Kişilerin yapmış oldukları hukuki işlemleri ayırt edebilmelerinin koşulu doğruyu yanlıştan ayırt edebilme yetileridir.
Kişilerin yaptıkları hukuki işlemlerin geçerli sayılabilmesinin koşulu nedir?
Kişilerin yapmış oldukları hukuki işlemleri ayırt edebilmelerinin koşulu doğruyu yanlıştan ayırt edebilme yetileridir.
Kişilerin herhangi bir iş ya eylemlerini yaparken ayırt etme gücüne sahip olmalarıdır. Kişilerin yaptıkları hukuksal işlemlerin sonuçlarını öngörebilme yetisidir.
Bir nevi karar verdikleri işlemleri tek başlarına kendi aleyhlerine bir sonuç doğurmadan uygulama yetisine sahip olmalarıdır.
Bu durum oldukça önem arz eder. Çünkü işlem yapan kişinin zarara uğramaması gerekmektedir.
Kişiler hangi durumda ayırt etme gücünden yoksun kabul edilir?
*Akıl hastalıkları
*Zeka gerilikleri
*Uyutucu ve uyuşturucu madde bağımlılığı
Bu gibi durumlarda kişilerin ayırt etme gücü geçici ya da kalıcı olarak ortadan kalkar.
Hak ehliyeti nedir?
Ayırt etme gücüne sahip olan kişilerin hak ehliyeti vardır. Kişinin akli melekelerinden yoksun olmamasıdır. Bu kişilerin yaptıkları eylemler medeni hukuk açısından geçerli kabul edilmektedir.
Hangi hastalıklarda ayırt etme gücünün ortadan kalktığı kabul edilir?
*Şizofreni
*Paranoid bozukluklar
*Psikozlar
*Orta veya ağır derecedeki zeka gerilikleri
*Demans sendromlar
*Alkol bağımlılığı
*Madde bağımlılığı
*Şuur kaybı ile seyreden epilepsi nöbeti
*Psikoloz Manik Depressif (PMD)
*Duygu durum bozuklukları
Kişi hak ehliyetine sahip olmadığı halde bir şekilde evlenmişse ne olur?
Kişinin hukuki ehliyetini ortadan kaldıran durumlarda genellikle evlilik ehliyeti olmadığı ya da evli ise boşanmasının gerektiği seklinde karar verilmektedir. Duygu durum bozukluklarda kişinin nöbetler arasında evlenme yeteneğinin olduğu kabul edilir. Ancak her olgu dikkatli bir şekilde kendi içinde değerlendirilerek evlilik veya boşanma konusunda görüş bildirilmelidir.
Her türlü akıl hastalığı evlenme engel midir?
Her türlü akıl hastalığı evlenme engeli sayılmamıştır. Bu ayrım şu nedene dayanmaktadır: Akıl hastalığından maksat, ayırtım gücünü sürekli bir biçimde kaldıran; genetik açıdan gelecek neslin akıl sağlığını tehdit eden türde hastalıktır. Psikiyatri bilimi açısından birçok akıl hastalığı türü bulunmaktadır.
Hangi hastalıklarda kesin evlenme engeli yoktur?
Saralılar, şizofrenler ya da melankoliklerin makul biçimde hareket edebilme kabiliyetlerinin bulunduğu belirtilmektedir. Ancak bunun tespiti psikiyatri alanında uzman hekimlerin işidir. Evlenen kişide akıl hastalığı bulunup bulunmadığı, bulunuyor ise türü ve özellikleri bakımından evlenmeye engel derecede olup olmadığı, bu konularda alınacak resmi sağlık kurulu raporu ile belirginlik kazanacaktır.
Akıl hastalığının ileride düzelebilme varsa ne olur?
Evlenmeye engel akıl hastası olması durumu kesinlikle evlenemez anlamına gelmez. Akıl sağlığı ileride tedavi ile düzelebilir boyutta ise kişi alacağı sağlık kurulu raporu ile evlenebilir.
Bu düzenlemenin amacı nedir?
Düzenlemenin amacı, doğacak çocukları gelecek neslin sağlığını korumaktır. Bu da tüm toplumu ilgilendirdiğinden, sonuç olarak normun düzeni düşüncesiyle konulmuş olduğu vurgulanmalıdır.
Birçok akıl hastalığı ya da zeka geriliği kalıtsal olarak çocuklara geçmektedir. Bu yüzden gelecek nesillerin sağlığını güvence altına almak amacıyla böyle bir düzenleme getirilmiştir.
Evliliğin sağlam temelleri üzerine oturtulması amaçlanmıştır.
Şizofreni hastası biri evlenebilir mi?
Şizofreni ilerlemesi duran hastalıklardandır. Bu nedenle şizofreni hastası birinin evlenmesinde sakınca yoktur.
Ancak hastalığın derecesi ileri boyutta ve kişinin evlenmesine engel boyutta ise evlenmeye engeldir. Bu evlenme engelleri yoksa kişinin evlenmesinde sakınca yoktur.
Bipolar bozukluğu olan kişiler evlenebilir mi?
Bipolar bozukluğu olan kişiler kanunen evlenebilir. Bu kişilerin hukuk önünde evlenmelerine karşı bir engel yoktur.
Ancak bipolar bozukluğu olan bir kişi sağlıklı bir Evlilik yürütemeyebilir. Bunun nedeni ise bipolar bozukluğu yaşayan kişiler psikolojik açıdan çok olumsuz düşüncelere kapılırlar. Bu durum hem hasta olan kişiye hem de evlendiği kişiye olumsuz yönde yansıyacaktır.
Bipolar bozukluğu olan bir kişiyle evlenecek olanlar dikkatli olmak zorundadırlar. Öncelikle bu hastalığın süreci oldukça zordur. Bundan dolayı bipolar bozukluğu olan kişiyle yuva kurmak isteyenler birçok şeyi göze almadırlar. Çünkü hasta olan kişi hem kendini hem de eşini mutsuz edebilir.
İlk başlarda her şey yolunda gibi görünürken bir anda tam tersine dönebilir. Bunun yanında bipolar bozukluğa sahip kişiler intiharı bile düşünebilirler. Yani bipolar bozukluğu tehlikeli olan bir hastalıktır. Bundan dolayı bipolar kişiler evlenirken iyi düşünmelidirler.
Bipolar hastalığı psikolojik destek ve benzeri tedaviler ile belirli bir süreç sonrasında ortadan kalkabilir. Bu nedenle evleneceğiniz kişinin hasta olduğunuzdan haberi olması gerekir.
Akıl hastalığı sebebiyle boşanmanın şartları nelerdir?
Akıl hastalığı sebebiyle boşanmanın mümkün olabilmesi için sadece rahatsızlığın mevcudiyeti yeterli değildir. Hastalık üç yıldan beri devam ediyor olmalıdır.
Raporda;
- İddia edilen hastalığın var olup olmadığı
- Geçmesine olanak olup olmadığı
- Hastalığın ortak yaşamı çekilmez hale getirip getirmediği sorularının cevapları aranır.
Sonuç olarak; Akıl hastaları, evlenmelerinde tıbbi sakınca bulunmadığı resmi sağlık kurulu raporuyla anlaşılmadıkça evlenemezler.
Alzheimer hastalığı ve Demans hastalığı evlenmeye engel midir?
Halk arasında bunama olarak da bilinen hastalık zaman içerisinde beyin hücrelerinin ölmesi nedeniyle oluşur. Kişi zamanla yakın çevresini ve ailesini tanıyamaz hale gelir. Ayrıca ruh halinde de değişiklikler olmakta kişi daha sinirli, alıngan hale gelmektedir. Eşi Alzheimer hastası olan diğer eş, akıl hastalığı sebebiyle boşanma koşulları oluştuğu takdirde boşanma davası açabilir.
Yine burada da hastalığın boyutu önemlidir. Hastalık ileri boyutta ise evlenmeye engeldir.