergesidir! Yine aynı adamın ‘eğer bir gün duyarsanız ki Tayyip Erdoğan zengin olmuş bilin ki haram yemiştir’ sözleri ise günümüz ile kıyaslandığında büyük bir suçun göstergesidir" ifadelerini iddianamede suçlama konusu yaptı.
İddianamede ayrıca, “Her yer kriz her yer yoksulluk”, “Hükümet istifa”, “Gün gelecek devran dönecek AKP halka hesap verecek”, “Bu halk hırsızlardan hesap soracak” sloganları da “Cumhurbaşkanına hakaret etmek” suçunun unsurları olarak değerlendirdi. İddianamede basın metnini okuyan Hakan Çayan, slogan atan Berka Alıcı, Bülent Sunar, Gürcan Turşak, Hasan Basri Çiçek, Selya Alıcı ve Halil Kölecioğlu’nun, “Cumhurbaşkanına hakaret” iddiasıyla cezalandırılmaları talep edildi.
TİP ADANA İL ÖRGÜTÜ KONUYLA İLGİLİ ŞU AÇIKLAMAYI YAPTI
Dün, Erdoğan'ın Adana'daki avukatı Ahmet Özel tarafından, mahkemeye, şikayetten vazgeçtiklerini bildiren bir evrak sunulduğunu öğrendik. Şikayetten vazgeçme sebepleri, 6 Şubat'ta yaşanan, onların tabiri ile "asrın felaketi", bize göre ise "asrın beceriksizliği" yüzünden on binlerce yurttaşımızı kaybettiğimiz depremmiş.
Bizim, onların şikayetten vazgeçme talebine ihtiyacımız yok!
Biz haksız değiliz, suçlu hiç değiliz.Davaya konu olan açıklamamız hâlâ güncelliğini korumakta. Halk yoksullukla boğuşmakta, öğrenciler parasızlıktan okula gidememekte, yolsuzluklar çok ileri boyutlara ulaşmış, devletin neredeyse her kademesine yayılmış durumdadır. Mafyalar ve çete liderleri, devleti yönetenlerin de içinde olduğunu iddia ettikleri yolsuzlukları açıklamakta, tüm bunlara rağmen neredeyse hiç kimse yargılanmamaktadır. Hrant Dink'i katleden Ogün Samast gibi katiller salıverilmekte, halkın seçtiği vekiller cezaevlerinde rehin tutulmaktadır. AKP iktidarı ses çıkaran herkese, gözaltılarla, mahkemelerle, cezaevlerinde rehin tutarak baskı uygulamakta, yıldırmaya çalışmaktadır. Saray, bunları yaparak başarılı olamayacağını bilmek zorundadır.
Depremde on binlerce yurttaşımızın enkaz altında soğuktan titreyerek ölümüne sebep olan beceriksizlik timsalleri, bugün saçma sapan hakaret davalarından vazgeçme açıklamalarıyla günah çıkarmaya çalışmaktadır. Cumhurbaşkanına hakaret davası ile yargılanan yedi yoldaşımızdan altısı beraat etmiş, Hakan Çayan yoldaşımıza ise on bir ay yirmi gün ceza verilmiştir.
Dava ve açıklanan hükmü kabul etmiyoruz. AKP iktidarı ve bu suçlara ortak olanlar; Bilmiyorsanız bilin! Görmediyseniz görün! Duymadıysanız duyun!
Bu ülkenin sosyalistleri ve devrimcileri bir adım geri atmayacak. Ve siz yargılanacaksınız!