"Bir kez daha altını çizmek isteriz ki bizler, kişisel hatalarımız nedeniyle ihraç edilmedik. Hepimiz, sendikal eylemlere katıldığımız, barış ve demokrasi talep ettiğimiz için uydurma gerekçelerle ihraç edildik."
KHK'lı Eğitim Sen Üyeleri Adana'da "Eğitim Sen'in 30. Kuruluş Yıldönümü" Nedeniyle Yazılı Bir Açıklama Yayınladılar.
KHK'lı Eğitim Sen Üyeleri açıklamalarında; "Bugün 23 Ocak, Eğitim Sen’in 30. kuruluş yıldönümü. Ancak bu yalnızca bir sendikanın kuruluş yıldönümü değil; öğretmen mücadelesinin 117 yıllık köklü geçmişinin bir parçasıdır. Mücadelemiz, 1908’de Encümen-i Muallim ile başlayıp TÖS ve TÖB-DER ile devam etmiş, ardından Eğitim-İş ve Eğit-Sen’in birleşmesiyle Eğitim Sen çatısı altında sürdürülmüştür. Bu mücadele, onurlu bir tarihe sahiptir" ifadesini kullandılar.
Grup açıklamalarına şu şekilde devam etti;
Çeşitli Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) ile hayatları altüst edilip sivil ölüme mahkûm edilmeye çalışılan biz KHK’lı Eğitim Sen üyeleri için sendikamızın desteği ve dayanışması, asla unutamayacağımız bir değerdir. 29 Ekim 2016’daki ihraçların hemen ardından toplanan olağanüstü genel kurulda, oybirliğiyle sendika aidat oranı binde 5’ten binde 8’e çıkarılmış ve bu uygulama sekiz yıldır sürmektedir. Aidattaki bu binde üçlük artış, KHK’lı üyelere avans olarak ödenmektedir.
Belki bir öğretmen maaşı yanında bu miktar küçük bir rakam olarak görülebilir; ancak bizim için manevi değeri çok büyüktür. Çünkü bu destek, yol ve mücadele arkadaşlarımızın dayanışmasını simgelemektedir. Aynı zamanda, sendikamız tarafından yürütülen hukuki süreçler verilen destek de bizim için büyük bir önem taşımaktadır. Ayrıca, sendikamızın tüm organlarında üyelikten doğan haklarımızı ve seçme-seçilme hakkımızı kullanabiliyor olmamız da son derece değerlidir. (Bu konuda sendika içinde farklı düşünceler olmuş olsa da önemli olan kararlardır)
En önemli konuyu sona bırakmak istedik. İhraçlarımızın ilk günlerinde, ülke genelinde arkadaşlarımız sokaklara çıkarak uzun bir süre bu hukuksuz uygulamalara karşı seslerini yükseltmişlerdi. Bu eylemler biz KHK’lılar için çok kıymetliydi. Zamanla eylemler azalsa da hâlâ her hafta sokakta direnen illerimiz var. Buradan onlara selam ve teşekkürlerimizi gönderiyoruz.
Bir kez daha altını çizmek isteriz ki bizler, kişisel hatalarımız nedeniyle ihraç edilmedik. Hepimiz, sendikal eylemlere katıldığımız, barış ve demokrasi talep ettiğimiz için uydurma gerekçelerle ihraç edildik. Bu nedenle örgütümüzün ve yol arkadaşlarımızın yanımızda olması son derece doğal ve haklı bir dayanışmadır.
Tarih, hukuksuz KHK'larla yüz binlerce insanın hayatının karartıldığını, bu insanlara karşı adeta düşman hukuku uygulandığını ve toplamda 153 farklı hak mağduriyeti yaratıldığını yazacaktır. Bu sürece dayanamayarak 130 kişi intihar etmiş, 1.200 kişi ise hastalanarak veya bilmedikleri işlerde çalışırken iş kazası sonucu yaşamını yitirmiştir. Bilerek ve isteyerek KHK meselesini gündeme almayan siyasi partiler ve sendikaların varlığı da unutulmamalıdır.
Eğitim Sen'in 30. yılı kutlu olsun; mücadelemiz devam edecek!
