"Ulaşım ana planı sınıfsal tercihini yapmış ve raylı sistem yatırımlarını daha çok varlıklı kişilerin yaşadığı “yukarı” bölgelere yapmayı öngörmüş."
"Denizli, Narlıca, Yeşilevler, Şakirpaşa, Uçak, Gülbahçesi, Meydan, Barbaros, Mıdık, Hadırlı, Cumhuriyet, 19 Mayıs ve benzeri mahallelerde yaşayan yüzbinlerce yoksul insanın ulaşım sorunu nasıl çözülecek?"
İnşaat Mühendisleri Odası Adana Şubesinin düzenlediği panel 26 Nisan 2025 tarihinde Seyhan Otelinde gerçekleşti. Üç uzman konuğun ve kalabalık bir dinleyici kitlesinin katıldığı panel, alanında uzman olan konukların konuşmalarından sonra, dinleyicilerin soru ve katkılarıyla devam etti.
TMMOB ve bağlı odaların zaman zaman düzenledikleri bu tür toplantılar Adanada yaşayanlar için önem taşıyor ve bir işlevi yerine getiriyor. Üzülerek söylemek durumundayız, yerel yönetimler “katılım” ilkesinden çokça söz etseler de, uygulamada pek öyle olmuyor. Bu yüzden, TMMOB ve bağlı odaların halkın katılımına açık düzenledikleri benzeri toplantılarda yaşadığımız kentin sorunları ve çözüm önerileri üzerine yapılan konuşmaları dinleyip, görüşlerimizi seslendiriyoruz. Salonda yerel yönetim ilgilileri bulunuyorsa ve söz alırlarsa ne düşündüklerini duyabiliyoruz. Halkla hiçbir iletişimin kurulmadığı zamanlarda bu kadarı bile iyi geliyor. İMO yönetimine ve emeği geçenlere teşekkür etmemiz gerekir.
Konuya bir örnek vererek devam edelim. Ulaşım konulu geçmişte yapılan benzeri toplantılarda sürekli dile getirilen bir eksiklik, Adana'nın ulaşım ana planının olmayışıydı. Bu eksikliğin yakın zaman önce giderildiği ve artık bir ulaşım master planının olduğunu duyuyor, fakat içeriğini bilmiyorduk. Bunun nedeni, dar bir grupla ve beş yıldızlı otellerde yapılan kapalı toplantılarda planın oluşturulmuş olması idi. Elbette, uzmanlık isteyen böyle bir çalışma halk ile birlikte yapılamaz. Ama, öncesinde geniş katılımlı toplantılar yapılıp görüş alınabilir, veya anketler yoluyla halkın ulaşım konusunda ihtiyaçları belirlenebilirdi. Bunlar yapılmadı ve sonra da yapılan plan konusunda bilgilendirme çalışması da yapılmadı. İMO’nun panelinde Adana ulaşım ana planı konusunda biraz bilgi sahibi olabildik. Duyduğumuza göre, plan 2035 yılını hedef olarak almış. Yarım kalan hafif raylı sistemin tamamlanması, Turgut Özal bulvarından Şehir Hastanesi ve Çukurova Üniversitesine yeni yapılan köprü üzerinden bir tramvay hattının yapılması, Tepebağ ve Büyüksaat civarını kapsayan turistik denilebilecek bir tramvay ring hattının yapılması gibi unsurlar içeriyormuş plan. Bu işler için ilgili bakanlığın onayı ve finansman sağlanması çalışmaları devam ediyormuş.
Panelde davetli olan bilim insanları oldukça uzun konuşmalar yaptılar. Kendi adıma söylemek gerekirse, fazla yararlandığımı, ulaşım konusunda yeni bilgiler edindiğimi söyleyemem. Konuşmacılardan biri, muhtemelen alt uzmanlık alanı olan trafikte araçların hız sınırlamaları üzerinde uzunca durdu. Bir diğeri, yine muhtemelen uzmanlık alanı olan göbekli kavşaklar üzerinde yoğunlaştı. Bu konuda bilgili değilim, ama sanıyorum ulaşım ve trafik ayrı kavramlar. Ya da olsa olsa trafik konusu ulaşım konusunun bir alt bölümüdür. Konuşmaların tamamına yakını araçların kent içinde hareketi üzerine yapıldı. Ulaşım değil, trafik paneli yapıldı, denilebilir.
Denizli, Narlıca, Yeşilevler, Şakirpaşa, Uçak, Gülbahçesi, Meydan, Barbaros, Mıdık, Hadırlı, Cumhuriyet, 19 Mayıs ve benzeri mahallelerde yaşayan yüzbinlerce yoksul insanın ulaşım sorunu nasıl çözülecek? Görebildiğimiz, öğrendiğimiz kadarıyla ulaşım ana planı sınıfsal tercihini yapmış ve raylı sistem yatırımlarını daha çok varlıklı kişilerin yaşadığı “yukarı” bölgelere yapmayı öngörmüş. Anılan mahallelere ise uzun aralıklarla yapılan otobüs seferleri yeterli görülmüş olmalı. Zaten Adanada ulaşım uzun zamandır piyasaya terk edilmiş durumda bulunuyor. Adana caddelerinde 1100 minibüs ve 500 özel otobüs var. Buna karşılık, Büyükşehir Belediyesi otobüs sayısı sadece 290 adet. Servise, cenaze hizmetlerine, valilik kurumlarına ne kadar otobüs verildiğini bilemiyoruz. İki milyona yaklaşan nüfusuyla Adana merkezinde günlük sefere çıkan belediye otobüs sayısının en fazla 200 adet olduğu tahmin ediliyor. Ayrıca, belediye otobüs filosunun yarısının çok yaşlı olduğunu da günlük hayatımızda görebiliyoruz.
Sürekli tekrarladığımız bir öneri ile bitirmek istiyoruz. Merkezi hükümetin muhalif belediyelere karşı yürüttüğü düşmanca politikanın farkındayız. Hakkımız olan raylı sistemler ile ulaşım imkânının gerçekleşmesinin daha bir müddet olmayacağını biliyoruz. Önümüzdeki kısa dönemde yapılması gereken ve gerçekçi olan tek alternatif belediye otobüs sayısını arttırmaktır. Mümkünse ve olabilirse yeni alınacak otobüslerin elektrikli olmasının sağlanmasıdır.