BM İnsan Hakları Ofisi (OHCHR), Suriye'de etnik Alevi topluluklarına yönelik şiddetin artarak yargısız infazlara kadar uzandığını doğruladı. BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Sözcüsü Thameen El-Kheetan, Cenevre'de yaptığı açıklamada, şu ana kadar 111 kişinin hayatını kaybettiğini belirtti.

Medyada yer alan haberlere göre, Suriye'nin Geçici Hükümeti'ne bağlı güvenlik güçlerinin, devrik Devlet Başkanı Beşşar Esad'ın eski bölgesel güç merkezlerini hedef aldığı iddia ediliyor. Gerçek ölü sayısının bine yakın olabileceği öne sürülüyor. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi ise Lazkiye, Tartus, Hama ve Humus vilayetlerinde çoğunluğu Alevi olmak üzere bin 200'den fazla sivilin öldürüldüğünü bildirdi.

OHCHR tarafından toplanan tanıklıklara göre, saldırganlar evlere baskın düzenleyerek sakinlere mezheplerini soruyor, ardından bazılarını öldürüp bazılarını serbest bırakıyor. El-Kheetan, "Belgelenen vakaların çoğu özet infazlardı ve mezhepsel temelde gerçekleştirildi" dedi. Hastanelerin de saldırıya uğradığını belirten El-Kheetan, hastaların, doktorların ve tıp öğrencilerinin hedef alındığını bildirdi.

Bu gelişmelerin ardından, "Suriye'de Aleviler Katlediliyor! Suriye'de Katliama Dur De!" çağrısıyla çeşitli protesto etkinlikleri düzenlenecek. Etkinlik programı şu şekilde:

12 Mart 2025 Çarşamba - Karataş

Düzenleyen: Karataş Vicdan Oluşumu

Etkinlik: "Suriye'de Katliama Dur De!"

Saat: 12:00

Toplanma Yeri: Karataş Merkez Çay Bahçesi

12 Mart 2025 Çarşamba - Akkapı

Düzenleyen: Arap Alevi Birleşenleri

Etkinlik: "Alevi Katliamına Dur De!"

Saat: 20:00

Toplanma Yeri: Akkapı Cemil Nardalı Konağı Önü

13 Mart 2025 Perşembe - Samandağ

Düzenleyenler: Adana Alevi Platformu, Avrupa Arap Alevileri Federasyonu, Kilikya Nehir Derneği, Samandağ Alevi Kültürünü Araştırma Derneği, Samandağ Cem Evi Derneği, Suriye Halklarıyla Dayanışma Platformu

Etkinlik: "Suriye'de Aleviler Katlediliyor! Suriye'de Katliama Dur De!"

Saat: 17:00

Toplanma Yeri: Yeni Park (Çarşı), Samandağ

Katılımcılar:

  • Ali Yeral (EHDAV Genel Başkanı)
  • Cuma Erçe (Pir Sultan Abdal Dernekleri Genel Başkanı)
  • Emrah Karaçay (Samandağ Belediye Başkanı)
  • Ercan Geçmez (Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Dernekleri Genel Başkanı)
  • Erkan Baş (TİP Genel Başkanı)
  • Hüseyin Mat (Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu Eşit Başkanı)
  • İbrahim Kanatlı (İmam Ali İnanç ve Kültür Derneği)
  • Mertcan Titiz (SYKP Eş Genel Başkanı)
  • Mustafa Arslan (Alevi Bektaşi Federasyonu Başkanı)
  • Pelin Kahiloğulları (TÖP Dönem Sözcüsü)
  • Seher Şengüllü Yılmaz (Alevi Kültür Dernekleri Genel Başkanı)
  • Seyit Aslan (Emek Partisi Genel Başkanı)
  • Tülay Hatimoğulları (DEM Parti Eş Genel Başkanı)
  • Zeynel Abidin Koç (Avrupa Alevi Birlikleri Federasyonu Genel Başkanı)
  • Zeynel Kete (Demokratik Alevi Dernekleri Eş Genel Başkanı)
  • Zülfükar Çiftçi (Samandağ Alevi Değerleri Derneği Başkanı)

Dayanışmanın Önemi

Suriye'de yaşanan bu mezhepsel şiddet, yalnızca bölgedeki Alevileri değil, tüm insanlığı ilgilendiren bir insan hakları ihlalidir. Sessiz kalmak, bu zulmü onaylamak anlamına gelir. Bu nedenle uluslararası toplumun, insan hakları örgütlerinin ve vicdan sahibi bireylerin bu katliamlara karşı tepki göstermesi gerekmektedir. Adalet ve insan hakları için dayanışma içinde olmak, sadece Aleviler için değil, tüm mazlum halklar için bir zorunluluktur.

BM, 1994 Ruanda Soykırımı Kurbanlarını Andı: “Seyirci Kalmak da Suçtur” BM, 1994 Ruanda Soykırımı Kurbanlarını Andı: “Seyirci Kalmak da Suçtur”

Bilgi Notu: Arap Alevilerinin Tarihi ve Yaşadığı Katliamlar

Arap Alevileri, yani Nusayriler, tarih boyunca baskı ve zulme maruz kalmıştır. Osmanlı döneminde özellikle 16. ve 19. yüzyıllar arasında Nusayriler ağır baskılara uğramış, zaman zaman zorla Sünnileştirme politikalarına maruz kalmış ve büyük katliamlar yaşamıştır. 1516'da Yavuz Sultan Selim’in Mısır Seferi sırasında Nusayriler hedef alınmış, Osmanlı yönetimi altında ise vergi yükü ağırlaştırılmış ve birçok topluluk zorunlu göçe tabi tutulmuştur.

1860’larda Osmanlı Devleti'nin reform hareketleri sırasında da Nusayriler yerel Sünni güçler tarafından katledilmiş, özellikle Halep ve Lazkiye bölgelerinde ağır kayıplar verilmiştir. Fransız Mandası döneminde, Nusayriler kısmen özerklik kazanmış olsa da, bu durum 20. yüzyılda da mezhepsel gerilimleri körüklemiştir.

1982 yılında Suriye’de Hama Katliamı, 2011 sonrası Suriye İç Savaşı'nda Humus, Lazkiye ve Tartus’ta gerçekleşen saldırılar, Arap Alevilerine yönelik en ağır katliamlar arasındadır. Bugün de Suriye'de ve çeşitli bölgelerde Arap Alevilerine yönelik saldırılar devam etmektedir. Bu topluluğun tarihsel acıları göz önüne alındığında, yaşanan son olaylara karşı sessiz kalınması kabul edilemez.

Editör: Haber Merkezi