Kimse Görevini Yapmadığı İçin Bu Ülkede Artık Bir Cinskırım Var! |
Son bir hafta içinde erkekler tarafından öldürülen Manavgat’ta Gülfer Öte, Didim’de Sibel Aygan, Karabük’te Gülsiye Ortakçı, Afyon’da Satı Aktan, Adıyaman’da Zeliha Kılavuz, Kars’ta Sıla M.; Van’da kaybolan Rojin Kabaiş, İstanbul Beyoğlu’nda sokak ortasında iki erkeğin cinsel saldırısına uğrayan İ.A.; Fatih’de vahşice katledilen Ayşenur Halil ve İkbal Uzuner… Kim bilir daha niceleri! Yıllardır bu artık bir cinskırım diyoruz. Bu cinskırıma neden olanlar, kadın erkek eşitliğine karşı çıkıp kadınları değersizleştirmeye çalışanlar, 6284 sayılı kadına karşı şiddetle mücadele yasasına saldıranlar, İstanbul Sözleşmesi’nden hukuksuz çıkanlar, kadınlara karşı şiddeti kadınların çözmesi gereken bir sorun olarak görenler, iktidardan muhalefete kadınların eşitlik mücadelesine gözlerini kapatanlardır. Sorumlular, istatistik tutulmadığı, mevcut olanlar çarpıtıldığı, kamuoyundan ve basından gizlendiği için gerçek sayısını bir türlü öğrenemediğimiz kadın cinayetlerini ve şüpheli kadın ölümlerini gözden kaçırmaya çalışanlardır. Uluslararası sözleşmelerin, Anayasa’nın, yasaların açıkça zorunlu kıldığı sorumluluklarınızı yerine getirin ve derhal harekete geçin.
Toplumda infial uyandıran kimi cinayet ya da cinsel saldırı eylemlerinden sonra iktidardan da muhalefetten de üzüntü belirtmekten, ağır cezalar talep etmekten ibaret cümleler duymaktan bıktık. Siyasetçilerden, kamuoyundan, medyadan yükselen idam ve hadım taleplerinden usandık. Her gün daha da artan sistematik devlet ve erkek şiddetini, tek tek faillerin bireysel özelliklerine, geçmişlerine bağlayıp kişiselleştiren basmakalıp yorumlardan çok sıkıldık. Havada uçuşan boş laflarınıza artık bir son verin, somut politikaları ve uygulamaları derhal hayata geçirin. Şiddetsiz bir yaşam için mücadele etmekten vazgeçmeyeceğiz. |