"Rusya, Ukrayna halkına karşı soykırımsal bir savaş yürütüyor, olabildiğince çok Ukraynalıyı öldürmeye ve geri kalanlar için hayatı çekilmez hale getirmeye çalışıyor."
Adana Atatürk Parkında bir araya gelen Ukrayna vatandaşları savaşı ve savaşın yıkımını protesto etti.
Adana Ukrayna Eğitim, Kültür, Dayanışma ve Yardımlaşma Derneğinin çağrısıyla Atatürk Parkında gerçekleştirilen basın açıklamasını dernek başkanı İrem Tarı okudu.
Tan; "6 Haziran sabahı Rus işgalciler, Kakhovka Hidroelektrik Santrali barajına yerleştirilen patlayıcıları patlattı, Dnipro nın aşağısındaki bölgeler sular altında kalmaya başladı" dedi.
İrem Tarı sözlerine şu şekilde devam etti;
Kakhovka Hidroelektrik Santrali barajının yıkılması, Rus işgalciler tarafından organize edilen insan kaynaklı insan yapımı bir felakettir.
Geniş alanların su basması birkaç saat içinde hızla gerçekleşiyor.
Herson'un bazı ilçeleri de dahil olmak üzere 80'den fazla yerleşim yeri sel bölgesinde kaldı. Sivil halkın tahliye ve kurtarma operasyonları başladı.
Selden en çok zararı işgal altındaki Dnipro 'nin sol alt yakasında oturanlar yaşadı.
Ukrayna'yı sabotajla suçlama girişimleri asılsızdır. Ruslar barajına kendileri patlayıcıları yerleştirdiler ve kendileri havaya uçurdular.
Daha da önce, işgalciler barajı havaya uçurmakla tehdit ettiler ve bunu Ukrayna'nın karşı saldırısını önlemek için yapacaklarına dair şantaj yaptılar. 2022 sonbaharında ilk kez barajın bir kısmına zarar verdiler ve bu da Kakhovka nın Rezervuarı'ndaki su seviyesinin düşmesine neden oldu.
Kiev, 2022 sonbaharında trajedi tehdidi konusunda alenen uyardı. Cumhurbaşkanı Volodymyr Zelenskyi, Avrupa Konseyi'ni bizzat bilgilendirdi ve tesiste uluslararası bir gözlem misyonu düzenlenmesi çağrısında bulundu.
Terör saldırısının olası amacı, sol yakada daha fazla karşı saldırıyı önlemek için Ukrayna Savunma Kuvvetleri tarafından bir gün önce kurtarılan Dnipro 'nin aşağı kesimlerindeki adaları sular altında bırakmaktır.
Diğer bir olası neden ise, işgalcilerin Ukrayna'nın güneyi üzerindeki kontrollerini sürdürme umutlarını yitirdikleri koşullarda Ukrayna'ya azami zarar verme arzusudur.
Rus terör saldırısının Ukrayna için uzun vadeli ekonomik ve ekolojik sonuçları olacak (binlerce hayvan ve ekosistem yok edilecek).
Kakhovka Hidroelektrik Santrali barajı 'nın devre dışı bırakılması, Kuzey Kırım Kanalı üzerinden Kırım'a su tedarikini durdurabilir.
Dünya bir kez daha kendisini bir nükleer felaketin eşiğinde buldu. Sonuçta, Zaporizhzhya Nükleer Santrali soğutma kaynağını kaybedebilir. Şu anda durum kontrol altında.
Kakhovka Hidroelektrik Santrali insan yapımı felaket, kitle imha silahlarının kullanımına eşdeğerdir ve dünya buna bu şekilde davranmalı ve tepki vermelidir.
Kremlin, Ukrayna'da çevre katliamı kampanyasına devam ediyor. (HES'e yönelik terör saldırısının arifesinde, 5 Haziran Uluslararası Çevre Koruma Günü'nde işgalciler, Kharkiv bölgesindeki bir amonyak boru hattına bombardımanla zarar verdi). Ukrayna Başsavcılığı, Kakhovka HES'in patlamasıyla ilgili olarak çevre katliamı maddesi kapsamında dava açtı.
Rusya, Ukrayna halkına karşı soykırımsal bir savaş yürütüyor, olabildiğince çok Ukraynalıyı öldürmeye ve geri kalanlar için hayatı çekilmez hale getirmeye çalışıyor.
Putin Kremlin'deyken tüm insanlar tehlikede.
Rusya, terörü destekleyen bir devlet olarak tanınmalıdır. Bu tüzüğün ABD tarafından kabul edilmesi, beyan niteliğinde olmayan bir anlama ve ek yaptırımlara sahip olacaktır.
Ukrayna Vatandaşları adına İryna Yuzvyak Poyraz'da yaptığı konuşmada; "Tüm Türkiyenin bu yaşanan soykırımı görmelerini istiyorum" dedi.
Yuzvyak sözlerine şu şekilde devam etti;
Sayın basın mensupları ve değerli Türk dostlarımız,
Ukrayna ile ilgili bir şey konuştuğum zaman aşırı derecede heyecanlanırım. O yüzden söylemek istediklerimi unutmamak için yazmaya karar verdim. Basın mensuplarının rolü hepimizin bildiği gibi objektif olarak doğruyu yansıtmaktır. Bugün burada söylediğim şeyleri paylaşmanızı rica ederim.
6 Haziran sabah saatlerinde ruslar Ukraynanın güneyinde işgal ettiği topraklarda bulunan Kahovka barajını havaya uçurdu. Birçok şehir sular altında kaldı ve o bölgelerde büyük bir insanlık dramı yaşanıyor. Ukrayna kontrolündeki bölgelerde kurtarma çalışmaları devam etse de rus işgalcilerin kontrolündeki bölgelerde insanlar kendi imkanlarıyla kurtulmaya çalışıyor. İnsanlar ağaçlara, çatılara çıkıyor ve yardım bekliyorlar. Bölgedeki insanlarımız açlık ve susuzlukla mücadele ediyor. Bunun yanında rus işgalciler kendi kontrolündeki bölgelerde kurtulmaya çalışan insanlarımıza ateş açıyor ve öldürüyorlar. Bu artık sadece bir savaş değil rusların Ukraynaya karşı bir soykırımıdır. Tüm dünya bunu görmeli, harekete geçmelidir ve bu terörist ülkeye gereken cevabı vermelidir.
Türk dostlarımıza bugüne kadar bizlere verdiği destek için teşekkür ederim. Ancak bu soykırımın ekranlarda ve yazılı basında daha fazla yer alması gerektiğine inanıyor ve Tüm Türkiyenin bu yaşanan soykırımı görmelerini istiyorum.