Adana’da DİSK Genel-İş 1 ve 2 No’lu Şubenin örgütlü olduğu tüm işyerlerinde “ARTIK YETER! GEÇİNEMİYORUZ!” bildirisi okundu.
Adana’da bir çok belediyede örgütlü olan Genel-İş Sendikasının 1 ve 2 No’lu şube üyeleri işyerlerinde okudukları bildiride, “Gelirde Adalet İstiyoruz! Vergide Adalet İstiyoruz! Ülkede Adalet İstiyoruz!” dediler.
Başta Adana Büyükşehir, Seyhan, Çukurova ve bir çok belediyede okunan bildiride şu talepler ifade edildi;
“Durmak bilmeyen zamların ve adaletsiz vergilerin yükü altında eziliyoruz. İşçiler, emekçiler ve emekliler yaşam savaşı verirken, birileri servetine servet katıyor. Bizden alıp patronlara veriyorlar, yoksulun cebinden zenginin kasasına kaynak aktarıyorlar. Halkın sofrasından çalıp, sermayenin banka hesaplarını büyütüyorlar.
Bizler ülkemizin tüm değer ve güzelliklerini üretenleriz! Biz bu adaletsizliği hak etmiyoruz. Ekonomik kriz derinleşirken, biz düşük gelirle mücadele ederken, yüksek vergiler ödüyoruz. İktidar, kamu kaynaklarını bir avuç sermayeye aktarırken; vergi afları ve teşviklerle onların servetine servet katarken, bizim emeğimiz, hakkımız, alın terimiz hiçe satılıyor.
Bıçak kemiğe dayandı! Biz sustukça, adaletsizlik büyüyor; cebimize, ekmeğimize, haklarımıza daha fazla el uzatıyorlar. Artık tek başına yaşam savaşı vermenin değil, hep birlikte ekmek ve adalet mücadelesini büyütmenin zamanıdır.
Gelirde Adalet İstiyoruz! Vergide Adalet İstiyoruz! Ülkede Adalet İstiyoruz!
Asgari ücret baçta olmak üzere tüm ücretlerin artırılmasını istiyoruz! Bunun için sendikalaşma, toplu pazarlık ve grev hakkı önündeki tüm engellerin kaldırılmasını istiyoruz.
Emeklilikte adalet, emeklilere adalet ve insanca yaşam istiyoruz. En düşük emekli ayIığının en az asgari ücret düzeyine yükseltilmesini ve tüm emekli aylıklarının aynı oranda arttırılmasını talep ediyoruz.
1 Ekim’de Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılmasıyla beraber, vergide adalet yasasının oy birliğiyle meclisten geçmesini istiyoruz.
Tüm güvencesiz çalıştırma biçimlerine son verilmesini istiyoruz.
Kıdem tazminatına el uzatmaya kalkanları bir kez daha uyarıyoruz: Bedeli ağır olur!
Evet artık bıçak kemikte! Yaşadığımız gelir kaybının ve adaletsizliklerin son bulması için; işçiden alıp patrona verenlerden, yoksulu daha yoksul, zengini daha zengin yapan bu düzenden hesap sormak için, hak ettiğimiz insanca yaşamı kazanmak için Türkiye’nin dört bir yanında meydanlarda buluşuyoruz.
Hepimize düşen görev bu mücadeleyi büyütmektir. Hepimize düşen görev konumuzu komşumuzu, sendikalı sendikasız tüm işçileri, emekçileri, emeklileri, tüm sınıf kardeşlerimizi meydanlara taşımaktır.
Direne Direne Kazanacağız! Zafer Direnen İşçilerin Olacak! İnadına Sendika! İnadına DİSK!”