Yapılan başvurularda özenle altı çizildiği üzere; İnfaz Kanunu’na göre cezasının infazını tamamlayarak serbet bırakılma hakkı kazanan mahpusların bu hakkının gasp edilmesi ile kendini gösteren uygulamalar giderek yaygınlaşmış ve mahpusların özgürlük hakkı keyfiyete teslim edilmiştir.
2021 yılından bu yana “İnfaz Yakma”, “İnfaz yakma tehdidi”, “denetimli serbestlik hakkının engellenmesi”, “disiplin cezası” vererek infazın yakılması, “şartlı tahliye” hakkının gaspı giderek artmış, bu durum genel ancak yakıcı bir sorun haline gelmiştir. “İdare Gözlem Kurulu”nun “iyi hal” raporları bu hak gasplarının dayanağı olarak işlev görmekte, çoğunlukla politik mahpuslar hakkında keyfi ve taraflı raporlar düzenlenerek 30 yıldır hapiste olan mahpusların dahi birçoğu serbest bırakılmamaktadırlar. 2023 yılı içerisinde Marmara bölgesi hapishanelerinde tespit edebildiğimiz; 175 infaz yakma, 77 infaz yakma tehdidi, 26 denetimli serbestlikten yararlandırılmama, 77 uzun tutukluluk, 57 keyfi disiplin cezası, 12 tahliyelerin keyfi olarak engellenmesi olayı yaşanmıştır. Mahpusların özgürlük hakkına yönelik bu uygulamaların durdurulması için yetkilileri insan ve mahpus haklarına uygun davranmaya çağırıyoruz.
nda bu hafta; halen Tekirdağ 1 Nolu F Tipi Hapishanesi’nde tutulmakta olan hasta mahpus Ekim Polat’ın durumunu paylaşıyoruz.
Ekim Polat; Kalp Ritm Bozukluğu, Koah, Kemik Erimesi, Akromegali ve Hipofiz Hormon Dengesizliği hastası olup, acil tedavi gerektiren sağlık sorunları olmasına ve tedavi hakkı önündeki engellerin kaldırılması talebi ile yaptığı başvurulara ragmen bir defa daha sürgün sevkle karşılaşmıştır.
Ekim Polat, verdiği son bilgiye göre; acil ameliyat olmayı beklerken 24 Haziran günü Denizli T Tipi Hapishanesi’nden Tekirdağ F Tipi Hapishanesi’ne sürgün sevk edilmiş, sevk sırasında çıplak arama ve kötü muameleye maruz kalmıştır. Sevk sırasında hastalığının gerektirdiği hassasiyet ve tedbirlerin alınmaması nedeniyle yüksek tansiyon, taşikardi, görme yeteneğinde azalma, bacak ve kollarda ödem şikayetleri oluşmuş, birlikte kaldığı mahpusların yoğun çabasına rağmen tansiyonu halen dengelenememiştir.
Ekim Polat Daha önce gönderdiği mektuplarda da özetle; Hapishanede ağır baskılara maruz bırakıldığını, sürekli kullanması gerekli ilaçların dahi düzenli olarak verilmediğini, tedavisinin engellendiğini, hastaneye sevk sırasında da ring aracı ile sevk, kelepçeli muayene ve çıplak arama dayatıldığını ve bu uygulamaları kabul etmediği için tedavi hakkından mahrum bırakıldığını ve baskı ve kötü muameleye uğradığını aktarmıştır.
Oğlu Ekim Polat’ın tedavisinin sağlanması için bir yıla yakın zamandır nöbet eylemi gerçekleştiren annesinin anlatımlarına göre ise; Ekim Polat, tutuklu bulunduğu 5 yılı aşkın süre içinde 5 ayrı hapishaneye sürgün sevk edildi. Bu süre zarfında sağlığı bozuldu, tedavisi engellendi ve kullanması zorunlu olan ilaçları verilmedi. Ve tedavi hakkına erişebilmek için açlık grevleri yapmak zorunda kaldı.
Akromegali hastalığından kaynaklı beyninde oluşan tümörün acilen ameliyat edilmesi gerektiği söylendiği halde halen ameliyat edilmediğini, hastalığı nedeniyle el ayak yüz ve iç organlarında gelişen aşırı büyümenin yaşamını tehdit eder seviyeye geldiğini, acilen yapılması gereken tetkik ve cerrahi operasyonların keyfi nedenlerle ertelenmesinin kendisini gün be gün ölüme sürüklediğini ifade eden Ekim Polat için acilen tedavi imkanlarına erişim sağlanmalıdır.
589. F OTURMASI kapsamında bu hafta; “HASTA MAHPUS EKİM POLAT ve hapishane koşullarında tedavisi yapılamayan BÜTÜN HASTA MAHPUSLARIN SERBEST BIRAKILARAK SAĞLIK VE YAŞAM HAKLARININ KORUNMASI için yetkilileri göreve, kamuoyunu duyarlılığa çağırıyoruz.
Ekim Polat serbest bırakılsın!
Hasta mahpuslar serbest bırakılsın!
Tedavi haktır, engellenemez!
İNSAN HAKLARI DERNEĞİ İSTANBUL ŞUBESİ HAPİSHANE KOMİSYONU