BM insani yardım görevlileri Salı günü yaptığı açıklamada, Gazze'de hastanelerin dolup taşması, artan sıcaklıklar, açlık ve temel hijyen koşullarının eksikliğinin, sürekli saldırı altında olan nüfus için giderek daha ölümcül bir tehdit oluşturduğu uyarısında bulundu.
BM Dünya Sağlık Örgütü ( WHO ) Sözcüsü Tarik Jasarevic , Cenevre'de gazetecilere yaptığı açıklamada, bölgedeki sağlık yetkililerine göre, Hamas öncülüğündeki terör saldırılarının ardından 7 Ekim'de başlayan İsrail bombardımanı sırasında 34 kişinin yetersiz beslenme ve susuzluktan öldüğünü söyledi.
DSÖ sözcüsü gazetecilere yaptığı açıklamada, "Sadece [Gazze'nin kuzeyindeki] Kemal Advan hastanesinde geçen hafta 60 şiddetli akut yetersiz beslenme vakası tespit edildi" dedi.
Hastalıklar için kolay av
Bay Jasarevic, "Yetersiz beslenme, özellikle savunmasız nüfusun, yaşlıların ve çocukların bağışıklığını azaltan faktörlerden biridir. Bu durumda, herhangi bir hastalıkla, kapabilecekleri herhangi bir patojenle baş edemezler" dedi ve " yeterli gıdaya, temiz suya, temiz sanitasyona ve temel sağlık hizmetlerine erişimin olmamasının oluşturduğu kısır döngüyü " anlattı.
Bay Jašarević, kendilerini yeterince güvende hissettiklerinde tesislerine geri dönen ve hayati hizmetleri tekrar çalışır hale getirmeye çalışan sağlık çalışanlarının özverisine övgüde bulundu. Gazze'nin 36 hastanesinden sadece 13'ünün "kısmen işlev gördüğünü" söyledi.
Sağlık merkezi yeniden açıldı
BM Filistin Mülteci Ajansı ( UNRWA ) Salı günü yaptığı açıklamada, yüzlerce Gazzelinin, altı ay önce yoğun çatışmalar nedeniyle ciddi şekilde hasar gören ve kapatılmak zorunda kalan Han Yunus'taki yeniden açılan BM sağlık merkezinden yardım istediğini bildirdi.
Han Yunus'taki UNRWA Japonya Sağlık Merkezi, birincil sağlık hizmetleri sunuyor ve daha önce çatışmalar ve İsrail tanklarının sokaklarda ilerlemesi nedeniyle kaçan bir eczane ve sağlık personeline ev sahipliği yapıyor.
UNRWA Kıdemli İletişim Görevlisi Louise Wateridge, UN News'e , "Gazze'deki insanlar acilen sağlık hizmetine ihtiyaç duyuyor, ancak devam eden askeri operasyonlar ve UNRWA tesislerinin hasar görmesi ve yıkılması nedeniyle UNRWA sağlık merkezlerinin yalnızca bir kısmı faaliyette ," dedi . "Sağlık merkezlerimizin üçte birinden azı faaliyette."
Hastanenin tekrar faaliyete geçtiği ilk gün 33 sağlık personeli göreve geldi ve tedavi arayan 900'den fazla hastaya destek oldu.
'Hastalar rahatlıyor'
Merkezdeki tıbbi personelden laboratuvar teknisyeni Abou Omar, Ocak ayında İsrail tankları yaklaşırken diğer Gazzelilerle birlikte kaçmak zorunda kalmanın travmasını anlattı. “20 yıldır Japon kliniğinde çalışıyorum... Son güne kadar klinikteydim. Yerinden edilmenin çok acı ve çok zor deneyimini yaşadım. Japon kliniğinin tekrar faaliyete geçtiğini duyduğumuzda moralimiz düzeldi; hastalar rahatladı.”
BM kuruluşunun tesisteki kırık duvarları, camları ve mermileri temizleme çabalarının ardından merkezde bugün doğum öncesi ve sonrası bakım, kan testleri, bulaşıcı olmayan hastalıkların tedavisi ve kritik ayakta tedavi hizmeti sunuluyor.
Birçok UNRWA sağlık tesisi gibi, Japon sağlık merkezi de sabah 8'den akşam 5'e kadar yoğun hasta akışını yönetmek için çift vardiyalı rotasyonlar yürütüyor. Ancak Bayan Wateridge, UNRWA ile anlaşmalı hastanelere sevklerin elektrik ve malzeme eksikliği nedeniyle giderek daha karmaşık hale geldiğini söyledi. Bugün, ajansın 100 geçici tıbbi noktası ve 26 işlevsel sağlık merkezinden sekizi var.
Ruhsal sağlık desteği
BM kuruluşu, 26 Haziran itibarıyla Gazze'nin Orta ve Han Yunus bölgelerinde, sağlık merkezleri ve barınaklardan sevk edilen özel vakalara yardımcı olmak için psikiyatrist ve süpervizörlerden oluşan ekiplerle ruh sağlığı ve psikososyal destek hizmetleri sağladı.
UNRWA ekipleri, bireysel danışmanlıklar aracılığıyla sağlık merkezlerinde ve tıbbi noktalarda 626 vakaya müdahale etti, farkındalık oturumları sundu ve cinsiyete dayalı şiddet vakalarına destek verdi. BM kuruluşunun personeli ayrıca yüksek risk altında olan 391 doğum sonrası ve hamile kadına tıbbi bakım sağladı.
Yetersiz kapasite
Gazze'nin güneyinde kısmen işlevsel olan altı hastanenin (Deyr el Belah'ta üç, Han Yunus'ta üç) toplam kapasitesi sadece 1.334 yatak.
DSÖ, Gazze Şeridi'ndeki 11 sahra hastanesinden üçünün geçici olarak kapatıldığını, dördünün ise "Refah'taki düşmanlıklar ve erişimin azalması" nedeniyle yalnızca kısmen faaliyet gösterdiğini belirtti.
Hastane altyapısıyla ilgili olarak Bay Jašarević, "Yıkım seviyesi o kadar yüksek ki, savaş bittikten sonra [yeniden inşa etmenin] ne kadar zaman alacağını hayal etmek bile zor" diye vurguladı.
Tedros tahliyeleri sert bir dille eleştirdi
Dünya Sağlık Örgütü Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, " Gazze'de gerçekten güvenli bir köşe yok " diyerek, internet üzerinden yaptığı paylaşımda , Gazze Şehri'ndeki tahliye emirlerine ilişkin son raporların "çok sınırlı yaşam kurtarıcı bakımın sağlanmasını daha da engelleyeceği" uyarısında bulundu.
DSÖ Başkanı, " Al-Ahli ve Hasta Dostu hastaneler hizmet dışı ; hastalar ya kendi kendilerini tahliye ettiler, ya erken taburcu edildiler ya da yakıt, yatak ve travma tıbbi malzemeleri sıkıntısı çeken Kamal Adwan ve Endonezya hastanelerine sevk edildiler" diye devam etti.
“ Endonezya Hastanesi kapasitesinin üç katı . Al-Helou Hastanesi tahliye emri blokları içinde ancak kısmen işlevsel olmaya devam ediyor. As-Sahaba ve Al-Shifa hastaneleri tahliye emri altındaki bölgelere yakın ancak şimdiye kadar işlevsel olmaya devam ediyor. Altı tıbbi nokta ve iki birincil sağlık merkezi de tahliye bölgeleri içinde.”
Hiçbir yer ve hiç kimse güvende değil
Bay Jašarević, İsrail ordusunun Salı günü gece boyunca devam eden amansız bombardıman ve top atışlarının doğrudan sonuçlarının ötesinde, "Gazze'deki herkesin" bakım eksikliğinden dolayı hastalanma ve ölme riski altında olduğunu söyledi.
Özellikle hamile kadınlar, kanser veya diyabet gibi kronik hastalığı olanlar, zamanında tedavi edilmeyen yaralılar ve sudan bulaşan hastalıklara yakalanma riski taşıyan çocuklar için durum daha da vahim.
Acilen ihtiyaç duyulan tıbbi tahliyelerin yapılabilmesi için bölgedeki tüm sınır kapılarının açılması yönündeki çağrısını yineledi.
"Gazze dışında 10.000'den fazla insanın uzmanlaşmış tıbbi bakıma ihtiyacı var. Bu insanlar bekleyemez ," diye ısrar etti.
Tıbbi yardım akışı da durma noktasına gelirken, BM sağlık örgütü geçen hafta hiçbir tırın Gazze'ye girmediğini bildirdi.
Gazze'deki sağlık tesislerinin mevcut durumu sorulduğunda, Bay Jašarević hastanelerin ya boşaltıldığını ya da bombalanarak tahrip edildiğini, çatışmalar bitene kadar yeniden inşa etme imkânının olmadığını söyledi.
BM Yardım Koordinasyon Ofisi OCHA'dan yapılan son acil durum güncellemesine göre , sadece bir hafta içinde hastalar ve sağlık personeli, "sağlık tesislerini işlevsiz veya erişilemez hale getirebilecek yoğun askeri faaliyetlerden endişe ederek" Güney Gazze'deki üç hastaneyi tahliye etti.
