... ... Hani "her şeyin sonu vardır" demiştin ya Anne!
Bu karanlık zulmün sonu nerede...?
Kurşunlar giriyor rüyalarıma Anne!
Artık sen değil ,Kurşunlar okşuyor başımı..
Vuruluyor her adımda bir çocuk Anne !
Sanki her birinin başında ebabil kuşları..
Kurşunlar giriyor rüyalarıma Anne !
Ve Filistin Çıkmazı;
Kaç Can aldı bilinmez..
Kaç yürek yandı bilinmez..
Ve çocukların kaçı yetim,
Kaçı öksüz kaldı bilinmez...!
(Ebrar Ensar Vuslat)
"Hani 'her şeyin sonu vardır' demiştin ya Anne! Bu karanlık zulmün sonu nerede...?"
Bu sözler, Gazze'de yaşayan birçok kişinin hislerine tercüman oluyor. Yıllardır süregelen çatışmalar, bölgedeki sivillerin hayatlarını alt üst etmeye devam ediyor. Geceleri rüyalarına giren kurşunlar, gündüzleri kâbusa çeviriyor. Çocuklar, oyun oynamaları gereken yaşta, savaşın en acımasız yüzüyle tanışıyorlar.
Çatışmaların Gölgesinde Büyüyen Çocuklar
Kurşunlar giriyor rüyalarıma Anne! Artık sen değil, kurşunlar okşuyor başımı... Vuruluyor her adımda bir çocuk Anne! Sanki her birinin başında ebabil kuşları... Kurşunlar giriyor rüyalarıma Anne!
Gazze'de çocuk olmak, hayata sıfırdan bir adım geride başlamak demek. Her gün patlayan bombalar, gece yarısı duyulan silah sesleri, çocukların ruhunda derin yaralar açıyor. Bu çocuklar, oyun parklarında değil, enkazlar arasında büyüyor. Her bir adımda vurulan çocukların sesi, dünyanın dört bir yanından duyuluyor ama çözüme yönelik adımlar atılamıyor.
Filistin Çıkmazı
VE FİLİSTİN ÇIKMAZI; Kaç can aldı bilinmez... Kaç yürek yandı bilinmez... Ve çocukların kaçı yetim, Kaçı öksüz kaldı bilinmez...!
Filistin halkı için yıllardır süren bu çıkmaz, sayısız cana mal oldu. Kaç kişinin hayatı kaybettiği, kaç yüreğin yandığı tam olarak bilinmiyor. Ancak bilinen bir gerçek var ki, bu çatışmaların en masum kurbanları yine çocuklar. Yetim ve öksüz kalan çocukların sayısı, her geçen gün artıyor. Evlerini kaybeden, ailelerinden ayrılmak zorunda kalan bu çocuklar, savaşın en acımasız yüzünü görüyorlar.
Barış Umudu
Gazze'deki çatışmalar, dünya çapında büyük bir endişe ve üzüntü yaratıyor. Barış için yapılan çağrılar, birçok kez yanıtsız kaldı. Ancak umut, her zaman var. İnsanlık, bu acımasız savaşın sona ermesi ve bölgedeki insanların huzur içinde yaşaması için çaba göstermeye devam etmeli. Her şeyin bir sonu olduğu gibi, bu karanlık günlerin de bir sonu olmalı.
Filistin'de barış ve huzurun hakim olduğu günleri görmek umuduyla, dünya halkları bu trajediye duyarsız kalmamalı ve çözüm için el birliğiyle çalışmalıdır.