Uzun zamandır kafamı kurcalayan Yapay Zeka’nın biz tasarımcılara ne gibi yararları ya da zararları olabilir diye düşünürken, geçenlerde arkadaşım ve meslektaşım olan iç mimar Volkan Babacan’ın yapay zeka üzerine geliştirilmiş DAll_E2 Programı ile yaptığı tasarımları gördükten sonra ;acaba bir tasarımcının yerini mi alacak diye korkmaya başlamıştım.
Üstelik sadece tasarım değil bunun dışında bir çok meslek dalının da yerini alacak gibi duruyordu. Bu meslek dalları arasında müzisyenler ve yazarlar da dahil.Mimarları ,İç mimarları ve diğer tasarımcıları nasıl etkileyeceğini gelirsek beraber inceleyelim.
Aslında heyecan verici bir o kadarda korkutucu. Daha dün metaversedenbahsederken bugün yapay zeka daha konuşuyoruz. Metaverse mimarlığınında da bayağa etkili olacak gibi duruyor.İnsanlar tarafından tasarlanan bir çok tasarım şimdilerde, DallE , Midjourney ve Stable Diffusion Programlarıyla çok daha ötesini yapılabiliyor tabii bu mekanik metin yazarlığını çözmek gerekiyor.
Bir nevi yine insan odaklı yaratıcı çözümlere ihtiyaç duyuluyor,Yaratıcı düşüncelere fazla ilham verici ve kolaylaştırıcı bir boyut olarak görmek gerekiyor aslında. Yani tasarımcının ufkunu, daha fantastik, gerçekçi, üretken ve zamandan tasarruf edercesine büyük bir imkan sağlıyor.
Bunu aşağıdaki tabloda biraz anlatmış aslında Arkitera dergisi.
Bu mekanik yazılımı gün geçtikçe ekonomik olarak daha ulaşılabilir boyutlara gelecek gibi gözüküyor. Sanırım bundan sonra tasarımcılardan beklenen bu programların nasıl yönetebileceği olacak.
Tasarımcıdan beklenen bu Mekanik Programı yönlendirmek ve daha gerçekçi tasarımlar ortaya çıkartmak olacak. Mimari tasarım ve görsel tasarımda İşe alımlarda artık bu programla istenebilecek gibi gözüküyor.
Nitekim Pinterest mimarlığını da yok edecekmiş gibi gösteriyor. Günümüzde aktif Olarak kullanılan üç boyut programlara fazla meşakatli, yorucu ve karmaşık bunu gerçekçiliğini tüm tasarımcılar kabul edecektir. Yapay zeka metin mimarlığı ise, bu zamanı kısıtlayarak üstelik etkili ve çok daha gerçekçi tasarımlar sunuyor.Görsel algıyı, hızlı ve güçlü konseptler de etkileyici bir şekilde ortaya çıkartıyor.
Aslında yine tamamen programa bağlı değil yine insan oğlunun fikirlerine ihtiyaç duyuyor. burada tasarımcıya farklı görevler yüklüyor. Buradaki işin sırrı bu mekan iyi çözebilmek iyi yönetebilmek ve doğru görsellerle yapay zekaya aktarabilmek oluyor. Tasarım, yeniden, sınırsız ve cüretkar bir şekilde yeniden farklı bir şekilde tanımlanıyor aslında.
Çok fazla fantastik olsa da işin başındaki tasarımcıya fazlaca ilham odaklı bir yarar sağlıyor. Kağıt ve üç boyut üzerinden aktarılan tasarımların dışında yeni malzemelerin tasarımda önceden test edebilme İmkan sağlıyor.
Tamamen tek başına yaratıcı bir süreç değil.
Yine insan fikirlerinin önemsendiği çoklu bir program sadece programı iyi analiz edebilmek doğru çözebilmek zorunluluğu getiriyor. O yüzden korkutucu olmanın dışında iyimser olarak bakarsak tasarım konusunda fazlaca yararlı olabileceği aşikar, bundan dolayı Avusturya mahkemeleri bu sistemlerin patentini yaratıcı ve mucit olarak çoktan kararlaştırıp yürürlüğe soktu bile.
Tasarımcı ve yapay zeka birlikte gelişiyor ve büyüyor.
Bir çok tasarımcı bu programlarla işbirliği içinde olacağı gözüken bir gerçek. Yapay zekayı Eleştirmek onu kötülemek ondan korkmak yerine birlikte bir işbirliği içinde neler yapabiliriz.
Bu soruları sorup bu soruların cevaplarını aramalıyız biz tasarımcılar olarak. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere sevgiler..